devlet bahçeli

recep tayyip erdoğan'ın kendisine ithafen bir mitinginde fıkra anlatması üzerine "şarkı söylüyorsun, şiir okuyorsun, fıkra anlatıyorsun. başbakanlıktan sonra stand-up yapmaya mı hazırlanıyorsun?" diyerek yarmıştır.

biran önce bir burun bogaz uzmanina gitmesi gereken politikaci.

edit: adamin girtlagi yirtik midir? sigarayi en kisa zamanda birakmalidir, en iyisi siyaseti biraksin.

seçim meydanlarında kısık sesiyle başbakanla uğraşmaktan başka bir işi olmayan siyasi lider. bu kısır döngü siyaseti yerine halka yerel seçim projelerinden bahsetse daha iyi olmaz mı ? sayın bahçeli akp hükümetinin ne kadar başının sıkıştığı konu varsa hepsinde yardımcı oldu. bunu neden yaptı bilinmez ama bu partiye oy verenlerin de sevmediği bir lider oldu zamanla. yüzde on oy potansiyeline sahip olan mhp nin genel seçim olursa barajın altına düşmesi kuvvetle muhtemel.

sık sık ses kısıklığı yaşayan milliyetçi hareket partisi genel başkanı.

bugün 15:00'da antalya'da, cumartesi pazarı'nda miting yapacak olan mhp genel başkanı.

kendisinin kağıtda bakmadan hitap etme yeteneğini geliştirdiğini görüyorum son zamanlarda televizyonlarda, gözümle görmezsem canlı canlı gözüm açık gider.

- sayın başbakaaaaan!

kendisi çatur çutur mitinglerde de kağıttan okumaktadır. son zamanları bilememekle beraber, çok yakın zamana kadar kağıtsız nutuk atamamaktaydı. bunun haricinde demek oluyor ki, kendisini meclisteki grup toplantıları dışında da takip etmekteyim. akıl fikir istiyorum rabbimden.

son dönemde hitabını kağıt okumadan yapan genel başkan.

bugün antalya mitingi vardı ve kağıttan okuyup okumadığını canlı canlı görmek için gittim, harbiden kağıttan okumuyordu, önünde tayyip erdoğan'ınki gibi şeffaf prompter falan da yoktu, arada bir notlarına göz atıyordu ki, gayet normal.

tayyip erdoğan'ın "30 milyar dolar aldılar imf'den" diyerek mhp'ye saldırmasını doğru cümlelerle, doğru üslupla eleştirdi ve "sayın başbakan diyorsun ki, 30 milyar dolar aldılar. 28,5 milyar dolar alındı 1994-2002 arasında ve bu paranın büyük kısmını da 2005 yılına kadar sen kullandın, bunu neden halka söylemiyorsun? ayrıca biz 1999'da büyük bir deprem geçirdik, 2001'de finansal kriz geçirdik öyle aldık, sen ülkenin güllük gülistanlık olduğunu iddia ettiğin dönemlerde 13,5 milyar dolar para aldın imf'den! biz bir felaket bir krizde o kadar almışız, aldığımızın büyük kısmını sen kullanmışsın, sen ise güllük gülistanlık dediğin dönemde 13,5 milyar dolar almışsn, bunları da paylaşsana!" diyerek ayarını en güzel şekilde vermiştir.

tayyip erdoğan'ın devletin kurumlarını ve araçlarını parti kurumları ve araçları gibi kullandığını belirtti ve tayyip erdoğan'ın sığ "sen uçaktan korkuyorsan ben ne yapayım" dediğinden dem vurup, "ben iki ülküdaşımla karanlık dağlarda türkiye'yi dolaşıp miting yapıyorum, sen koruma ordun olmadan hiçbir yere gidemezsin!" demiştir.

ayrıca tayyip erdoğan'a ben de sormak isterim, tamam bahçeli'nin uçak korkusu var diyelim senin uçak korkun yok, parasını cebinden ödediğin uçaklara binme korkun var.
alışmışsın ekmek elden su gölden. çocukları başkası okutsun, araç, uçak, otobüs devletin olsun. şimdi seçim yasakları sebebiyle kullandığı özel uçak da birinin jesti olsun. tarifeli thy uçağına ne zaman bindin en son? 6,5 senede kaç defa bindin?

bahçeli'de gelişme gördüm şahsen, boğazını çok zorladığından öksürük tutuyor sıkça.

recep tayyip erdoğan'ın "uçağa binme özürlü" lafına verdiği "Biz ne özel uçağa, ne de devletin uçağına bineriz. Biz diyelim ki, uçak özürlüyüz. Peki sen nesin. Ata binme özürlü. Eğer yüreğin varsa gel Konya caddelerinde ata binelim" diyerek ikinci kez yarmıştır.

(bkz: devlet bahçeli/#4875964)

miting için gittiği bir yerde slogan atmakla yetinmeyip arkasından uluyan gençten feci şekilde rahatsız olan siyasetçi. bir temiz azar çekmiştir, akabinde de "türker bey, şu andan itibaren ocak dışındasın" diyerek don vito'luğunu yapmıştır. partinin yönetimini bırakıp ocak amiri, oymak başı falan olsa daha hayırlı olabilir.

mitinglerde kısık sesiyle idare eden ,seçimlerden sonra zannımca hiç sesi çıkmayacak olan siyasetçi.

birçok insanın sesine fena taktığı kişi. halbuki siyaset sesle değil beyinle yapılıyor. yani bahçeli' de yeterince mevcut olan şeyle. birde adam kaç kez birini döverken yakalandıysa üzerine yapışmış etiketten bir türlü kurtulamıyor. insanın adı çıkacağına canı çıksın yani.

neden uçak ve helikoptere binmediği bugün anlaşılan mhp genel başkanı.

(bkz: 25 mart 2009 muhsin yazıcıoğlu helikopter kazası)

mhp'nin baykal'ıdır kendisi. birçok milliyetçinin parti ile arasındaki kişidir ayrıca. yerine biraz daha lidere benzeyen bir lider gelse chp bu ülkede üçüncü parti olur.

mitinglerde konuşurken boğazı patlayacak zannettiğim mhp genel başkanı.

bir mitingde başbakan'ın yavru muhalefet lafını eleştireyim derken alenen çük kadar partinle demiş yarıp atmıştır. demek istediği cücüktü ama çük çıktı ağzından, yani ağzından çük kelime olarak çıktı. yoksa ağzında çük mük yoktu. aman siktir git için fesat.

bir zamanlar özhan canaydın galatasaray için neyse; devlet bahçeli de mhp için o.

bir zamanlar ecevitle koalisyon hükümeti kurmuşken hiç sesini bile duymadığımız şimdiler de ise gürleyen sesiyle vay be daha önce nerdeydin arkadaş diye düşündüren insandır.rahmetliye pek bir saygısı vardı.

abd başkanı barack obama'nın toplu görüşme için yaptığı randevu talebini reddetmiş, mhp nin başına gelebilecek en düzgün genel başkan, en saygı değer ülkücüdür.
saygıyı hakedecek politikacı bulmanın çok zor olduğu ülkemizde; her ne kadar "hayata kendisinden çok farklı bir siyasi görüşle bakıyor olsamda" büyük saygımı kazanmış ve ön yargılarımı yıkmıştır.

isteği üzeri MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış ın bedelli askerlik teklifini geri çeken genel başkan.

bir iktidar partisinin tam istediği muhalefet örneğidir. kader onları ** muhalefet etsinler diye mecliste buluşturmuş. ikisininde bu devleti yönetmek gibi bir derdi olduğu sanılmamamktadır.

kağıttan okuya okuya nereye kadar gider, diye düşünmeden edilemeyen insan.

Kendisini hiç sevmemekle beraber, AKP'liler tarafından yerden yere vurulmasının sebebinin yaptığı adamakıllı muhalefet olduğunu bildiğim insandır.

Başbakana ara sıra verdiği ayarlar evlere şenliktir. Özellikle seçim öncesi meydanlarda yaşanan şu diyalog pek bir güzeldir.

başbakan: uçağa binme özürlü.
bahçeli: biz uçağa binme özürlüysek, sen de ata binme özürlüsün.
Başbakan: *%&^#!!!

çaresizlik içindeki muhteşem üçlünün içindeki biridir. hala o fotoğraf gözümün önündedir, güzel bastonluk yapıyordu. 28 şubat'ı protesto edecek kadar yüreği yoktur ama seçim meydanlarında milletin üzerine halat atar. seçimlerden sonra yaptığı bir kıpırdanma ile "aha la, bahçeli diye biri varmış" dediğim bahçesi sulanasıca insan. bu adama "türkiye seninle gurur duyuyor" adında bir şarkı yazacağım hayırlısıyla.

iktidardan uzak dursun yeter. ne zaman iktidara gelseler uyuşturucu işleri, çeteler, hap işleri, terör artar çünkü milliyetçiliğin doğasında vardır bunlar, çünkü düşmansız ideoloji yaşamaz. milliyetçiliğin yaşaması için de bahçeli kaşlarını çatarak konuşması lazımdır, o da bunu yapıyor.

en kolay taklit edilebilecek lider.özellikle konser veya maç sonraları eğer sesiniz kısılmışsa kesinlikte bahçeli taklidi yapın alacağınız zevk magnumvari olacak.

(bkz: ip mi bulamadın)

meydanlardaki acayip konuşmalarıyla tanıdığımız bir lider olsa da, "kişilik 1'dir, başarı, tecrübe, disiplin, sevgi 0'dır. sahip olduğunuz her değer eğer kişiliğiniz varsa sizi on kat yüceltir, ama kişiliğiniz yoksa birsürü sıfırınız olur" şeklindeki muhteşem dersi vermiştir.

yani ntv'de öyle gösterdiler.

mhp'nin 40. yıldönümü için de muhteşem bir açıklamada bulunmuştur, da vinci'yi falan fazla okuduğunu düşünüyorum.

(bkz: 2009 un 2 ile 9 unu al 11 0 larını at 29 topla ne etti 40)