girmesi kolay çıkması zor bazen imkansız olan ruh durumu. büyük oranda kronik özellik göstermekle birlikte kalıtımsal olduğu konusundada bir yerlerde birşeyler okumuştum. pis bir durumdur hasılı bütün hayat enerjini kara delik gibi emer yokeder. kakalak gibi mabadı açık biçimde hayatın içine duhul etmesini beklersin. neyin içinde olduğun hakkında en ufak bir fikrin olmaksızın yamulurda yamulursun allah'ın her günü.
yaşamadan ne kadar ciddi bir hastalık olduğu bilinmeyen,her canın sıkıldığında depresyondayım diye hava attığın hastalıktır..gerçekten girildiğinde insanı fena yapan ruhsal bunalımdır
Kendinden bile gtmek istediğin , bir an olanların tamamen dışına çıkmak dışardan bakmak istediğin zamanlardır. Kendi hayatını başka mutlu birinin hayatıyla değiştirmek istediğin ruh halidir.
bu duygu boyutundaki kişi ilk adımı hep başkalarından bekler. Sürekli maruz kaldığı haksızlıklara odaklanır. sık sık kimsenin onu anlamadığını ve ilgi göstermediğini düşünür, vs vs.
genel olarak bilinenin aksine her depresyondaki insan dibe vurmayabilir. normal insanlar gibi gülen, eğlenen, düzenli uykusu olan, alkolden uzak duran kişiler major depresyon sahibi olabilirler. yani her üzgün görünen kişi depresyonda olmadığı gibi her gülüyor görünen insan da mutlu değildir.
Her tarafı camla kaplı ve devasa bir odada hapsedilmektir. Oda o kadar büyüktür ki çok küçük kalırsın içerde, çıkış kapısı bulma imkanın yoktur ve aslında bir çıkış kapısı da yoktur.
Çığlık atmaya başladığında kuru bir gürültü tarafından hapsedilirsin. Eğer suskunsan, ustalıkla izole edilmiş sessizlik hüküm sürer sadece. Camın arkasında birkaç insan görürsün ve hiçbirini seçemezsin. aslında yol göstermeye çalışıyorlar belki ya da orada insanlar yok. Ya da orada birileri var ama onlar insan değil.
Artık kendinle mücadeleyi bırakıp etrafa bakınmaya başlarsın. Tam önünde duran bir sürü boya kutusunu fark edersin. Bunlar muhtemelen saatlerdir ya da günlerdir orada durmaktadır ama fark edilmeleri zaman almıştır, nedense. Boya kutularında daha önce hiç görülmemiş renkler bile vardır. Fırçayı eline alırsın ve boyamaya başlarsın, istediğin renklerle boyarsın odayı. Şöyle bir bakarsın ki, her şey farklıdır. Artık çığlıkların yankısı bile farklı renklerdedir. Sessizliğin gölgesi bile renklidir.
Artık yapılacak tek şey kalmıştır: eserini var gücünle yıkmak ve dışarı çıkmak.
iman et, dua et, namaz kıl, tefekkür et, tevekkül et ve depresyonun ne demek olduğunu unut! insan nefsi(benliği) öyle çirkin bir şeydir ki onun her dediğini yaptığınız zaman şımarır, asileşir, size hükmeder hale gelir ve başınızı şişirip sizi depresyona sürükler. ruhi ve bedeni dengeyi korumak, ölçülü yaşamak için, dünya ve ahiret saadeti için gereklidir! Aksi taktirde hem şu kısacık olan ama genede muhteşem olan, rengarenk, capcanlı, sayısız nimetlerle donatılmış yaşamımız bunalım gibi, depresyon gibi ona yaraşmıyacak utanmazlıklara girer, hemde bir sonraki hayatımızı zehir edecek adımlar atmış oluruz. irademizle doğru seçimler yapabilmeyi Allah herkese nasip etsin insallah!