genelde bu kişiler, tarlada sonuçlarını öğrenir. yok, amacım küçük görmek değil. yıllarca medya tarafından beynimize kazınmış bir durum olduğu için bu örneği verdim.
eski sınav sistemine göre** olası durum. o dönemde kazanmak için dersi derste öğrenip, biraz pratikle kazanılabilecek ve dershaneye ihtiyaç duyulmayan bir sınav sistemi vardı. yine o dönem içerisinde devletin dershanelerin önüne geçmek istemesi için yaptığı çalışmalarla, bu zamanda dershaneye daha da bağımlı hale getirmesi de sisteme yeterli miktarda ilginçlik katmakta.
üniversiteye göre dğeişebilcek bir durumdur. biraz çalışan insan üniversite kazanır. ama tabii ki odtü falan değil. işte zonguldak-turizm otelcilik falan.
normal seviyede zekaya sahip olan bütün insanlar gibi bir insandır bu ayrıca bu sınavı fazla ciddiye almaz ve keyfine bakar. misal bir tanesi hiç çalışmadan sözel-2de 93.317nci olmuştur * ve yaçılşmak ta neymiş diye kahkahalar atmıştır. * ancak bu sınav sisteminden hiçbirşey anlamadığı için bu durum iyi midir kötü müdür bilmemektedir, biri bilgi içerikli entry girse de öğrensek diye beklemektedir.
mahallenin anne-babaları tarafından parmakla gösterilen, yaşıtları tarafından gıcık olunan karakterdir. çünkü her hatalarında başlarına kakılacak bir olaya sebep olmuştur.
ya barajı geçmeyi marifet sayıp dershaneye gitmez sonrada sistemi eleştirip "zaten bok gibi sistem dershaneyemi zengin etcemmm" triplerine giren adamdır.
ya da zeka ve mantık denilen nimetten fazlasıyla olduğu için kitaplarlada öss çalışılabileceğini kavramış hatta bunu başarmış adamdır.
"öğrenci dershaneye gidemiyorsa; dershane öğrenciye gelsin" sloganıyla satılan öss'ye hazırlık cdlerinden hazırlanmak ya da binlerce ytl'yi özel hocalara vermek suretiyle gerçekleştirilecek eylemdir.
