doğrudur.doğrudur.doğrudur.doğrudurdoğrudur.doğrudurdoğrudur.doğrudur.
andımız okunur.
Atatürk yadedilir.
sonra Atatürkçüyüz diye bağırılır.
kısacası okulda öğrendiğimiz ne varsa burda uygulanır.
Sağlam ve üzerimize düşmeyecek eşyaların yanında gidip yaşam üçgeni yapmak.
Ya da sağlam bir masanın altına girmek.
Bina yıkılıyorsa sakın ha alt katlara koşmayın göçük altında kalırsınız, yukarı çıkın yıkıntının üstünde kalmış olursunuz.
Ha tabi binanın ortasından çatlayıp kırılarak devrilmesi olasılığı da var -bazı binalar için- bunu da unutmayın.
depremden kaçamazsınız o yüzden yalandan bir yerden atlamaya çalışmayın.
ayrıca o ağır betonlar ezerken bedeninizi git gide azalan havada nefessiz kalarak bok gibi ölürsünüz.
belki kopup düşen beton bir yerlerinizi de parçalayabilir.
kötü bir ölüm gibi duruyor. umarım yaşamazsınız böyle bir şey.
Dalga bir yana, masa altı saklanılmaması gereken yerlerin başında gelir. Olası bir beton parçasının masanın üstüne düşmesiyle masa kırılacağı için hayat üçgeni değil ölüm üçgeni oluşturmuş olursunuz. Masanın ayağına tutunup yanına eğilerek cenin pozisyonunda beklemeniz gerek. Ama en önemlisi telaş olmamak. Yoksa benim gibi en ufak sarsıntıda daire kapısına koşar “hayır dur bunu yapmamam gerek” diyip geri dönersiniz. Şiddetli bir deprem anında bu korku ve panik beni öldürebilir. Ama siz soğukkanlı olunuz.
