savunduğu amerika karşıtlığı ve tam bağımsızlık düşüncesi ile dar ağacına giden deniz gezmiş sonrası geri gelen gemidir. O geminin türkiye sularına demir attığını gördük. Nasıl mı? Tencere tava ile. Şaka değil gerçekten öyle. Devrim yapmayı adam gırtlaklayarak, devlet erkanını tek tek öldürmek sanan cahil, cüheyla takımına bakmayın siz. Halk devrimi böyle olur. O gemi artık ülkemizde. Gençlik bütün ümidim sizlerdedir diyen atatürk için binmişlerdir belki de bu devrim gemisine. Öyle ya, benim atamın kurtardığı ülke sınırlarında kurduğu cumhuriyet temeline, gelip onu yok sayan bir şahıs otursun. Ne güzel iş be. ben yaptım olacak, kasımpaşa'nın atarlı çocuğuyum, ben ne dersem o, kolluk bende kıllık bende diyen zihniyet yüzünden binenler de vardır belki. Sonuçta bu gemi türk evlatlarının bilmediği bir yer değil. Türkler devrimci ruhu ile yüzyıllardır kimsenin boyunduruğuna girmemiş, esareti kabullenememiştir. Devletine her zaman saygılı olan bu toplum müdahale etmesi gereken yerde asla sessiz kalmamıştır.
Bu devrim istediği her haltı yasalaştırarak, yandaşları ile beraber jet hızıyla meclisten geçiren, kendi seçmenleri gibi halkı gaflet uykusunda zanneden herkese karşı yapılmıştır. Bundan sonra gelecek x partisi için de bu geçerlidir. Devrim bir tencere tava, bazen bir söz, bazen bir kişinin tek işareti ile yapılabilir. Devrimler bedel ödetir, çoluk çocuğun değil yürekli insanların işidir. tencere tavayı küçümseyen bir zihniyeti koltuğundan edebilir. Tabii ki sandıkla! devrimler gerçeği halka göstererek, neden karşılarında dik durduğunu belli ederek yapılır. Devrim bilinçtir. Amaca ulaşılmış, mesaj gerekli kişi ve kuruluşlara iletilmiştir. Halkın böyle organize olmasını kolay bir şey zannedenler sadece iktidar yalayıcısı avantacılardır. Ulu önderimizin Gençliğe hitabesinde şu sözü asla unutulmamalıdır,
Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
