Dijital Uçurum (Digital Gap) olarak da ifade edilebilen dijital bölünme kavramı; değişik coğrafi alanlarda sosyo-ekonomik koşullar bakımından farklılık gösteren ticari işletmeler ve bireylerin, bilgi ve haberleşme teknolojilerine (ICT; Information and Communication Technologies) erişim imkânı ile internet kullanım amacına yönelik geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Sayısal bölünme, ülkeler arasında ve içerisinde değişkenlik göstermektedi
Dijital bölünme çok boyutlu bir problemdir. Diğer bir bakış açısı dijital bölünmeyi ICT altyapısı, donanım ve yazılımlarının mevcudiyetini ele alan bir teknik konu olarak incelemektedir. ikinci boyutta ise teknik kaynakları amaçlar doğrultusunda yönlendirecek beceriler bulunmaktadır
Kenistona göre ise genel anlamda zengin ve güçlü bireyler ile fakir ve güçsüz bireyler arasındaki ayrım olarak düşünülen dijital bölünmenin analitik bir inceleme yapılırsa dört boyutu bulunmaktadır
Birinci bölünme; endüstrileşmiş ya da gelişmekte olan bütün ülkelerde var olan zengin, eğitimli ve güçlü olanlarla olmayanlar arasındakidir. Örneğin ABDde yüksek gelirli ve eğitimli olanlarla düşük gelirli ve az eğitimli olanlar arasında bilgisayar sahipliği ve internet erişimi gibi konularda belirgin farklılıklar bulunmaktadır.
ikinci bölünme; daha az dikkat çeken lisan ve kültür alanlarındadır. Birçok ülke ingilizce ya da bir diğer batı Avrupa dilini konuşabilenler ile konuşamayanlar arasında bölünmüştür. Farklı kültürlere sahip olanlar, göçmenler, ya da yaşadıkları ülkenin dilini bilmeyenler eğitimde ve iş hayatında başarılı olamamaktadırlar.
Üçüncü bölünme ise; ilk ikisinden sonra kaçınılmaz olarak ortaya çıkan zengin ve fakir ülkeler arasındaki genişleyen uçurumdur. 1999 Birleşmiş Milletler insani Gelişme Raporu, büyük ölçüde kuzeyli zengin ülkelerle güneyli fakir ülkeler arasındaki açığa işaret etmektedir. Uç noktadaki örnekleri ABD ve isviçre, Almanya, Finlandiya, izlanda gibi kuzey Avrupa ülkeleri oluşturmaktadır. Bu ülkelerde hane halkının telefon sahipliği %90ın üzerindedir. Bilgisayar sahipliği ve evden internet bağlantısı ortalaması %50nin üzerindedir. Diğer uç noktada ise Afrikanın büyük kısmı, Güney Amerikanın büyük kısmı, Güney Asya, Çin, Endonezya kısacası dünyanın %80i bulunmaktadır. Bunların telefon hizmetinden yararlanabilme oranı ise %3 ve altındadır. Evde bilgisayar sahipliği %1-2, evden internet bağlantısı ise bu oranın yarısı kadardır.
Ülkeler arasındaki dijital bölünmenin artmasının nedenleri açıktır. Eğer enformasyon ve iletişim teknolojilerine kapsamlı erişim bir ulusa avantaj sağlıyorsa, erişim seviyesinde gecikme diğer ulus için dezavantaj oluşturur ve açığın büyümesine neden olur. Bu nedenle uluslar arası alanda kuzey ve güney arasındaki bölünme giderek artmaktadır
digital bölünme terimi temelde dünyanın modern bilgi teknolojilerine ulaşanlar ve ulaşamayanlar olmak üzere ikiye bölündüğünü vurgular. genellikle gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaygındır. kanada finlandiya vs. kendini aşmış ülkelerde bulunmaz çünkü gelişmiş ülkelerde her bireyin modern bilgi teknolojilerine ulaşması zaten sosyal yaşamın basit bir zorunluluğu olarak düşünülür ve devletler vatandaşlarına internet ve bilgi teknolojilerini ulaştırmakla yükümlüdür. bu bölünme gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde ise genellikle kırsal alanlar ve kent merkezleri arasında yaygın olarak görülür
kurulduğu andan beri gelişmekte olan ülkeler sınıfında olan ve o sınıftan hiç çıkmayacak gibi görünen canım memleketim hakkında konuşursak zaten hepimizin bildiği gibi bu bölünme yaygın olarak görülür. nedenlerini ise aslında çok basit bir ülke düşününki ; teknolojik altyapının dağılımı eşit değil, belirli coğrafi bölgelerde yaşayan insanların refah düzeyleri arasında ciddi farklılıklar var, teknoloji kullanımı bölgeden bölgeye göre farklılık gösteriyor, teknoloji ve internete ulaşmanın maddi bedeli her bölgesinde farklı vs.
uzun lafın kısası dijital bölünme günümüz dünyasında türkiye ve pekçok ülkenin ciddi problemlerinden birisidir.