vizeler gelmeden yapmak istediğim eylem. sonra çok geç oluyor ve olacakları da biliyorum. başlığa da motivasyon olur diye geldim, tebrik ediyorum hepten içime kaçtı istek.
dün yaptığımdır. Hayatımın en extrem olaylarından biri vuku bulmuştur (bakınız : vuku ve extremi aynı cümlede kullandım olayın hala etkisindeyim)
mühendislik öğrencisi kafe de neden ders çalışmamalı sorusuna belki bir cevap olabilecek nitelikte bir olaydır.
ertesi gün önemli bir dersin sunum varken araştırma yapıp sunum hazırlıyoruz konu ağır saatler önce kafeye gelinmiş ve herkes yorulmuş durumda fakat sorun çözülmüyor ve saatlerdir uğraşıyoruz, biz kafe'ye tenha diye girdik açtık laptopları ve başladık çalışmaya saatler geçtikten sonra kafe bir stadyum vari doldu da doldu dedik kalkmayalım böylede idare ederiz birazdan biter diyerekten erteledik ve arından hınca hınç doldu tabi biz baya konsantre olmuşuz pek farketmiyoruz ve sonra birden bir müzik sesi duyduk meğer o gün orada canlı müzik varmış biz ders çalışıyoruz yan tarafta müzik çalmaya başladı bir yarım saat kadar kalkamadık. Hayatı sorgulamak ta kurtarmadı bilincim, dünya görüşüm, bilime olan saygım, ne varsa yitirdim ben uzaya uydu fırlatma hesapları yaparken adam yanı başımda roman havası oynadı lanet ettim.
bir türlü beceremediğim.
ygs'den beri daha ders çalışamadım ah üniversite hayatı ah, kazanınca bu kadar salacağımı tahmin etmiyordum.
bugünden itibaren günde 1 saat ders çalışmaya ayıracağım. inşallah canım ya.
Sınava 2 hafta var teog a giricem. Bir an önce bitsin de kurtulayım diyorum ama bu cümleyi kime söylersem önünde lise var diyolar. Çok çalışmam gerek malesef.(çok sıkıcı)
günümüz çağında yapılması en zor şeydir. ulan elimizin altında anında her şeyi öğreneceğimiz cihazlar var. dünya çok hızlı. dakikalar ile yaşıyoruz. ama bu çağda oturup saatlerce ezber yapmamız gerekiyor. teknoloji neden bu konuyu tarihe karıştırmıyor anlamış değilim. gerçi o zaman dünyanın düzeni karışır.
(bkz: dünyanın düzeninin oturup saatlerce ezber yapmak üzerine kurulu olması)
masanın başına oturursun birader bi bakarsın etrafına, düşünürsün bi; başlasam mı baslamasam mı? düşünceler zihnini yorarken bir de bakmışsın uyku bastırmış. lan olum bu saatten sonra çalışsam ne olur çalışmasam ne olur. bu düşüncelerin ardından yorganı açmış yastığa başını koymuş olursun. hadi abicim Allah rahatlık versin.
birazdan yapacağım eylem. ders çalışmak ne kadar sevilmese de geçenlerde kardeşimin hocasının dediği sözü yazacağım. tekvando hocası: ''antrenmansız maça gidersen gözyaşı dökersin.''