barışın gelmesini istemeyen iki taraftır. ölümler önemli mi, devletin birkaç askeri ölse ne olur ki değil mi! pkk ise haklarını temsil ettiğini iddia ettiği halkına sefaletten ve ölümlerden başka hiçbir şey verememekte.
yasa dışı olanın 10 adım önde olduğu karşılaştırma.
PKk; kendi içerisinde örgütüne ihanet edenleri sözde mahkemelerinde yargılayıp infaz etmiştir.
Devlet; kendine ve milletine ihanet edenlere hiçbir şey yapamamıştır. bırakın öldürmeyi Onları yargılamayı bile başaramamıştır.
Devletin içerisinde Bakanlık görevinde bulunan doğu-güneydoğu illerinde Mülki idare amirliği yapan hatta ve hatta türk silahlı kuvvetlerinde subay rütbesinde bulunup pkk ile ilişkili olduğu bilinen kişilere dokunulmamıştır. Ancak pkk devletle işbirliği içerisinde bulunan kişileri toplu şekilde cezalandırmıştır. Köy koruculuğu yapan aşiretlere Eczanelerde ilaç bile verilmemiştir. devletin yanında olan kişileri pkk Sadece silahla yıldırmamıştır. Devletse buna karşılık hiçbir şey yapmamıştır geçen 35 yıl sonunda.
PKK'nın 600 e yakın merkez komite üyesi vardır ve hiçbiri infaz edilememiş, yakalanmamış-yargılanmamıştır. Paket yapılarak önümüze konan bir kişi vardır oda öcalan denen örgüt kurucusudur. herhalde bu yaşanacakları bilseydi gelip kendisi teslim olurdu. Ölüm tehlikesi yok, hayat telaşı sıfır... Özel tahsis edilmiş bir ada televizyon ve iki kişilik bir yatak. Milyonların nefret ettiği bir adam başka ne isteyebilir ki?
şemdin Sakık'da pkk'dan kaçmış barzani peşmergelerine sığınmış onlarda bize teslim etmiştir. Tabi karşılığında barzani ye ne verildiği meçhul...
Kısacası devlet birçok alanda yenilmiştir PKK'ya... Kırsal alan hariç. Böyle bir örgütlenmeye ve korunmaya rağmen gerilla tipinde savaşıp bu kadar beceriksiz olan bir başka örgüt yoktur herhalde yer yüzünde. PKK sadece kırsalda yenilmiştir onun dışında her alanda kazanmıştır ve kazanmaya devam etmektedir. basiretsiz insanların olduğu yerde ve ihanet edenler yanı başımızda durduğu sürece olacak olan budur.
Osman Öcalan 20 yaşındaki gencecik Türk askerlerinin katilidir birçok saldırıyı yönetmiştir. bu vatandaş Süleymaniye de fırın açmış işletiyormuş. Gidip alabilen hesap sorabilen var mı? Yok... Eee ama "emekli generaller var eskiden pkk ile mücadele etmişler onları atalım içeriye" demiş bu devlet. Ne yapsın yani?
isviçre'de pkk'nın yıllık 900.000.000 yazıyla dokuzyüzmilyon euro ya ulaşan geliriyle alp dağlarında keyif çatmakta. Gidip alabilecek devlet var mı? adam var mı? yok... Mit var mı? yok onlar generalleri dinlemekle meşgul. Sahi bi darbe planı vardı değil mi?
Hesap çok kabarık ölene kadar secdeden alnınızı kaldırmasanız da ödeyemezsiniz artık.
devlet derebeyleri bitirememiştir ve pkk bu bitirilemeyen derebeyleri her anlamda kullanarak kendi safına militan devşirmiştir.
PKK ilk olarak bir toprak ağasını vurmuştur ve dikkat edilirse hak-emek-özgürlük gibi kavramların en yoğun olarak telaffuz edildiği bir dönemde yapmıştır bunu. Bölgenin feodallerine karşı içten içe kin besleyen kürtler pkk'yı "onların hakkını savunan" bir örgüt olarak düşünmeye işte ilk bu hamleyle başlamıştır. Devlet toprak ağalarının kafasına vurup bu ne ulan 20 tane köyün var bunların 18'ine el koyuyorum toprağı olmayana dağıtıyorum diyecekti ama diyemedi... PKK da ben bu toprakları ağalardan alıp sana vereceğim devletin yapamadığını yapacağım mesajını ilk eyleminde verdi proleter kitleye. Şimdi aynı pkk nın siyasi kanadını temsil edenlerse yine toprak ağaları ve onların çocukları...
Şimdi bu pkk'yı destekleyen kürtlere sizi yiyorlar azizim dediğimizde "çok cahilsin keşke ölsen" diye cevap veriyorlar...
affedersiniz de bir siktirin gidin efendim. Zorla insanı günaha küfre bulaştırmayın! yeterince başardınız zaten bunu... her alanda her platformda tahrik ettiniz etmeye de son sürat devam ediyorsunuz.
PKK bir halkın özgürlük mücadelesi için var olmamıştır. Bir halkın durumundan faydalanmıştır sadece. Devlet etnik kimliği farklı olan/olmayan o halka gereken ilgiyi gösteremediği gibi, ege köylerinde karadeniz köylerinde, trakya köylerinde istanbul'un köylerinde aynı zorlukları yaşayan vatandaşına da gösterememiştir. Yani Kürtlerin biz bilerek bilinçli şekilde devlet tarafından dışlandık tezi kati suretle yanlıştır ve abd/israil dayatmasıdır. Tıpkı ingiliz ajanın araplara uyguladığı gibi.
PKK'nın siyasi tezgahlarını/komplolarını devlete/tsk ya yüklemek en alçak siyasetlerden biridir! TSK'nın hiçbir unsuru kundaktaki bebeği öldürecek kadar alçalamaz. Bu ancak haplanarak köylere salınan ve terör örgütü olarak terörizmi kullananların işidir. Köyleri basanların pkk'lılar olduğu serxwebun da öcalan'ın talimatlarında "zorun rolü" adlı kitabında gayet net biçimde ortadadır. Köyler basılmasaydı vatanına bağlı işinde gücünde olan köylüyü nasıl taraf yapacaktınız? alçaklar söylesin!
PKK nın metropollerde katliam yapması demek taraflı/tarafsız herkesi karşısına alması demektir. Bu ülkenin metropolleri bellidir. Ne Bileciktir ne yozgattır! izmir'dir istanbul'dur Ankara'dır... istanbul'da diyarbakır'dan çok kürt var sen ne konuşuyorsun 3 kuruşluk bilginle? kime caka satıyor ve akıl öğretiyorsun... PKK kendi topuğuna sıkmaz gidip istanbul'da katliam yapıp. Bunu yapsaydı eğer Batı en az doğu kadar terörü hissedecek ve hiçbir hükumette kıvıramayacak elindeki tüm imkanlarla pkk'yı bitirmek için uğraşacaktı. Ağababası abd de izin vermezdi böyle bir katliama...
Devletin şimdi masaya oturması devlet denen mekanizmayı şu anda döndürenlerin ihanetidir! Bunu tüm Türklere dayatamazsınız. Demokrasinizi başınıza yıkarız!... PKK nın demokrasisini tanımıyoruz!
Devlet batıda ne kadar özgürlükçü ise doğuda da o kadar özgürlükçüydü. Özgürlükçü olmaktan kasıt nedir... Bunu da ayrıca açmak gerekir öyle ucu açık konuşmayla olmaz bu işler. Kanada'da örgüte gerek yok kanada zaten bir konsorsiyumdur kraliçeye bağlıdır Quebec te vatandaş fransızdır kimseninde sikinde değildir çünkü kimsenin politik bir çıkarı bulunmamaktadır. O yüzden kanada da örgüt yoktur insanları millet olmamasına rağmen bir arada yaşamayı sindirebilmiş ve bu medeniyete ulaşmıştır o yüzden örgüt yoktur. Başı sıkışınca silaha değil kaleme sarıldığı için örgüt yoktur.
Allah aşkına yalanlara inanmayın! Başbağları katliamını pkk'Nın gerçekleştirdiğini ancak şimdi inkar ettiğini ve fakat geçmişte yayınladıkları serxwebun gazetelerinden örgüt dergilerinden topladığım küpürlerle kanıtlayıp yayınladım burada onlara da bakın. Ama tsk ya bebek öldürdü diye çamur atmayın!
terörü terör şiddeti şiddet çözer. Öncelikle hiç hümanizme girmeden şu gerçeği bir sindir sevgili insancıl-melek arkadaşım.
hepimiz iyi kötü lise okumuşuzdur hadi hiç olmadı ortaokul okumuşuzdur. Biliriz okul sıralarını arkadaşlıkları ve daha çocukken zalim bir ibne olacağı belli olan piç kurularını. Bazı modeller vardır karşısındakinin kafasına vurur beslenme çantasındaki elmayı alır kütür-kütür yer... yapan suçlu tamamda aynı şekilde karşılık vermeyen ertesi gün aynı muameleye maruz kalmaktan kaçamaz. ertesi gün aynı piç gelir kafasına bir daha vurur ve çantasının içindeki elmayı alır karşısına geçer sırıta sırıta yer.
terörü terör çözer! şiddeti şiddet!
Bu ülkede derin devlet hiçbir zaman olmamıştır. Bu ülkenin sadece derin orospu çocukları olmuştur. Bu derin orospu çocukları şimdi vatansever/ulusalcı postuna bürünmüştür hatta birisinin gözleri mavi saçları kumraldır haber falan sunardı bir zamanlar. Vatanseverler-Milliyetçiler ne zaman karşı bir hamle yapsa "foşizm" diye çığırtkanlık yapmıştır bu derin orospu çocukları!
PKK'nın kurulduğu tarihten kendisinin öldüğü tarih 14 ocak 1994'e kadar 1 numaralı pkk finansörü olan behçet cantürk öldürüldüğünde de "aydınlık için 1 dakika karanlık" eylemi yapmıştır bu derin orospu çocukları. Kısacası devletin içindeki bir avuç vatansever/milliyetçi her daim tepelenmeye çalışılmıştır bu başkalaşmış gavatlar tarafından.
peki devlet Terörle nasıl mücadele eder? Halk/kitle nasıl yıldırılır?
Diyarbakır'da öldürülen teröristler için 1992 de toplanan kuru kalabalığın tam ortasında patlatırsın bombanı! Halkın pkk için sokağa çıkmaya bir daha götü tutmaz! Dolayısı ile batı illerinde apo posteri ile otobüse binecek cesareti 2014 yılında bulamaz...
PKK'nın siyasi kanadını teker teker infaz edersin. Kim vurduya gider... hani faili meçhul diyorlar ya... kim bu faili meçhul dedikleri? sarı çizmeli mehmet ağa! ne için öldürüldüğü meçhul! aşiret kavgasında mı ölmüş birinin toz işine taş koymuş onun için mi infaz olmuş belli değil... Doğuda kişisel/aşiret meselesini adaletle çözen var mı? yok... vururlar karşı tarafı devletle çözmezler meselelerini.
PKK'nın siyasi kanadındaki ihanet patronlarını teker teker indirirsin 15 günde 1 birini vurursun bak bakalım siyasi alanda temsilci bulabiliyor mu? götü yiyor mu? kimse demesin ki 2014 yılında bu olur mu diye... daha 2 yıl önce rusya türkiye de eski çeçen militanları infaz etti. çünkü rusya devlet. derini de var devleti de var. bırakmaz hesabını ahirete sıkar kafana.
biri bana pkk'nın üst düzey 1 militanının kellesini göstersin? Öcalan: teslim edildi bakıyoruz. şemdin sakık: teslim edildi ona da bakıyoruz hatta bilgisayar bile verdik kitap yazması için.
PKK devlet değilken devletleşmiş, devlet olduğunu iddia eden "Türk" siyasiler ise devlet olmayı asla becerememiştir.
PKK devlet ile mücadele ederken devlet pkk ile mücadele etmeyi bırak pkk ya adeta destek olmuştur. Türk silahlı kuvvetlerini bu kefenin içerisinden çıkartıyorum. TSK pkk ile mücadele eden tek kuruluştur. Tüm engellemelere rağmen mücadele etmiş ve başarılı olmuştur.
1990'lı yıllarda Kürt nüfusunun yine yoğun olduğu Antep, Maraş, Adıyaman, Malatya ve Elazığ'da pkk destek bulamıyordu. Kitlesel eylemlerini yapabilecek yığınları sokağa dökemiyor propaganda bile yapmakta zorlanıyordu. Buralardaki kürtçe konuşan insanlar kültürel, siyasal ve ekonomik olarak devletlerine bağlıydı. Yani pkk konusunda olumlu bir çözüm vardı bu alanda. Ancak buradaki halk ne zaman devletten umudunu kesti, devlet pkk yı doğuda güç ilan etti işte o zaman buradaki halkta pkk ya teröre boyun eğdi. bugün pkk adıyaman'da, maraş'ta, pekala kitlesel eylem yapabiliyor. Sokağa çıkartabiliyor istediğini istediği zaman.
Siirt, Batman, Şırnak, Mardin, Hakkari gibi illerde ise 90 yıldır devlet denen şey yoktur. tam anlamıyla yüzeyseldir ve pkk militanlarının %75'i de bu illerden çıkmıştır. bu iller ve bu illerin bazı kısımları terör örgütünün botan eyaleti dediği kısımdır.
"devlet" neden bunları yapmadı?
1- PKK silahlı mücadele ile varlığını hissettirdi. "Öldürelim otorite olalım" diyen terör örgütüne karşı neden tüm imkanlarla mücadele verilmedi? Osman Pamukoğlu'nun anlattığı "operasyonu iptal edin" emirleri kaç defa yaşandı? Barzani denen çapulcuyla anlaşma yapılıp gerçekleştirilen operasyonda türk subayları biraz uyanık olmasaydı facialar yaşanırdı! Devletin içindeki pkk'lılar kimdi?... Yoksa pkk başından beri "devlet" miydi?
2- PKK nın silahlı faaliyetlerini organize bir şekilde dağa çıkan/çıkartılan militanlar gerçekleştiriyordu. Devlet dağa çıkanları değil dağa çıkartanları nasıl engelleyemedi?
3- Abdullah Öcalan bu organizasyonun lideriydi. Abdullah öcalan'ı kim neden teslim etti? Hapiste mi değil mi? Neden hala örgütü yönetme vasfına sahip? Devlet öcalan olmadan "devlet" değil mi?
a) Militanların devamlığını sağlayan hala dağa çıkışları gerçekleştirebilen. tek sözümle 500.000 kişiyle halk savaşı başlatırım diyen apo neden hala konuşturulmaktadır? Neden yazdığı bildiriler, makaleler, kitaplar halen yayınlanmaktadır? Yoksa apo devlet mi?
b) Emperyalistler apo figürünü/putunu yıllardır kullanmaktadır. Bu emperyalist odaklar neden halka teşhir edilmemektedir? Basın yayın yoluyla tüm kanallar ve imkanlar zorlanarak bunların ifşası neden gerçekleştirilmemektedir? Yoksa destek içeriden midir?
c) APO ve PKK nın en önemli payandaları olan içerideki ve dışarıdaki finansörleri bilindiği halde neden halka açıklanmamaktadır? Bakın şu ve şunlar bu adamların yasal ticarethaneleri denmemektedir? yoksa bu payandalar babanızın mı?
4- pkk nın işbirliği içerisinde olduğu batılı ülkelerin işlevselliği neden bozulmamıştır? Yoksa devletin gücü sadece tiwitır ve youtube mı yetmektedir?
5- devlet neden kendini yani "devleti" ve devleti oluşturan milleti-ulusu koruyamamıştır? Devlet "devletten" mi korkmuştur?
Abd de ulusal güvenlik dairesi bulunmaktadır ve ulusal güvenlik dairesine mensup olmak içinde çok geçerli bir geçmişe ve sağlam bir ulus bilincine sahip olmanız gerekmektedir. Ulusal güvenlik teşkilatı içerisinde "hukuk" yoktur. Ulusal güvenliğin içerisinde sadece ulusal güvenliğin hukuku vardır. Eğer abd de ulusal güvenlik teşkilatı tarafından gözaltına alınırsanız muhtemelen etrafınızda gördüğünüz insanların yüzleri son gördüğünüz yüzler olacaktır. avukat talep edemezsiniz! uluslararası hukuka göre yargılanamaz ve hak iddia edemezsiniz. Çünkü ulusal güvenliği tehdit etmişsinizdir. vaktiniz varsa sevdiklerinize mektup yazın.
Evet...
6- Türkiye'nin iç ve dış çıkarlarını savunmak için içinde bulunduğumuz duruma uygun olarak neden bu şekilde bir teşkilatlanma yapısı oluşturulmamıştır? Yoksa "devlet" topuğuna sıkmak istememişmiş midir?
7- Terörü organize eden hiçbir güç neden yakalanmamıştır? Neden hiçbirinden hesap sorulmamıştır? terörün halk içerisinde baskı kurarak korkuyla dayatılmasına neden mani olunamamıştır?
herkes eteğindeki taşları döksün! Kiminle çatışacağımızı bilmek istiyoruz!
Birkaç ay önce "demirel-çiller-ağar üçlüsü kürt işadamlarını öldürtecekti. listeyi onlar hazırladı" diyen kürt uyuşturucu kaçakçısı. PKK nın 100 milyar dolarlık uyuşturucu trafiğini avrupa ve Türkiye de pazarlamış kişidir.
öyle ilginçtir ki bu isim Özal zamanının içişleri bakanıdır!
(bkz: Hikmet Çetin) Diyarbakır-Licelidir ve Öyle ilginçtir ki Abdülkadir Aksu içişleri bakanıyken dış işleri bakanlığını yapmıştır.
içişleri bakanı kürt dışişleri bakanı kürt! enteresan...
Kürt mafyasını büyüten ve kürt işadamlarının servetine servet kattığı döneme damga vuran, kürt siyasilerinin en kritik yerlerde görev aldığı zaman Turgut özal zamanıdır.
Devlet pkk'mıdır? Yoksa pkk devlet midir?
Biraz şey gibi oldu tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan....
PKK ve Kürt Turgut Özal ikilisinin aynı zamanda kürt iç ve dış bakanlarının Türkiye'sine bir bakalım.
PKK bu dönem içerisinde yıllık 4.500.000 dolar uyuşturucu trafiğini yönetiyordu. Yani silah almak için militanlarını doyurmak için Türk devletine ve askerine saldırmak için elinden gelenin en iyisini yapıyordu. peki Türk devletinin başında olan kürtler ne yapıyordu?
Turgut özal ve kürt bakanları-milletvekilleri bir yasa çıkardı. Bu yasa şuydu...
eskiden yurt içinde yüklü miktarda uyuşturucu ile yakalanırsanız cezası 12 yıl bu malı dışarıya çıkartmak isterken yakalanmanın cezası ise idamdı. Ancak Turgut Özal bu yasası tersine çevirip içeride yakalanmanın 24 yıl kaçakçılığını yapmanın ise 12 yıl olarak değiştirilmesini uygun gördü.
Nedeni gerçekten merak edilmektedir. PKK nın daha rahat uyuşturucu kaçakçılığı yapmasının önünü açmak için mi?
ikisi 1993 yılında şehit edilen 1889 asker-polis-korucu-sivilden sonra "ateşkes" ilan etmiştir. Biri T.c devletinin en başındaki kişi Yani cumhurbaşkanı. Diğeri?.... devlet öcalan'ı ne zaman tanıdı? aynı akp zihniyetinde olan anap zamanında resmen tanıdı bu tek taraflı ateşkese uyup ordusunu geri çekerek.
peki apo bu ateşkesi nasıl değerlendirmiş?
4.pkk kongresinde barış elçisi!!! üstadı azam hazretleri diyor ki;
--spoiler--
1993te biraz da geçiş arz eden o dönemi bir ateşkes ile lehimize çevirmek istedik ve bu çok önemli bir adımdı. Hiç olmazsa bunu fırsat bilirler, canlanırlar diye düşündük. Aslında biraz da hem uzun soluk alma, hem de hazırlık yapma imkanı idi. Bazıları bu hazırlığı yaptı ama yine komuta yapılınca bu layıkıyla değerlendirilemedi.
--spoiler--
TSK'nın dağlarda hallaç pamuğu gibi sarıp bir köşeye attığı pkk ve militanları Özal-Öcal-an tarafından yapılan anlaşmayla toparlanıp tekrar palazlanma evresine geçiş sağlamıştır.
Yine PKK parti önderliği adı altında 08 Ekim 1998 tarihinde tüm partililer ve ARGK. savaşçılarına gönderdiği telsiz emrinde ateşkesle ilgili
--spoiler--
Çoğunuz görev alacaksınız, görev bu temelde olabilir. Tabi düşmanın kısa bir süre için şöyle bir hedefi de var, kök kazımaktan bahsediyor... Bizim bunlara misilleme hakkımız makbuldür. Yani kendimizi iyi düzenleyerek bu 10 kat değişmiş, dönüşmüş bir temelde cevaplandırma görevimiz var. Biz ateşkes olayını tek taraflı da olsa düzenlemeyi sadece biraz daha hazırlık düzeyimiz, siyasi, diplomatik olarak da hamle imkanı kazanmak için yaptık, bu başarılı olmuştur, ama yetersizdir, daha da yapılacak işler vardır, düşman bunları bilerek çok sert davranıyor.
--spoiler--
pkk: Örgütün programı 1977 yılında, tüzüğü ise 1978 yılında hazırlanmış ve aynı yıl partileşmiştir. 30 Temmuz 1979 tarihinde Şanlıurfa milletvekili Mehmet Celal BUCAKa yaptıkları silahlı saldırı ile kuruluşlarını ilan etmişlerdir.
1978 den itibaren hükumetlere bakalım.
III. Ecevit Hükümeti =(5 Ocak 1978-12 Kasım 1979)
VI. Demirel Hükümeti(12 Kasım 1979-12 Eylül 1980)
Ulusu Hükümeti(20 Eylül 1980-13 Aralık 1983)
I. Özal Hükümeti(13 Aralık 1983-21 Aralık 1987)
II. Özal Hükümeti(21 Aralık 1987-9 Kasım 1989)
Akbulut Hükümeti(9 Kasım 1989-23 Haziran 1991)
Yılmaz Hükümeti(23 Haziran 1991-20 Kasım 1991)
VII. Demirel Hükümeti(20 Kasım 1991-25 Haziran 1993)
Çiller Hükümeti(25 Haziran 1993-15 Ekim 1995)
Çiller Hükümeti(15 Ekim 1995-5 Kasım 1995)
Çiller Hükümeti(5 Kasım 1995-12 Mart 1996)
Yılmaz Hükümeti(12 Mart 1996-08 Temmuz 1996)
Erbakan Hükümeti(08 Temmuz 1996 - 30 Haziran 1997)
Yılmaz Hükümeti(30 Haziran 1997 -11 Ocak 1999)
Ecevit Hükümeti(11 Ocak 1999-28 Mayıs 1999)
Ecevit Hükümeti(28 Mayıs 1999-18 Kasım 2002)
Gül Hükümeti(18 Kasım 2002-11 Mart 2003)
Erdoğan Hükümeti(14 Mart 2003 - 5 Eylül 2007)
Erdoğan Hükümeti(5 Eylül 2007 - )
Bu hükümetlerin hangisi PKK ile tam manasıyla mücadele etmiştir? cevap: Hiçbiri!
Devlet yani devleti oluşturan-temsil eden hükumetler açıkça ayaklanma içerisine giren buna teşebbüs eden halka karşı ne yapmıştır? cevap: hiç... tabi birkaç kekoyu bir araya getirip türkü söyletmek dışında. O türküye ulaşmak için: http://youtu.be/JbQC_j0CTww
Devlet ayaklanmayı bastırmazsa ve ayaklanan nüfusu hızlı bir şekilde kontrol altına almazsa 2014 yılında yaşananlara kimse şaşırmayacaktır. Devlet ayaklanan hedef nüfusu kontrol altına almanın aksine ona destek çıkmıştır.
PKK ve Kürtlerle olan çatışma/savaş adına ne dersen de bu siyasi bir savaştır! ancak bizim siyasi "savaşçılarımız" da "kürt" veya diğer etnik kimliklerden olduğu için bu siyasi savaşta Türkler adına doğru hamleleri yapabilecek insan evladı bulunamamıştır.
galula: Devrimci savaş siyasi savaştır demiştir. Biz bu siyasi savaşta etnik olarak kürt olan iç ve dışişleri bakanlarını göreve getirdik. Bir dönemde kürt abdülkadir aksu içişleri bakanlığı yaparken liceli kürt hikmet çetin dışişleri bakanlığı yapmıştır. Bunun gibi onlarca devletin önemli kademelerinde olan kürt görev yapmıştır. Yukarıdaki süreç içerisinde... lütfen biri bağırsın "faşist te.ce" diye...
Devlet topu türk silahlı kuvvetlerine atmış demiş'ki "aha sana top-tüfek-tank git dağda savaş"... TSK elinden geleni yapmış zaman zaman çok büyük ve başarılı operasyonlar yaparak dağdaki ite gereken dersi vermiş. PKK ağır kayıplar altında ezilip dağa militan kazandıramayacak duruma düşecekken öcalan demiş'ki "tek taraflı ateşkes ilan ediyorum. pkk kendisine saldırılmadığı sürece tek mermi atmayacak"... ve bizim kürt cumhurbaşkanımız turgut özal bu terör örgütünü ve liderini devlet gibi görüp bu ateşkese "barış dostum yo pizz" diyerek cevap vermiştir. Sonrasında ise öcalan vampiri 4.parti kongresinde yani ateşkes ilan ettikten sonra şu ifadeleri kullanıyor
--spoiler--
1993te biraz da geçiş arz eden o dönemi bir ateşkes ile lehimize çevirmek istedik ve bu çok önemli bir adımdı. Hiç olmazsa bunu fırsat bilirler, canlanırlar diye düşündük. Aslında biraz da hem uzun soluk alma, hem de hazırlık yapma imkanı idi. Bazıları bu hazırlığı yaptı ama yine komuta yapılınca bu layıkıyla değerlendirilemedi.
--spoiler--
TSK'nın dağlarda hallaç pamuğu gibi sarıp bir köşeye attığı pkk ve militanları Özal-Öcal-an tarafından yapılan anlaşmayla toparlanıp tekrar palazlanma evresine geçiş sağlamıştır.
Yine PKK parti önderliği adı altında 08 Ekim 1998 tarihinde tüm partililer ve ARGK. savaşçılarına gönderdiği telsiz emrinde ateşkesle ilgili
--spoiler--
Çoğunuz görev alacaksınız, görev bu temelde olabilir. Tabi düşmanın kısa bir süre için şöyle bir hedefi de var, kök kazımaktan bahsediyor... Bizim bunlara misilleme hakkımız makbuldür. Yani kendimizi iyi düzenleyerek bu 10 kat değişmiş, dönüşmüş bir temelde cevaplandırma görevimiz var. Biz ateşkes olayını tek taraflı da olsa düzenlemeyi sadece biraz daha hazırlık düzeyimiz, siyasi, diplomatik olarak da hamle imkanı kazanmak için yaptık, bu başarılı olmuştur, ama yetersizdir, daha da yapılacak işler vardır, düşman bunları bilerek çok sert davranıyor.
--spoiler--
yani ortada bir barış yok sadece ve sadece amaca gidilen yolda soluklanma var! tıpkı şimdi olduğu gibi. Bazıları gerine gerine "padişahımız barış getirdi analar ağlamıyor hüloğğğğ" dese de tarih yalan söylemez.
evet kim daha çok korkutuyorsa halk onun yanında olacaktır. Buna ister taraflı gözle bakın isterseniz dosta güven düşmana korku sözüyle tamamlayın. pkk'yı desteklemeyen korkusundan destekledi pkk'yı destekleyen daha çok güven duydu. çok karmaşık değil Basit...
Galula isyanı bastırmak için önemli bir not daha veriyor.
Yönetim olanak ve yetenekleri, ekonomik kaynakları, bilgi ve propaganda araçları, ağır silahlar ve büyük birliklerden kaynaklanan askeri üstünlüğü. Silahlı kuvvetler, polis ve adli ve siyasi operasyonlar harmanlanır: "Beklenen sonuçasilerin nihai yenilgisibu çeşitli operasyonların bir toplaması değil çarpımıdır; bunların hepsi esastır ve biri bile olmazsa sonuç sıfır olacaktır.
Devletin olanak ve imkanlarını bazı seviyelerde misal askeri harekatlarda azami olarak kullanmadığını biliyoruz. PKK yuvaları bilindiği halde gidilmediği onların bir gece gelip Mehmetçiğe pusu kurmasına müsaade edildiğini de biliyoruz... TSK'ya sınırsız operasyon yetkisi vermeyen-veremeyen siyasileri, onları dağlarından eteklerinden geri döndüren basiretsiz hainleri biliyoruz. Devletin tüm imkanlarını neden kullanmadığına dair sorduğum birkaç sorunun olduğu yazı burada: (bkz: devlet ve pkk/#23470136)
Galula: Başından sonuna kadar tüm operasyonları tek bir patron yönetmelidir. Dahası, patron siyasi tarafın bir temsilcisi olmalıdır: Öyle ki siyas iktidarın tartışmasız patronluğu hem bir ilke hem de bir pratiklik meselesidir. Tehlikede olan ülkenin siyasi rejimidir ve onu savunmak siyasi bir iştir. Bu askeri eylemi gerektirse bile, eylem siyasi bir hedefe doğru yöneltilmiştir.
Şu yukarıda yazılı olan tespiti "neden bunu yapmadınız yapamadınız" diye dillendirmeye gerek yok. ülkenin siyasi rejimini değiştirmek isteyenler ülkenin patronu olursa bir diğer rejim düşmanı/ayrılıkçı unsura çok fazla ses çıkarmayacaktır! neydi o? (bkz: bıçak kemiğe dayandı)! bkz: hem laik hem müslüman olunmaz.
Türk devletini oluşturan siyasilerin pkk ile savaşmak/mücadele etmek için stratejisi neydi?
stratejiye bak çay demle! Bir sığıra strateji ne diye sorsan: Tüm boynuzlugiller familyası kardeştir. cevabını alırsın... boynuzu millete takan, namusunu pazarda tezgah kurup kurumuş şehit kanının üzerinden pazarlayan ve doğal olarak boynuzu kabul eden boynuzlular bu ultra sığırlara elbet sahip çıkar!
33 silahsız eri kurşuna dizildiğinde, karakolu basılıp yavruları şehit edildiğinde dansözlük yapmaz! leş getirir hemde en tepeden leş getirir!
tüm ulusal kanallarda eğlence programları süresiz yasaklanır! tüm gazeteler olması gerektiği gibi sadece siyah-beyaz basılır!
tüm amatör ve profesyonel liglerde akılları uyuşturan mankurtlaştıran futbol ve diğer spor karşılaşmaları süresiz iptal edilir!
tüm yerli-yabancı konserler iptal edilir!
ülkedeki tüm eğlence mekanlarına kilit vurur!
bu orospu çocuklarını şehirde dağda bitirmek için, tüm siyasi ve askeri unsurlarını yok etmek için askeriyle, polisiyle, sivil milis tugayları ile kökünü kazır! beşikteki piçine sandalyedeki kekesine kadar hepsi temizlenir!
sonra kim futbol izleyecekse kim eğlenecekse eğlenir!
gencecik çocuklar mezarda ve ahirette bize hesabını soracak en başta kendine "ben devletim" diyen köpeklerden soracak!
Tarihe sığmayan bir devlet geleneği olan Türkiye Cumhuriyeti devleti kıçı kırık bir örgüte bu tarz hainliklerde asla görülmemiş tavizleri vermiş ve kıçı kırık sri lanka devleti kadar olamamıştır. Sri lanka hükumeti ayrılıkçı tamil elam örgütünü askeri alanda sıfırlamış siyasi alanda ise hepten güçsüz bırakmıştır. Liderlerinin kafasına sıkmış karpuz gibi yarılmış beyninin fotoğraflarını dünya basınına dağıtmıştır.
devlet "terörü bitiriyoruz analar ağlamayacak" diye yalan söylemiştir pkk ise tam tersi tıpkı bir "devlet" gibi isteklerimiz yerine getirilmezse 50.000 kişiyle halk savaşı başlatırız diye tehdit etmiş ve baskı uygulamıştır.
devlet politika üretmiş ancak ürettiği politikalar devletin başındaki şahısların kişisel çıkarlarına ve ideallerine hizmet etmiştir. Yani devleti oluşturan milletin çıkarları gözetilmemiş tıpkı bir fahişe gibi ihtiraslara hizmet edilmiştir.
çözüm süreci denen ihanet süresinden itibaren pkk nın askeri kanadı hpg nin haber merkezi http://www.hezenparastin.com/tr/ olan ilgili adresteki haberleri ve söylemleri inceleyin nasıl bir yol izlendiği apaçık ortada ve görülecektir ki pkk yıllardır uyguladığı nefes alma projesini hayata geçirmiş güç toplamış legal siyasette her türlü kumpası kurmuş ve oyunu kuralsız oynamıştır.
Bugün lice de yıkılan heykel yeni bir sürecin ilk adımıdır. Bunca verilen tavizden sonra dikilen bir heykel neden bu kadar rahatsız etmiştir? Yoksa ortak siyasi amaçlara hizmet eden bir siyasi komplo mudur? gündem oluşturma ve "bakın bizde bir şeyler yapıyoruz bunlarla mücadele ediyoruz" algısı yaratma amacı mıdır?
PKK lice de "şehitlik" açıp kuzey ırak kamplarında gömülü olan leşlerini buraya taşıyarak gövde gösterisi yaparken siyasi irade neredeydi? Her gün pkk ya katılımlar artarken ve pkk nın yasal siyasi organı bdp/hdp şehirlerde yeni pkk'lılar yaratmak için çabalarken siyasi iradeniz neredeydi? tankınız topunuz tüfeğiniz yok muydu?
bu yeni bir süreçtir. ikili oynayanlar ikiliklerinin içerisinde boğulacak ancak birçok Türk çocuğununda ölümüne sebep olacaktır bu ölümlerin sebebi de ihanetin tamamlanması için olacaktır. Sanmayın toprak için vatan için...
Asrın en büyük siyasi fahişelerinden biri olan Barzani ile anlaşıp siyasi tezgahına yeni "kelleler" koymak isteyenler canınız yanacak.
pkk istediğini almıştır ve dahada alacaktır. Kitlesini tatmin etmiş kitlesine gerekli mesajları her defasında iletmiş en zor anlarında bile güçlü rolü oynamayı başarabilmiştir.
devlet istediğini alamamıştır ve alamayacaktır. Milletini tatmin edememiş gerekli olan güveni sağlayamamış en güçlü zamanlarında bile dişe dokunur bir sonuç alamamıştır.
Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak binlerce şehit ağabeyimin kanı için şunları istiyorum!
Devlet bize bunların nerede olduğunu açıklasın! 72 askerin şehit olmasından bizzat sorumlu olan Hakkari ve Şırnak kırsalında birçok karakol baskınını bizzat yöneten Osman Öcalan adlı şahıs nerede?
yine bir senaryo kurup birlikte oynayan iki oluşum.
t.c devleti hükumeti ve onun gayri resmi olarak tanıdığı pkk-barzani amaçladıkları yolda istikrarlı biçimde yürüyor. 2015 yılında genel seçim falan beklemesin kimse seçimler ertelenecek hemde uzun bir süre. AKP ve Kürtler kendi dikta rejimlerini kurmak için çayın demini almasını bekliyor.
devlet sonuç ister ve sonucu alır. Millette bu sonuçların neticesinde devletine güvenir ve kendini güvende hisseder. Ölecek olsa bile bilir ki bunun hesabı sorulur. Ufak bir örnek verecek olursak Sri Lanka örneği makbuldür ve yüz kızartıcıdır. Köklü bir devlet geleneği bile olmayan bu ada ülkesi tamillere kök söktürmüş liderlerini bir tavuk kümesinde kıstırıp kafasına sıkmış dağılan beyninin fotoğraflarını çarşaf çarşaf sergilemiş ve ben devletim demiştir.
Rusya okul patlatan ve askerlerine pusu kuran çeçen militanları istanbul'da sokak ortasında infaz etmiştir. Rusya bu hesabını sorar siker adamın belasını. Devlet gibi devlettir.
Ben devlet göremiyorum ortada belki derebeylik olabilir. Acı ama gerçek... Millet kendi kendine bir devlet ama devlet devlet değil! Türk askeri elinden geleni hep yaptı saatlerce operasyonlar dağda soğukta kar altında uzun yürüyüşler donma tehlikesi geçiren askerler... neler neler! devrimci savaş siyasi savaştır. PKK yı kürt hareketini siyasi olarak yenemedikten sonra her gün 500 militan öldür ne faydası var.
eski yukarıda yazdıklarımı tekrarlamak istemiyorum.
devlet ikili oynar siyasette dürüstlük diye bir şey yoktur önce bunu bilmek gerekiyor.
Erdoğan çok akıllı bir siyasetçi. Gelinen noktada öyle bir ortam oluştu ki bu kirli savaş kumpasına karşı olanları bile an itibariyle ikna olma noktasına getirdi.
başından beri hem barzani ile hem öcalan ile siyaset yapıyor. Öcalan da şam şeytanı uyanık adam bunun farkında Barzani de öyle ama ibrenin kendinden yana olduğunun bilincinde. PKK boşuna ateşkes yapmadı kurulduğundan bu yana sürdürdüğü gibi güç topladı her yerde propagandasını devam ettirdi daha 6 ay önce fırat üniversitesinden 9 kişi pkk ya katıldı bunun gibi yüzlerce örnek var.
Şimdi Kobani yanıyor kürt halkı direniyor diyen arkadaşlara birkaç soru soracağım şöyle bir beyin fırtınası yapsınlar düşünsünler.
1-ışid kobani dediğiniz yere girdiğinden beri viyaklıyorsunuz peki hemen yanı başınızdaki Bölgesel Kürt yönetimi Başkanı olan Barzani ye neden ses çıkartmıyorsunuz?
2-Türkiye koridor açsın yardım götürsün silah versin diyorsunuz. Aynı isteği kürtlere yani kendi soydaşlarına sınırlarını kapatan Barzani ye neden iletmiyorsunuz? ışid den kaçan silahsız kürtleri dahi sınırlarından sokmayan Barzani ye karşı neden eylem yapmıyorsunuz? Yoksa sadece türkiye de otobüs taşlamak kızılay aracını yakmaya mı götünüz yetiyor? Yoksa size söylenen sadece bunlar mı? neden çin malı robot gibi davranıyorsunuz?
devlet denince benim aklıma güçlü bir kurum geliyor. Bunu bireysel anlamda değerlendirebiliriz. Misal devlet gibi adam tabiri vardır. Hakkını yedirmez kimseye ve boyun eğmez sonuna kadar gider. Devlette öyledir öyle olmalıdır. Sokakta silahsız erleri infaz edilirken sükunet çağrıları yapmaz. Veya biz barış için uğraşıyoruz ama paralel odaklar suyu bulandırıyor demez.
kürt terörü ile mücadele nedir veya terörle mücadele nedir bunu en iyi bilecek olanlar onlardır.
bu tezgahı kuran ve bunlara güç veren irade kimlerdeyse onlardan başlar. legal alanda siyaset yapıp aleni biçimde terör örgütü olarak kabul ettiğin ve halka "bunlar terör örgütü" dediğin kişileri teker teker infaz ettirirsin. 3 silahsız veya silahlı askerini sokak ortasında infaz edenlere destek çıkan pkk nın milletvekillerini arabalarına koyacağın bombalarla uçurursun leşleri sokaklara saçılır ve onlara güvenen enik yavruları da çil gibi kaçışır sağa sola.
Kimse demesin ki infial olur bilmem kimler sokağa çıkar... geçiniz. Bununla mücadele şekli budur. korka korka kavgaya girersen dayak yersin ölümüne pataklar seni karşındaki.
sokağa çıkıp pkk bayrakları ile gösteri yapan kalabalığa gaz ile değil hakiki mermi ile müdahale edersin. Bak bakalım enikler sokağa çıkıp biji miji diye haykırıyor mu? anasını sikeceksin ki anası "aman evladım" diyebilsin! babasının kafasını kıracaksın ki af dileyip eteklerine yapışsın! terörle mücadele budur.
Can tehlikesi olmayan hukuksal boşlukların farkında olan vatan hainlerine taviz verirsen seni-sizi pkk dan daha ağır eleştiririm! farkınız yok!
Öcalan denen itin 1992 lazkiye konuşmalarında bir lafı vardı " şimdi yani ileride Türk halkı da pkk lılaşırsa sen o zaman gör yaşananları" belki o zaman için çok manasızdı ama görünen köy kılavuz istemez Türklerde pkk lılaştı AKP iktidarı sayesinde. Bölünmeyi isteyenler federasyon çözüm diyenler "pkk haklı" diyenler... Neler neler türedi.
Gerçek şu ki t.c hiçbir zaman devlet olamadı belki derebeylik diyebiliriz. Aslında maziye olan düşkünlükte bununla ilgili. 18.yy da başlayan kırılma hala devam ediyor. Türklük bilincinden uzak nesiller geliyor içi boş bir "Atatürkçülük" işi boş "ulusalcı" lar içi boş bir sürü kıytırık fikir. Sahte insani sevgiler ve şehvetler... insanı özellikle saf olanlarını en kolay kandıracak şey "sevgi" ve "şehvet"... Savaşa hayır insanlar ölmesin savaşmayın sevişin... Komşusu balkondan halı silkeledi diye kavga çıkartan yan baktı diye adam vuran "ay bu kız çok uyuz yea" diye haset eden insanların yavaşlıkları işte! insanlar ölmesin analar ağlamasın... Ulan birinizin biraz damarına bassak küfretmeye hatta kavga etmeye başlıyorsunuz bu ne sevgi ahhh bu ne ihtiras!
O değilde emin olun 6 yıl önce kurulan Kosova bile daha devlet... Akebeliler ölsün derebeylikten selamlar.
devletin pkkyi zamanında kullandığına inanıyorum, en azından özellikle seçim dönemlerinde basın ve yayında halkının üzerinde tehdit olarak kullanmıştır. muhtemelen bu kadar destek göreceği ve büyüyeceğini tahmin edememiştir
üzerine jitem gibi bir hata yaparak bölge halkının da kurtarıcı olarak pkkyi görmesine sebep olmuştur.
yani devlet bu noktada masum değildir.
Ancak şuan ikisi de her savaşın sonu gelmesi gerektiği gibi uzlaşı içerisindeler. her savaş gibi bununda sonu olmalı artık. lakin bölge halkı bu konuda henüz devlete güvenmemektedir. bakalım göreceğiz.
