çok ama çok yakında tarihin tozlu sayfalarına karışacak olay.
aslında dinimiz, tuvalete nasıl gireceğimizden, nasıl temizleneceğimize kadar karışmakta. elbette devlet idaresinin nasıl olması gerektiği de belli. dinin devlete karışamaması değil de, gevşek müslümanların nemelazımcılığı var ortada. fakat taptaze gelen yeni nesil, islam ı yükseltecektir biiznillah.
ezan a karış,
medreseleri kapat,
tekkeleri kapat,
islam harflerini kaldır ve yasakla,
hacca gitmeyi yasakla,
camileri depo, ahır olarak kullan, hatta harac mezat sat, (yaklaşık 3000 tarihi cami)
islam takvimini kaldır, bizans krallarının ismini taşıyan takvimi dayat,
cuma tatili yerine pazar tatilini getir,
çocukların sünnet edilmesini yasakla (son anda vazgeçilmiş uygulamadır)
müslüman vatandaşa faiz muamelesini dayat,
vatandaşın dini kıyafetleri sokakta giymesini yasakla *
karma eğitimi dayattığın gibi, bir de üstüne 15 yaşına kadar, kız çocuklarına okulu zorunlu yap (8 yıl eğitim)
binlerce islam alimini sırf bir lazımlık (şap kabı) giymiyor, yukarıda sıralanan inkiiilabblara karşı çıkıyor diye idam et,
bu kadar zulmet halkına ve onun inançlarına ondan sonra din bize karışmasın. firavun, nemrud, hitler, mussolini ... bile, bu kadar laik değildi.
türkiye ye has laiklik anlayışı diyelim de tanım olsun. şunu ilave edelim ki tüm bu musibetler şüphesiz, halkın allah ın cc dinine yüz çevirmesinden kaynaklandı. zira allah cc kimseye zulmetmez.
Avrupada laiklik diye bir şey yoktur. Dünya üzerindeki iki devlet biri fransa biri de türkiye'dir anayasasında laiklik ibaresi bulunan. Esas olan hoşgörüdür,saygıdır ki bunu bir yere yazmakla sağlayamazsınız.