devletin empati ile yönetilmesidir. yönetim kadrosunu işçi, memur, esnaf, çiftçi, işsiz, abazan, ezilen, büzülen oluşturur. bunlar kendilerini diğer meslektaşlarının yerine koyar, onlar gibi yaşarlar ki zaten öyledirler. herşey karşılıklı anlayışla yürütülür. işsizlerin yasa çıkardığını bi düşünün. o yasa sayesinde ülkede bir tane işsiz kalmaz. çünkü adam ne yapması gerektiğini kendinden ve diğer işsizlerden bilir. abazan insanın yasa çıkardığını düşünün. evet biz tüm abazanlar bu melun vaziyetten kurtuluruz ve beyaz etin fiyatı en dibe iner. çünkü adam bizlerin pilice ihtiyacı olduğunu bilir, kendini bizim yerimize koyar. çalışanın patron, patronun çalışan olabileceği, bizim insanlarımızın da artık sarışın, pembe yüzlü olabileceği, masturbasyon yapmak zorunda kalmayıp kızlarımızın 'ayh, ya ben de erkek olsaydımda bana da kimse vermeseydi' diye düşünüp önüne gelene vereceği, memur babalarımızın kumaş pantol ve bıyık yerine jilet gibi bir takım ve tiki bir sakal modeliyle dolaşacağı bir düzenden bahsediyorum kardeşlerim. kimse kimseyi statüsüyle ezmeye yeltenmeyecek. bir öğretmen öğrenciyi ezmeye kalktığında birden kendini öğrencinin yerine koyacak, kendi öğrenciliğini hatırlayacak ve deli gibi sarılmaya, öpüşmeye başlayacaklar. ülkemizde kırlarımızdan kelebekler, güzel kokular yükselecek, böcekler gezecek.
benimlemisiniz yoldaşlar, burda bir devrimden bahsetmiyoruz. bahsettiğimiz şey zaten devrimin ta kendisi...( bu özel sözlerimide not almaya başlasanız iyi olur ) *
agzına acı biber sürülür böyle empati felan dersen, deniz baykal hemen şürekasını toplar bu bir rejim sorunudur der. halk her imkanda, rejim sensin sorunda sana girsin der ama anlayana sivri sinek saz meselesi, bu chp bunu anlamaz, hiç de anlamadı zaten tarihlerinde yok, nedemiştik empati evet işte empatiden yoksunsan sana chp li deniliyor bu ülkede, avrupa ya gidersen faşist derler, adamı tanım manyagı yapar zalim avrupalılar.