yeni türkü'nün en eski adamı. ayağındaki kırık kemiğe aldırmadan elinde gitarı zıplayarak şarkı söyleyebilen nadir insan. içinde kalın tabaka alçı olmasına rağmen, kırmızı converse ayakkabının yakıştığı en yaşlı delikanlıdır kendileri.
yaşlanmasıyla beraber kabarık ve kıvırcık saçları inceden yanmış tel kadayıf rengine dönen berrak sesli büyük müzik adamı. adamın ruhunu titretenlerden.
dünkü ankara konseri'nde sahneye 2 saat geç çıkmasıyla ve dinleyicilerin bidaha nidalarına aldırmadan sahneden inmesiyle sadece sanatına saygı duyulması gereken kişilik. konserde costurmuştur ona lafım yok ama kaç yıllık sanatçısın, bu umursamaz, ne olmuş yani tavrı neden.
bu yaz burdur insuyu şenliklerinde konser veren, bu konserde kendisine bir kez daha hayran kaldığım, saygı ve sevgi beslediğim, oldukça sempatik , cana yakın, şeker ötesi, saçlarına hasta olduğum, konuşma imkanı bulduğum, çoğu şarkısı için 'böyle bir şarkı olamaz' dedirten, harika bir müzisyendir.
yeni türkü üniversitesi'ne her sene buyurmaları ile bizleri sevindiren insan. ötesi berisi, özel hayatı zerre kadar ilgilendirmiyor beni. adam gayet güzel besteliyor, çalıyor, söylüyor. ayrıca odtü mimarlık mezunudur.
