Karaağaç tamamen bir avuntudur ve o zamnki yetkililer bile bunun böyle olduğunu kendi ağızlarıyla söylemişlerdir.
yunanistan'ın hesap edilen tazminatı on tane Karaağaç alacak kadar çoktur. Madde 59 hiçbir karşılıktan söz etmeksizin yunanistan'ın içinde bulunduığu savaş sonrası mali durum bahane edilerek "feragat" edildiğini söyler. madde budur ve uygulama da budur. sonradan ekleme dolambaçlı yorumların tekerlemelerin laf ebeliğiyle zoraki bahaneler üretme çabasından öte hiçbir bilimsel, siyasal, tarihi değeri yoktur.
madde 59.
parayı vermişler de araplar yemiş de filan.. adama tarihten söz ediyorsun, götünde yarım kilo0 bokla nanik yapan küçük çocuklar gibi karşılık veriyor.
tarihi arkaplanda m.kemal ve inönü arasında geçtiği aktarılan konuşmalarda yunanların bu parayı ödemeyeceklerini ingilizlere bildirdikleri, buna karşılık inönü tarafının gönlüyle feragat etmiş gibi görünüp yunanistan'ı vermese bile kayda geçecek bu sorumluluktan kurtardığı anlaşılmaktadır.
tarih bu tarih. bu konuları konuşmak bile düne kadar yasaktı. onur duyulan bir geçmiş konuşulmaz mı? ama yasaktı işte. lozan antlaşmasının orijinal metni bile bizde yoktur. sonradan dışarıdan alınmıştır. yanılmıyorsam 1931 yılında.
Lozan antlaşması, 59. maddede belirtilen gerçektir.
Yunanistanın, topraklarımızdaki işgal ve tahribatın karşılığı olarak tazminat ödemesi gerektiği belirtilmiş. (bugünkü para ile milyarlarca dolar, 350 ton kadar altın)
türk tarafı ise zavallı yunanistan işgal ve savaştan mali durumu bozulduğu için bu hakkından feragat ederek tazminatı kendilerine bırakmıştır. taksite bağlamak, yerine toprak istemek, biraz daha az adayı kendilerine bırakmak filan o an akıllara gelmemiş demek ki...