sonbahar renklerinde bir battaniye edinin.
dışarı çıkalım diyen arkadaınıza yılmadan evden çıkasım yok cevabını verin.
bitmiş tarih olmuş bir yabancı dizinn tüm sezonlarını alın .
bilgisayarınızı da alın kucağınıza.
damacanayıda mutfakta unutmayın odaya çekin zor olur git gel.
sağ eli yumruk yapıp çenenizle boğazınızın bitiştiği yere dayayın, kafayı taşıyamıyorum deyimi fizikselliğe dökülsün, dik durmak için elden koldan destek alın ve;
- "geçmiş" deyin fısıldayarak. (ilk aşk, ilk sevgili, ilk seks, ilk hayal kırıklığı, ilk parasız gün, ilk büyük ayrılık, ilk kaçırdığınız tren, çocukluk hatıraları, gençlik idealleri, gerçekleştirilememiş hedefler, keşkeler, pişmanlıklar...)
luxe tv'yi bilmeyen arkadaşlar için küçük bir açıklama yapmak istedim. dünyanın en lüks evlerini, otomobillerini, yatlarını, otellerini, tekstil ürünlerini vb. şeyleri gösteren bir kanaldır.
dertli bir arkadaşınızı pür dikkat dinleyin,
yoksa fark yaratmaz, yol kenarında gördüğünüz sakat bir dilencinin yanına oturun ve hal hatrını sorun.
" vatan nereye gidiyor ?! " sorusunu sorun.
sohbet bittikden sonra içmeye başlayın,
artık tam donanımlı bir depresifsinizdir.