"hocam ben size demiyo muyum bu derse benden önce girilmeyecek diye " sözü de öğretmeni dumura uğratır , o arada sıraya dogru sıvışacaksınız , zaten öğretmenin kendine gelmesi bi yarım saati bulur.
derse girmeden önce geç te kalsanız bir lavaboya uğranır saç baş düzeltilir, sonra hızlı hareketlerle amfiye doğru ilerlenir hoca içeride hararetle bişeyler anlatıyodur, sonra amfinin kapısı tıklanır cevap gelmesi beklenmeden kapı açılır. bir bakarsınız üzerinizde yüz bin milyon göz. pardon hocam diyip yine cevap beklemeden bi yere oturulur.
17. 00 da başlayan derse uyanılamadığından geç kalınmıştır.
ders sosyoloji
kapı 3 kez çalınır.
içerden gelen ses: kim o
ben: !!!!
birşey demeden kaçılmıştır . bazen hiçbir şey söylemeden kaçmak en iyisidir. kim o nedir la hocam? evine mi geldik?
-niye geç geldin bakiim?
+hocam bence ikimizde de problem var ve bu büyük bir sorun yaratabilir ilişkilerimizde.
-nasıl yani?
+siz erken geliyosunuz, ben de geç geliyorum. *
hocam, şimdi 2 sayfalık bir bahane metni sunmak isterdim önünüze ama ne sizi yorayım ne de kendimi yorayım. böylelikle ders de kaynamamış olur ve biz, geleceğin tarihçileri, sizden ne kadar çok şey kapabilirsek o kadar yararımızadır bizim için.
şeklinde bir cümle veya cümlecikler işe yaradı derse girmeme. lakin kendisi kapıyı kapattığı an açsan bile almıyordu. azmin zaferi işte.
hepimizhayatımızda en az bir kere derse geç kalmışızdır ve özür dileyip püften bir bahane buluruzda yerimize oturunca aklımıza daha iyisi gelir ya işte o bahenelerden birisi
- hocam iki adam kavga ediyordu insanlık yapayım ayırıyım dedim beni de dövdüler saygı kalmamış efenim.