deprem sonrası türkiye

entry8 galeri1
    1.
  1. normal şeyler bunlar. Allah korusun can kaybı yok şuana kadar.

    şimdi ne olacak? hemen felaket senaryoları yazılıp çizilecek. haber bültenlerine boğaziçi ve istanbul teknik üniversitesinden hocalar bağlanacak. olası marmara depremi konuşulacak. akşama haber çıktı yani.

    azıcık coğrafya bilen insanlar ege ve marmara'nın deprem kuşağında olduğunu bilir. (hörst ve grabenlerden dolayı) kıyamet koparmaya gerek yok bir şeyi de abartmayın.

    bence depreme değil götümüzün dibindeki midilli adasının yunanistan'a ait olmasına üzülün.
    1 ...
  2. 2.
  3. Televizyon kanalları bilmem ne üniversitesi öğretim üyesi, bilmem ne derneği jeoloji mühendisleri ile dolar.

    Birkaç hafta deprem konuşulur, olası "büyük ıstanbul depremi" hakkında varsayımlarda bulunulur.

    Sonrasında hepsi unutulup gider bir daha ki depreme kadar.
    1 ...
  4. 3.
  5. Yardım düzenleyenlere çok gülmeye başladım kim bilir ne vurgun dönüyordur.
    0 ...
  6. 4.
  7. herşey normale döndü. diziler, gündüz kuşağı vs. yetkililer ölen kişi sayısını bile tam olarak açıklamadılar. enkaz altında kaç kişi kaldı söylemediler. ama 2 ay geçmiş hala enkaz altından insan cesetleri çıkartılıyor. millet de seccade edebiyatı yapıyor. önce şu 100 bin ölünün bir hesabını versinler:

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2298348/+
    2 ...
  8. 5.
  9. ölen kişi sayısı tam olarak bilinmiyor.
    100.000 kişi ortalama bir ölüm sayısı telaffuz ediliyor.

    deprem bölgesinde suriye afgan vs kaçak göçmen sayısı malum, bu insanlardan kaçı öldü biliyor muyuz?
    adrese dayalı nüfus kayıtları baz alınırsa bu yasadışı göçmenler hakkında depremde ne kadar ölüm oranı var, sağlıklı bir veri elde etmek mümkün değil.
    örn: bir arkadaşım evini (istanbul) emlakçı kiraya vermiş. komşular şikayet iççin arkadaşımı aramış.
    evi karı-koca ve iki çocuk diye tutmuşlar ama evde (4 odalı) 20 kişi kalıyorlarmış. deprem olsa bina yıkılsa istatistik olarak o dairede ölüm hesaplanırken (kurtulan olmasa) ölü sayısı istatistik veri olarak 4 kişi geçecek.

    dikkat ediyorum da bu konuyu tartışan yok.
    neyse, deprem sonrası müteahhitler günah keçisi oldu.
    müteahhitler suçsuz demiyorum. asıl suçlu bu müteahhitlere bu ortamı yaratan ev-bina adı altında insanlara mezar satanlar yapanlar değil mi?

    zemin olarak asla imar iskan verilmemesi gereken yerlere bina yapılmasına izin veren göz yumanlar suçlu değil mi?
    hadi bu zeminlere imar iskan izini verdin.
    buralara inşa edilen binalar neden denetlenmedi?
    hadi denetlemedin, buralara neden imar affı ile tapu kat mülkiyeti iskan izini verildi?
    belediyelerden, imar-iskan-şehircilik bakanlığı ve mecliste imar affı için el kaldıranlar bu ölümlerde suçlu değil mi?
    sadece müteahhitler mi suçlu ve sadece onlar mı cezalandırılması lazım?
    8 ...
  10. 6.
  11. 21.yüzyılın en büyük 5.depremi imiş.
    2 ...
  12. 7.
  13. Benim de tahminim yüz bin kayıp olduğu yönünde.
    1 ...
  14. 8.
  15. değişen hiçbir şey yok.

    gavur diye küfür ettiğiniz, tanrı rab buda şiva ohrmazd (ahura mazda) vb adlarla başka dilde, başka şekilde yaratıcıyı anıyor-yaratıcı inancı var diye onlar cehennemlik diyerek cenneti babanızdan kalan mal olarak görüp, dinsiz gavur diye etiketlediğiniz ülkelerde bu insanlık suçu-cinayeti olacak yapılara izin vereni, denetlemeyeni, tapu vereni, bu zeminlere imara ve çok katlı yapılaşmaya açanları, depremde yıkılacağını ve insanlara mezar olacağını bile bile af çıkaran idarecileri, bu binaları yapanlara neler olur?

    örn: japonya'da olacak olan böyle felaketler için imar yönetmeliğine, şartnamelere, kanunlara uygun olmayan yapıları sigorta ettiremezsiniz.
    japonya'da mühendisler böyle çürük binaları yaptı diyelim. yerel yönetim, siyasi iktidar oy rüşvet çıkar vb gerekçelerle bu yapılara göz yumdu ve denetleme yapmadı diyelim. rant için deprem açısından asla yapılaşma imar olmaması gereken yerleri imara açtı diyelim.

    benim gibi amele cahil japon da depreme dayanıklı diye reklama ve resmi evraklara bakıp buralardan ev aldı diyelim.
    evini arabasını eşyasını sigortalattı.
    deprem oldu evi yıkıldı.
    evi arabasının üzerine çöktü.
    sonradan yapılan incelemelerde evin depreme dayanıklı olmadığı, beton demir proje inşaat zemin vb açısından yapının deprem yönetmeliği, imar şartnameleri, kanununa uygun olmadığı ortaya çıktı diyelim.

    iki şık ile karşılaşırım.
    a- sigorta zararımı karşılamaz. üstelik sigorta dolandırıcılığı davalarıyla karşı karşıya gelirim.
    b- sigorta zararımı tanzim eder ve sigorta şirketi bu evi-daire-binayı yönetmelik kanun dışı imara göz yumana, izin verene, yapana, satana tazminat davası açar ve ödenen sigorta primlerinin sorumlulardan tahsiline gider.

    ara edibüdü: japonya'da intihar (harakiri-seppuku) eden sorumlu insanlar yöneticileri duymuşsunuzdur. bu intiharın bir nedeni de kendisinden sonra çocuklarına miras kalacak olan utanç ve bu utancın mali külfetidir. bir yerde intihar eden sorumlu-idareci kişi neden olduğu zararın maliyetini kendinden sonra ki nesillerine aktarmama içindir.

    depremde evi yıkılana devletin vatandaşına yıkılan evine karşı yapacağı evi parayla satması ve ev sahibi insan bir anda kendi evinde kiracı gibi 20 yıl taksit ödemesini eleştirenleri de anlayamıyorum.
    evet, hele ki dask kapsamında evini sigortalatmış olana devlet anayasal ve evrensel hak olarak yurttaşına barınma imkanı sağlamalı, yıkılan evine karşı devlet yaptığı konutları bedava vermeli...
    ama hangi devlet?
    bilmiyorsanız söyleyeyim.
    depreme dayanıksız evlere dask sigortası yapmayan devlet.
    asla imara açılmaması gerekli zeminleri imara açmayan devlet.
    yapılaşmayı imarı iskanı her adımda ve her an denetleyen devlet.
    idarecilerinin sorumlu insanların oy rant çıkar için kaçak yapıya göz yummasına izin vermeyen devlet.
    imar affı ile mezar olacak evlere tapu verdirmeyen devlet.

    edibüdü: japonya'da yapı denetim sistemi yoktur. japonya'da imar affı, imar barışı yoktur.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük