başka yer isimleri verilerek testis geçilmeye çalışılan ancak diğer verilen şeylerden kat be kat gerçek olan sanma olayıdır.
ayrıca, anadolu'nun bağrından denizli'ye yolu düşen kişilerin ve yine anadolu'nun bağrından pamukkale üniversite'sini kazanıp, ilk defa batıya doğru gelen öğrencilerin içinde bulunduğu sanrıdır, sanan kişi sayısı da beklenmedik derecede çoktur.
- ay ben denizli'de deniz var zannediyodum... meğer burası dağın başıymış...
* nasıl yani? sen şu cümlede ciddi misin?
- evet.
* ya hadi coğrafya derslerini geçtim, ilkokul 1'den itibaren her türkçe kitabının arkasında türkiye haritası vardır. hadi onlara da bakmadın, ösym belgeyi gönderdiğinde "ben nereye gidiyorum acaba" diye insan haritadan bir bakmaz mı?
- öyleyse neden buranın adına denizli demişler? denizi yok ki?
* bak, burada domuz çokmuş -ki hala çok- buranın adı bu sebeple domuzlu imiş, yıllar geçtikçe dilde yumuşamış ve denizli olmuş.
bir çok insanın içine düştüğü yanılgıdır. denizli'deki üniversitenin her hangi bir bölümünü kazandığımı öğrendiğim gün haritaya bir kez olsun bakmayan ben, ve yine öys'den coğrafya sorularını tek yanlışla geçen ben, şortumu, plaj havlumu, plaj terliklerimi alıp da geldiğimde bu şehire acı gerçekle karşılaştım.
bindiğim ticari taksi şoförüne, "abi, denize kaç dakikada varabilirim?" diye, sorduğumda, yavşakça gülümseyip "240 dakikada" dediğinde g.öt olup kalmıştım.
en yakın deniz izmir'deydi. -ki, o zaman izmir-denizli arası otoban yoktu. vay be. ne salakmışım. şimdilerde kendim gibileri gördükçe sadece gülümsüyorum.
