hayatında hiçbirşey yolunda gitmeyen ve "daha kötü ne olabilir ki" dediği anda mutlaka olacak daha kötü birşey çıkması sonucu bir insanın manevi anlamda ulaşabileceği en alt noktaya ulaşmış insan halidir.
yukarı sıçramak isteyenin görmesi gerektiği ve yukarı sıçrayan herkesin gördüğü yerdir. ayakların yere deymesiyle kaybedecek bir şeyinin olmadığı gerçeğiyle yüz yüze gelinir ve yukarı doğru en güçlü zıplayış yapılır.
“sen böyle bir insan” değilsin içeren cümleler ile kendine telkinlerde bulunmak ama bir türlü suyun yüzüne çıkamamak.
aldığın nefeslerin yetersiz olması, bulunduğun yerin sana küçük gelmesi, sığamamak...
kendi içine sığamamak.
düşünce baloncuklarının içine sığamamak.
evrene sığamamak.
gittiğin, karşılaştığın, yaptığın her işin içinde acıyı beraberinde götürmek.
çabalamak ve suyun yüzüne çıkabilmek için çırpınmak.
çırpındıkça iyice dibe yaklaşmak..
sonucu olmayan döngülerde boğulmak.
görmek, dokunmak ve kaybedecek bir şeyin olmadığını farketmek.
yeniden su yüzüne çıkıp bir sonraki seferi beklemek.
beklediğin ve geleceğini bildiğin diplere karşı korkusuzlaşıp alışmak.
En dibi gördüyseniz inanın ki en yükseği de göreceksiniz. Çünkü en kötüsü, sonu budur. Sonrasında fark edeceksiniz ister istemez yükselmiş olacaksınız.
Eğer onu dip olarak tanımlıyor isen orası dip değildir . Düşün hayatını başına çok daha kötü şeyler gelebilir , o zaman onu da dip olarak tanımlarsın. Velhasıl dip diye birşey yoktur sadece inişler çıkışlar vardır.
Dibin bir sınırı yokmuş bugün bunu anladım . Ben kendimi dibe çökmüş sanıyordum bugün arkadaşımla konuştum ve dedim ki ben suyun yüzündeyim. Hayat insana ne kadar acımasız davranabiliyor bugün çok daha net gördüm. Hayat çökertiyor ve bunu atlatmanın tek yolu insanın kendine inancını kaybetmemesi sanıyorum ki .başka türlü gittikçe dibe gidiyorsun tıpkı bir batak misali. inanç ve irade olmazsa olmazıymış insanın.