Dibe vurdum, yukarı çıkarım sanıyordum; vurmamışım henüz, hala iniyormuşum.
Bir yer bulsam, bir zaman, bir sıcak kucak. Dünden bir sen alsam, bir ben. En sevdalı günlerden kalan. Tutsam, elime acı bulaşmayacak günlerden, tutsam da bırakmasam.
dipteyim sanıyordum, henüz dibi görmeden, daha gidecek çok yolum var, bekle beni aydınlık.
kaderin senin en elinde olmayan kısmıdır çıkamadığın aydınlık, çıkamadığın unutulan yukarısı. hadi bir el ver, hadi bir el ver çıkayım, ama önce dipleri görmem lazım. ne kadar diplere inerim.
üniversiteden yeni mezun kişilerin beyinlerini kurcalayan en büyük sorun.
hep dipteyim zannedersin, "daha ne kadar dibi olabilir ki" dersin, ama hep daha dipte bir yerler vardır. hergün biraz daha umutsuzluk saplanır geçmiş yılların umutlu yüreğine.
elbet çıkılacaktır yukarı, elbet en dip görülecektir, ta ki yukarı çıkmaya karar verene dek.