Tam olarak açılımı türkiye devrimci gençlik federasyonudur.68 kuşağının solcu gençleri tarafından sbfde kurulmuştur. Dev-genç Milli Demokratik Devrim stratejisini, işçi sınıfı önderliğinde, bir köylü savaşı ve kesintisiz devrim şekliyle benimsemiştir.
1969'da kurulan Dev-Genç geleneği 2000'lerde kurulan Gençlik Federasyonu ile devam ettirilmektedir. Birçok devrimci,revizyonist grup dev-genç mirasını sahiplenmiştir.ismin popülaritesini kullanarak rant sağlamaya çalışmaktadırlar. Ancak Dev-Genç ismi dergilerde veya duvarlara yazmayla sahiplenilemez. Bu miras 70'lerden bu günlere kanla,canla yazılmıştır. Bu ülkede tek bir Dev-Genç vardır. O da bu tarihi can siperhane sahiplenmiş Gençlik Federasyonudur.
Türkiye Devrimci Gençlik Federasyonu (TDGF) ya da daha yaygın ismiyle Devrimci Gençlik (Dev-Genç), 1965'in sonlarında kurulan FKF (Fikir Kulüpleri Federasyonu) içerisinde yer alan öğrenciler tarafından dönemin özgünlüğünde kimi fikirsel ve mücadele pratiğine dair ayrılıklar üzerine kurulan, üniversiteli sosyalist gençlik örgütlenmesidir. Yasal olarak bir dernek formunda olsa da daha sonraları genişleme göstermiş, yaygınlaşmış ve üniversite dışına da taşmıştır. Emperyalizme, Faşizme ve Oligarşiye karşı mücadele eden ve devrimci çizgide olduğunu belirten Dev-Genç, 70'li yıllar boyunca başta üniversiteler olmak üzere gençliğin içerisinde yer aldığı en geniş kitlesel mücadele örgütü olmuştur. Dev-Genç'in 1968 kuşağı ile birlikte içerisinde farklı grupların çeşitliliği bir yandan Türkiye devrimci tarihine THKP/C, THKO ve TKP/ML gibi örgütleri kazandırıp, bu örgütlerin birbirleriyle dayanışma içerisinde olmasını sağlarken; diğer yandan Türkiye'nin dört bir yanında onlarca gençlik önderi çıkarmıştır. 1974'ten sonra ise THKP-C tutuklulularının cezaevinden çıkmasının ardından bu yapılanmanın siyasi iradesinin egemenliği ve örgütlenmesi sürmüştür. Darbeye gelinen süreçte Dev-Genç'liler Devrimci Yol örgütünün kadroları haline gelmiş, sonraki dönemlerde devrimci harekete ideolojik olarak koşutluğunu sürdürmekle birlikte kendi politik bağımsızlığını korumuştur. 1980 açık faşizminden sonra ise uzunca bir süre faaliyetlerini üniversitelerdeki öğrenci dernekleri bünyesinde parçalı olarak devam ettiren Devrimci Gençlik, 1989'dan itibaren faaliyetlerini merkezileştirmeye başlamış ve ilk yayınını 1990 yılında Faşizme ve Oligarşiye Karşı Devrimci Gençlik olarak çıkarmıştır. 1990'dan bu yana bu yana THKP/C geleneğini sürdürdüğünü ifade eden Devrimci Gençlik, 20 yıldır aynı adlı yayını çıkarmakta ve üniversiteleri 40 yıllık Dev-Genç geleneğinin örgütsel ve ideolojik birikimi olan fiili ve meşru militan mücadele çizgisiyle örgütlemektedir.
türkiye siyasi tarihine adını yazdıran dev-genç'ten zamanla iki ayrı fraksiyon çıkacaktır. bunlardan biri, deniz gezmiş'in liderliğini yaptığı türkiye halk kurtuluş ordusu (bkz: thko); diğeri ise daha sert ve silahlı bir mücadele tarzını benimseyen mahir çayan'ın türkiye halk kurtuluş partisi cephesi (bkz: thkp c)
ülke sorunlarına kalıcı ve gerçekçi çözümler sunabilmiş tek devrimci gruptur diyebiliriz.devrimci fatsa belediyesinin çalışmaları net bir örnektir.veya deprem sondası kollarına taktıkları dev-genç yazılı pazubantlarıyla deprem bölgesinde canla başla çalışmaları..salt bir öğrenci hareketi olarak değerlendirmek çok büyük bir hatadır.kadrolarının büyük çoğunluğu öğrencilerden oluşsa da 68 kuşağının fantastik devrimcileriyle kıyaslanamayacak ölçüde gerçekçi ve tabanlıdır.
şu an tartışma programlarında görünen 45 yaş üzeri hemen her muhalif(bazıları artık muhalif değil sistem yanlısı olmuştur) dev-genç veya öncülü fkf kökenlidir.bu örgütün politik tavrı olmadığı sonucuna götürmemelidir.kişilerin kendilerini ifade edecek bir alan bulamayıp savrulduklarının göstergesidir.
kısacası dev-genç bu ülkenin devrim tarihinin ana karakteridir.hatta biraz daha ileri giderek devrim tarihinin kendisidir diyebilirim.
her yerde böyle mi bilmiyorum ama bizim üniversitede dersten önce girerler bir tanesi makine gibi yüksek ve düz bir ses tonuyla konuşur, biri tahtaya "yaşasın dev-genç" yazar ve daha sonra çıkıp giderler. konuşmak gibi bir alışkanlıkları yok malesef. anlattıkları sorunlar hepimizin sorunları ama durum sadece slogan atmak düzeyinde kalıp, karşılıklı konuşup düşünce paylaşımı olmadığı zaman çok havada kalıyor gibime geliyor.
yeniden canlanmasını bekleyenlerin sanırım ömür boyu bekleyecekleri terör örgütü. dev genç ihtilalin * en büyük sorumlularındandır. dağılması ile bir çok terörist oluşuma zemin hazırlamıştır. pkk ile aralarında büyük bir kan bağı olan bu örgütün bekaa vadisinde pkk nın kök kadrosu ile kamp yaptığı gerçeği herkes tarafından bilinen bir vatan hainliği örneğidir.
kemalizm kuyrukçusu, diline doladığı kavramlar hakkında bir şey bilmeyen, maceracı küçük-burjuva çizgide, faşist diktatörlük yerine oligarşi kavramını kullanan, vatansever milliyetçi ve içlerinden doğu perinçek gibi faşistleri bile çıkarmış 60 lı yılların gençlik hareketlerini bünyesinde toplayan üniversitelerdeki fikir kluplerinin konfederasyonudur.
60 lı yıllarda bu kuruluşun içerisinde olan pek çok üniversite öğrencisi 12 mart'ın indirdiği yumrugun etkisiyle kendine gelmiş tüm bu kuyrukçu/populist/kendiliğindenci/maceracı küçük burjuva alışkanlıkları terk ederek yola gelmiştir.
fikir kulüpleri federasyonu gibi kalburüstü, samimi ve üretken bir sosyalist oluşumken, durumunu vahametini(!) fark eden; 'ulan bunlar zihindaşımız chp'yi tahtından edecek' vehmine kapılan 100* yıllık belâmız derin devlet a.k.a ulusalcı erk tarafından kendisine '(b)ulaşılan'; içine sızılan * ve bu milleti çok seven(!) derin devletin sol kanattaki taşeron örgütüne dönüş(türül)en oluşum...
