-yavrum hasta çocuğuma bir yardım yap.
*nerden bileyim hasta olduğunu ben?
-raporu var be yavrucum.
*bakabilirmiyim?
-al.
*hımmm bu rapor 3 sene öncenin teyze.
-düşünki o kadar fakiriz be yavrum yeni rapor bile alamıyoruz.
*bunu nasıl aldın o zaman?
-eski mahallede doktor tanıdığımız vardı. onlarda taşındı.
*ee bananeki.
-allah belanı versin yavrucum.
*sağol teyzecim.
en güzel yöntem dilenci yanınıza geldiğinde yanınızda biri varsa onunla, yoksa cep telefonuyla önemli birşeyler anlatıyormuş gibi konuşun! dilencinin yüzüne hiç bakmayın, sağa sola bakının bu arada.. ikinci kelimesini söylemeden gider. *
izmir alsancak kordonundaki çimlerde yayılıp oturmaktasınızdır.
dersane çıkışı arkadaşlarla takılyorsunuzdur, elinizde içecek cips falan fıstık vardır. ortam gayet güzeldir, relax olamaya başlamışsınızdır. artık sadece çimlere uzanmak düşüncesi vardır kafanızda. ve o anda aniden arkanızda falcı teyze belirir... (bunlar en dilenciden daha dilenci olurlar izmirliler daha iyi bilir.)
-abe fal bakem yanına almışsın çıtır kızları.
+hebebe?(ellerle kulaklar ve ağız işaret edilir.)
-abe yavrum adi be ben size fal bakam senin dilin açılır...
+ebebe hebe?
-ulan şimdi sahiden çarpılacan ha...
(uzaklaşır)
bu yok test edilip onaylanmıştır. ancak yanınızda bulunan arkadaşlarınızın gülmemesi gerekir. bizimkiler zor tuttular kendilerini kadın da çaktı tabi durumu. neyse. öptüm.
