her derste böyle tipler olur. genelde ön sıralara otururlar. ya hocanın dikkatini çekmek için bisürü soru sorarlar ya da gerçekten anlamadıkları için sorarlar. genelde sordukları sorular basit, içi boş sorulardır. hoca bayaa ayrıntıya girmişken bunlar en temel şeyi sorarlar ve dersi domine ederler. bu derslerde arka sıralarda oturup dersle alakası olmayan tipler ise* bu soru soran arkadaşlara imrenerek bakarlar. vay be herkes biliyo bitek biz dersten bihaberiz derler.
sonuç ne olur ? o çok soru soran adamlar sınavda baş aşağı olur. arkada oturup dersi dinlemeyip sınav öncesi fotokopilere çalışanlar da belki 20-30 ile kendilerini avuturlar.
(bkz: tümevarım yapmanın dayanılmaz hafifliği)
dersi derste öğrenen, sınavda unutan insandır. tek motivasyonu cevap almak olan insan tipi olduğundan, cevaplama sırası kendine geldiğinde takılır kalır.
bu tipolojiye yakın dna dizilimine sahip başka ogrenciyus gevezesuslarda vardır; sınavdan once önüne gelene soru çözüp,herkese birşeyler anlatıp kendini kanıtlamaya çalışan fakat sürekli 'curve' altında yatanlar. birde efendi efendi kalemini silgisini önüne koymuş, geyige dalmamıs, televizyondan aşırılmış yada bayatlamış esprilere ragbet etmeyen, kendinden emin, vakurlu ama biraz haylazca "son gece çalıştık yine, ama 12 chapterden 9 una çalıştım, 80 imi alacagım, dnalarımı seveyim" diye içten içten konusan nadide çiçekler vardır. girer 80inin alır bunlar, hos az sayıda ama öz sayıda bulunan yurt arkadaslarıyla daha az muhabbete dalsalar bölüm birincisi inek kıza tur bindirir yada ekstra soru yazıp çözebilirler ama yapmazlar bunu genelde, zaten ulasabilecegi bir zirveye tırmanmaktansa biraz spor yapıp bir çeşme basında uyuklamayı severler. kendilerini sınav sonuclarının açıklandıgı tabloda değil, parlak bir zeka gerektiren, yaratıcılık yada biraz cinlik gerektiren ödev ve sınav sorularında gösterirler; hoca bu durumu "mehmet zekai kim cocuklar sınavda secici soruyu dogru yapan tek kişi o" diye tasdik eder. inek sınıf birincisi bozulsada "allahtan gelene katlanılır" diyerek iç gecirir. sınavdan sonra kimseye şu soru böylemiydi, bunu nasıl yaptın sunu çözemedim gibisinden faidesiz geyige girmeyip, konu açmaya çalışanlara mizacına göre "geçmişe mazi derler", "elimden geleni yaptım", "bir gece çalıştım 80 alıcam 1.5 gece çalıssam 120 alıcaktım hahahahahaaa" , "onumuzdeki maclara bakacagız" , "yaw bosver hayde bilardoya gidelim" gibisinden geyiksel salvolar yaparlar.
yanındakilerle konuştuğunda hoca tarafından uyarılacağını bildiği için hoca üzerinden sınıfla konuşmaya çalışan tipleri de içerisinde bulunduran, dersten kalmaya mahkum öğrencilerdir. üç dört sene aynı dersi aldıkları için gizil öğrenme sonucu sınavdan geçecek kadar not alarak diplomayı almayı başarırlar.
sorduğu soruya göre kategorize edilecek öğrencidir. bazısı vardır ibneliğine sorar. "burnuma su çekemiyorum hocam şimdi ben cenabet mi dolaşıyorum" diye soru sormak var "hocam matrislerin transpozu nasıl alınıyordu" diye sormak var. ilkini yapan fırlamadır, ikincisini yapan salak. ulan matrisin transpozunu nasıl alamaz bir insan?
aklı sıra soru sorunca hocanın gözüne giricek. öyle olmaz yavrum o. bırak gözüne girmeyi öhmm.. yani bazı hocalar hakkaten çakmış bu numarayı. uyanıklar.
