gerçek bir arkadaş olduğunuzu göstermenin en iyi yoludur.
o gün konsere gideceğiz diye kararlaştırılır,aylardır beklediğiniz grubun konseri vardır.arkadaşınızla buluşursunuz gözleri kızarmış,sesi buğulu."ne oldu" diye ısrarla sormanıza rağmen anlatmaz," boşver" der konsere gidelim.marketten 2 bira alırsınız sahile doğru götürürsünüz onu "boşver" dersiniz konser yine gelir. anlatır,ağlar söyleyecek tek kelime bulamazsınız ama rahatlamıştır kardeşim dediğin insan.sıkı sıkı sarılır sevgisini bir daha hissedersiniz."iyi ki varsın" der.
iyi bir dinleyici ve anlatmayı sevmeyen biriyseniz zamanla uzmanlaştığınız alan.
dert dinlemenin en önemli püf noktası ise yargılamak yerine empati kurup yardımcı olmaya çalışmaktır. bu karşı tarafta rahatlık ve kendi gibi olabilmeyi sağladığından sizi güzin abla ilan edip artık her dertlendiğinde gelir size anlatır.
hatta zaman zaman kendinizi çok samimi olmadığınız insanların dertlerini dinlerken bile bulabilirsiniz.
Kendi dertleriniz yetmezmiş gibi bir de kendi dertlerini anlatırlar. kimse önce sormaz senin bir derdin var mı, bir de ben anlatıp seni boğmayayım falan... niye düşünmüyorsunuz bunları, düşünün.
Dert dinlemeyi nadir insanlar yapabilirler. Çünkü günümüz hazır hayatlar ve modern dünya düzeninde kimsenin kimseye tahammülü olmadığı için insanlar kalabalıkların içinde yalnız kalırlar.
bari karşındakini düşün amk. adam ne yapacak senin dertlerini dinleyip be yarak. kimsenin sikinde değil senin aptal dertlerin. mal mal dinliyor mecburen işte garibim. ne yapsın. konuşma bitince de geçer be kanka diyip savcak başından seni.
madem içini dökmek istiyorsun. al kağıt kalem her şeyi yaz, küfrederek olsa da yaz. sonra da istersen yok et. bak hangisi daha etkili.
Kolay iş değildir. Kimse kimsenin derdini dinlemeye meraklı değil çok önem verdiği biri değilse. yani birine dert anlatırken karşı tarafın ilgisiz davranması çok doğal. Bu duruma sinirlenenler var.
