ders çalışmak istemeyen öğrencinin kalemidir o.
bi anda kaybolur.
onu ararken; kenardaki dergi, masanın tozu çarpar göze. veya yorulur kişi. veya karnı acıkır.
bi anlık sinir etkisi yaratsa da "ders çalışmak istemeyen" ruh haletimizi anlayıp istenmediği yerde durmayan, ufaktan sıvışan fakir ama gururlu aynı zamanda anlayışlı kalemdir kendisi...
ağzı burnu kırılası kalemdir.* hele birde o kalemle çalışmak gibi bir takıntınız varsa vizeden vizeye yada finalden finale gelen ders çalışma isteğiniz geldiği gibi gider. sizde bir kalem uğruna ders bile bırakabilirsiniz.**
ilk olarak etraf bi kolaçan edilir, bulunamaz.. ikinci kez tekrar bi kolaçan edilir gene yoktur ve sinirler gerilmeye başlar. o anda bir beyin fırtınası 'okuldayken elimdeydi , eve geldiğimde var mıydı ki vs.' artık yavaş yavaş birinin çarpmış olma ihtimaline odaklanır kişi ve saniyeler içinde ihtimaller yerini kesinliklere bırakır. x kişisinin yemediği laf, küfür kalmaz ki birden defterin arasından sırıtıverir sinsice kaybolan kalem..
ve neticede x kişisinin günahını aldığınızla kalırsınız elinizde kalemle..