yollarda karşınıza çıkar ve sizden talep para eder. bana polis makbuzu gösterenine bile rastladım.
değnekçi: abi bak az önce kestim cezayı yaaaa
maksat muhabbet: ya bırak allah aşkına, tamam al parayıda bari aptal yerine koyma adamı beee! ( ulan arabayı çizmeyeceğini bir bilsem!!)
allahin daginda ta$inda bile insanin kar$isina cikabilme yetisine sahip degi$ik, orgazmik bunyeler. her yeri istila etmi$lerdir. onlara gore her yer otoparktir ve sizi yontabilmek icin ellerinden geleni yapmalari gerekir. makbuz falan hak getire ki olsa bile muhtemelen bizim matbaaci osmanda bastirmi$tir o koçani. kar$i ciktikca hey heylenir, delirip maymunsal salinimlar sergiler. daha ileri gidip kavga etmeye kalktiginizda mitoz bolunme sayesinde cogalip ordu haline donu$urler.
-hasan ahmet huseyin ko$un laaaynnn
+eyvah gacayim..
ev garajlarına kadar inmiş kişilerdir. parkedenler para veriyorsa ev sahipleri yani biz, vermiyorlarsa değnekçiler ve adamları çiziyorlar. burdan çıkarılacak sonuç ; bütün arabalar çizik içinde.*
para alamayınca sadece çizmekle bırakmayan rospu çocuklarıdır.
sene 98* izmir fuarına gidilmektedir, araba yakınlarda bir yere park edilir. değnekçi lavuk köstebek gibi hemen arabanın başında biter. 3-5 para verilir, parayı beğenmez daha fazla ister*, bizde sinirlenip hiç vermeyiz.
gece dönüşü arabanın yanına geldiğimizde değnekçiyi elinde testereyle arabanın spoilerını* keserken görürüz. o hınçla koşarız peşine ama yakalayamayız tabi. rospu çocuğu spoilerın tek tarafını testereyle kesmiş. şaşkın şaşkın birbirimize bakakalırız.
akabinde polise gidip durum izah edlir. polisin verdiği cevap işin ne boyutda olduğunu gösteriyor.
- ne yapalım kardeşim bir şey yapamıyoruz, vereceksin adama para ya da park etmeyecen!
