milliyetçi deyince ırkçı, ulusçu, halkçı, yöreci, etnikçi ve kabileci dahil olmak üzere insanlığı kafasına, kalıbına, rengine, cinsine göre sınıflayan tüm unsurlar; ve dinci deyince tek tanrılı, çok tanrılı, tanrısız, uzaylı ve uzaysız tüm masalcılar dahil edilmiştir. bunların dinsel ağırlıklı milliyetçi veya milli yönü ağır basan dinci versiyonları yanısıra, milletine tapan ve taptığını millileştiren çeşitleri de vardır. zarar verme anlamında bir fark yoktur.
zor soru.
ülkücü olarak, her iki tarafla benzerlik gösteren biri olarak, zor durum.
daha ziyade mhp'li olarak; akp'li ve chp'li arasında bile zor durumda kalırım.
chp'linin, aziz nesin gibi biri olma durumunda, elbette akp'liyi kurtarırım.
aynı denize bi de solcu atıverirsek oturur karşılarında çekırdek çitlerim...
tıpkı haberleri izlerken babamla yaptığımız gibi...
dizi gibi lan...
aşkı memnu gibi...
kım kıme takıp edemıyorum...
insanları birbirine düşürmek için açılan bir başlık olarak gözükmektedir. Bu ne ankettir neden bir ikilemdir. Bunu soran kişi yazdığını bir okumalı ve hatasından geri dönmelidir.
ayrım yapılmaması gerektiğini belirten,fakat açtığı başlıkla ayrımın kral'ını yapan yazar'ın açtığı başlıktır."hani insanlığın" derler adama. (bkz: bu ne perhiz bu ne lahana turşusu)
Milliyetçilik, kendi milletini ve kültürünü yasatmak ve onu yüceltmek için yapilan çabalar ve benimsenen ilkelerdir.
Her milletin bağımsız olup kendi devletini kurmasidir.
Her milletin kendi kendini yönetmesi ve egemenligin millete ait olmasidir.
Her milletin kendi dilini, yurdunu, tarihini, sanatini ve kültürünü yasatmasidir.
yani, milliyetçiliğin solcu marksist leninist komünistlerin kıçından uydurduğu tanımlarla alakası yoktur.
bir dinci (din taciri, dini kullanan insan) ne kadar lanet olasıysa, milliyetçiliği karalamak için bi taraflarını yırtanlarda o kadar lanet olasıdır.
tabi ki denizden milliyetçiyi kurtaracaksınız sonra dönüp karadaki bu milliyetçilik düşmanlarını tek tek denize atacaksınız dinciyle beraber boğulacaklar.
denize düşen şahsı "ideolojisine" göre kurtarmak ya da ölümüne göz yummak objektif ahlak kurallarına aykırıdır. bir adam komunist, sagcı, solcu, liberal, hristiyan diye karşılıklı olarak bir sürü kesimde "kurtarılmayı haketmeyen insanlar" olarak görüleceklerse, o toplum "farklı görüşlere tahammülsüz olduğunu" açık etmiş olur.
günümüz toplumlarında farklılıklar, zenginlikler olarak algılanırlar. "tek ideoloji", "tek tip toplum" hiçbir zaman yoktu. ve olmayacaktır da. kimse kimseye "benim gibi olacaksın, yoksa denize düştüğün zaman seni kurtarmam" dayatmasını dikte edemez. çünkü denize düşen sen olduğun zaman bu durum ona da "seni ölüme terketme" hakkını verir.
ideolojiler toplumların zenginliği olarak görülmelidirler. ancak karşi tarafı ikna etmeye çalışırsın. ölüme terketmekle tehdit, sadece kutuplaşma oluşturur. adam iğreti bile olsa yakınlık duyduğu ideolojiye daha sıkı sarılacaktır.