devlet yöneticilerinin hep zengin kesimden olması

entry5 galeri0
    1.
  1. akıllara tolstoy'u getiren tespit. zenginlerin hakkını kollayan güruhlardır.

    1850’li yıllarında Kırım Savaşındaki katliamlara tanıklık etmesi onu ömür boyu bir barış yanlışına çevirir. Hatta 1857 yılında Paris’de halk önünde ki idama tanıklık eder. O kötü tecrübelerden sonra devlete ve kanunlara karşı muhalif olmaya karar verir. Bunun nedenini iktidardakinlerin sadece vahşi olmadıklarına ifade ederek onların adeta zengin ve güçlü kesimin çıkarlarına uğurna hizmet ettiklerini inanır. “Devlet bir komplodur. O yüzden hiçbir zaman hükümete çalışmam”
    1 ...
  2. 2.
  3. Devleti zenginler yönetirse yasalarda zenginlere çalışır denilecek mevzudur.

    Sistem islam olsaydı malının hepsini hibe etmiş, kendine de Allah ve rasulunun kaldığını söyleyen Ebubekir devlet adamı olurdu.

    Yada beden gücüyle hayatını idame eden, ilmin kapısı olmasına rağmen bilmiş olduğu ilimden para kazanmayan hz Ali olurdu.

    Yada herşeyi elde edebileceği halde zuht hayatını tercih eden diğer devlet adamları gibi olurdu.
    0 ...
  4. 3.
  5. (bkz: babadan oğula nesil heralde bunlar)

    çünkü amk bizim cahil vatandaşımızın geninde var insana tapmak. illa bir padişah yahut hükümdar istiyoruz amk. bizim için fikri değil mal varlığı önemli oluyor. galatasaray kulübünde başkanlık yapmakla para kazanılmıyor mesela. ulan bunu her vatandaş yapabilir o zaman aday olup. ama biz ne yapıyoruz ünlü iş adamları daha çok bilior conom ohohoh diyoruz.
    0 ...
  6. 4.
  7. yanlış önerme.

    Asıl olarak, devlet yöneticilerinin hep zenginleşmesidir.

    antik çağda, köyden çıkan bir askerin, ölüm döşeğinde mal varlığı ile boğulmasından tutun da günümüz liderlerinin gözlerinin doymamasına kadar.

    düzen hep değişiyor. Peki düzülen ne Zaman değişecek?
    0 ...
  8. 5.
© 2025 uludağ sözlük