su götürmez, yadsınamaz bir gerçektir. sabah doktora gittim. muayene etti. ultrason görmek istedi. sıra al dedi. ultrason sırası almaya gittim. mahşer günü gibi. kalabalığı yara yara bilgisayar başında işlem yapan görevlinin bulunduğu bankoya ilerledim. adamın biri "sıra alın " dedi. "hay amk sıra almak için bile sıra bekliyoruz nerden alacağız peki " dedim. ilerde sıra veren kiosk makinasını gösterdi. kioskun önünde pide kuyruğu var. sinirlendim koşarak çıktım hastaneden. koşarken muayene kağıtlarını parçalayıp havaya fırlattım. soyguncu özel hastanelerden de nefret ediyorum. gitmiyorum ulan tedavinin de amına koyim sağlığın da. soda şişesine oturup ölmeyi bekleyeceğim. tanrı kimseyi düşürmesin o cehenneme . çok zor.
geçen pazar yani 8.11.15 tarihinde şiddetli karın ağrısıyla gittiğim istinye devlet hastanesinde, ağrımı ciddiye almayıp bir ağrı kesici iğne yapıp beni eve yollayan pratisyen hekim yüzünden doğru teşhisi 9-10 saat konulamayan ve akabinde şiddetli karın ağrısı çektiğim gerçeği buna somut ve yaşanmış bir örnektir. Sonrasında ümraniye devlet hastanesinde de 2-3 saat harcayıp hiç bir sonuç alamayınca en son Acıbadem Hastanesinde yarım saatte teşhisi konulup, ameliyat edildim ve yaklaşık 2 saatte ne ağrı kaldı ne bir şey. Devlet hastanesi paranız varsa tercih etmeyin zira gerçekten ölümden beterdir.
