resmi devlet tezi budur. yalandır. düpedüz soykırımdır.caniliktir.
binlerce insan çoluk çocuk, kadın katledilmiştir.
aileler parçalanıp çocukları batıya köle olarak servis edilmiştir.
kimyasal gaz kullanılmıştır. insanlar diri diri yakılmıştır.
mermi ziyan olmasın, tüfek dipçikleri zarar görmesin diye on yaşında çocuklar sopalarla dövülerek öldürülmüştür.
isyan sayılan 30 askerin öldürülmesinden çok önce belgelerle bellidir ki faşist diktatörlük derim e bir operasyon yapılacaktır.
sizin vicdanınızı ben ...
doğrudur... kabaca 1937 yılında merkezi hükümet ve dersim aşiretleri arasındaki yaşanan olaylar bütünüdür. katliam değildir. ağalık ve şeyhlik tarzı feodal bağların kuvvetli olduğu bir yapıdadır. Bu açıdan Osmanlı döneminde de bölgede bir sürü ayaklanma yaşanmıştır. rusya, fransa, suriye, ermenistan, ingiltire isyanı etkileyen dış sebeplerdir. bilmeyen yada görmek istemeyen kişiler katliam demeye devam ededursunlar.
imparatorluk zamanında özerk olan, bu nedenle devlete asker ve vergi vermeyen eşkiyaların cumhuriyetten sonra başlarının ezilmesi durumudur. imparatorluk zamanında özerk olması ne kadar duğruysa cumhuriyetten sonra başlarının ezilmesi o kadar doğrudur.
isyan bastırma bahanesiyle yapılan katliamdır veya beceriksiz bir isyan bastırma harekatıdır. "devlet" suçluları cezalandırırken suçsuz insanlara bulaşmaz. çetecileri yakalayıp öldürmek meşru, kundaktaki bebekleri öldürmek gayrimeşrudur.
mareşal fevzi çakmak: ''dersim cahildir. zorunlu iskân uygulanmalıdır. yüksek memurlara koloni (sömürge) yönetimlerindeki yetkiler verilmeli. türklük telkini yapılmalı. kürt kökenli yerli memurlar tümüyle bölgeden çıkarılmalı. dersimli okşanmakla kazanılmaz. silâhlı Kuvvetlerin müdahalesi, dersimli'ye daha çok tesir yapar ve iyileştirmenin esasını oluşturur."
org muhsin batur: ''tren yolu ile elazığ'a intikal edilecek; bir süre orada eğitim gördükten sonra o zamanlar dersim denilen bölgeye gideceğiz. tren yolculuğumuz 40 kişinin paylaştığı kapalı yük vagonlarında pek ilkel ve zor koşullar altında gerçekleşti. elâzığ'ın biraz uzağında harput'un eteklerinde çadırlı karargâh kurduk ve bir müddet sonra ilk durak pertek olmak üzere harekete geçtik ve iki ayı aşkın bir süre özel görev yaptık. okuyucularımdan özür diliyor ve yaşantımın bu bölümünü anlatmaktan kaçınıyorum."
resmi kayıtlara göre 13 bin insanın yaşamını yitirdiği 12 bin zorunlu iskanın olduğu bir isyan bastırma değil katliamdır. ayrıca bunu ben demiyorum Türkiye'nin başbakanı açıkladı.
"bizi Dersim isyanını önlemeye ve bastırmaya memur etmişlerdi. isyan dedikleri şey de; bazı dağ köyleri o yıl vergi verememişti. Bize verilen emir tek kelime idi: iMHA. Canlı bir şey bırakmayınız; genç, ihtiyar; çocuk, kadın vs."
Albay Hulusi Yahyagil (bölgede görev yapmış ve aslen Elazığlı olup, bölgenin hususiyetlerini iyi bilir)
dersim katliam değildir zaten bir şehirdir. ha dersim'de katliam yapılmadı da bir isyan vardı o bastırıldı diyorsan söylenecek çok şey var. isyan bastırmada canlı bir tek varlığı bile sağ bırakmama gibi bir anlayış mı var? ya da uyutuluyor muyuz ne. kişisel görüşü mü kalmış bunun be...
