vedat türkalinin güven kitabında çokca geçen fakat kitap boyunca anlamı açıklanmayan kelimedir.
anlamı ise kabaca legalleşerek kendi fikirlerini savunmak ve yaymak eylemidir.
ingilizcesi decentralization olan, merkezden yönetimin zayıflaştırılarak, yerelden yönetimin güçlendirilmesi ilkesini esas alan, yerel yönetimlerin daha demokratik ve hakça bir yönetim olduğu fikrini ileri sürerek yaratılan yanılgıdan istifade ile, ulus devlet in hakimiyetini parça parça kırarak, yerel yapılanmaların küresel sermayenin güdümünde güçlendirerek, ulus devleti çözmek, küresel sermayenin neo liberal görüş adı altında sömürüsünü ve hakimiyetini artırmak amacıyla yerelleştirme.
Desantralizasyon (yerinden yönetimleştirme), orijin itibarıyla Batıda ortaya çıkmış bir düşüncedir. Ancak bugün bu düşünce Batıdaki klasik anlamından daha geniş boyutlarda ele alınmaktadır.
Klasik anlamda desantralizasyon, merkezi idareden mahalli idarelere doğru yetki, görev ve kaynak aktarımını ifade eder. Bu anlamda desantralizasyon, merkezi idare-mahalli idare ilişkilerinde anahtar bir kavramdır.
Modern anlamda desantralizasyon ise, merkezi idarenin elindeki planlama, karar verme (decision making) ve kamu gelirlerinin toplanması gibi, idari yetkilerin bir kısmını, taşra kuruluşlarına, mahalli idarelere, federe birimlere, yarı-özerk kamu kurumlarına, meslek kuruluşlarına ve idarenin dışındaki gönüllü örgütlere (dernek ve vakıf gibi) aktarılmasıdır. Kısaca desantralizasyon, merkezi idarenin küçültülmesi olgusudur.