uğruna çay koyulacak sikindirik anketler parçasının bir diğer ayağıdır.
sabri sarıoğlu'nun futbol oynamayı bilmeyen, kendi halinde bir "insan" olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalıdır soru cevaplandırılırken. hatta bunun üzerine insan "ulan isterse cimbom'da oynamaya devam etsin lan" bile diyebilir duygulanıp. iyi ki varsın be sabri...
sabri isterse şampiyonluğu kaçıracak hareket yapsın, isterse 10 ortayı üst üste stadın dışına kaçırsın. hiçbir suçu cem garipoğlu denen katilin yaptğı şeyin yanına yaklaşamaz.
futbol oynayan düzgün hayatı olan biri ile cani bir katili kıyaslamak hangi vicdana sığar bilmiyorum. ben de fenerbahçeliyim, değil sabri galatasarayın forması dahi denize düşse o pislikte düşecekse denizi kirletir. anketin bile bokunu çıkardınız ya yürüyün gidin lan her türlü yürüyün gidin.
çılgın bir başlık açayım da reaksiyonun kralını alayım refleksi. ama maalesef kıyaslama kısmı fikir kadar parlak değil.
cem garipoğlu kim?
hiç hakeret etmemeye kasarak tarif etmeye çalışayım.
ergen sevgilisinin başını testereyle kesip öldüren, daha sonra da onu çöp konteynırına atan bir... biirrrr... eee nasıl anlatsam... hani başrolünde demet akbağ'in olduğu "orrrrrospu çocukları" diye bi film vardı ya. hatırladın? işte ordaki artizlerden birine benzeyen bir varlık. şimdi ismini şeedemedim... yani kendisinden nefret edilen birisi olarak tanımlanması, gerçekte hissedilenleri tarif edemeyecek kadar hafif kalıyor.
sabri sarıoğlu kim?ı
kısıtlı yeteneğine rağmen, biraz şansla ama daha çok hayvani çalışma ve azimle, bir başarı öyküsüne imza atmış, ülkenin en büyük takımlarından birinde kendine yer bulmuş ve daha önemlisi orda tutunmayı başarmış civan bi delikanlı. bizim kültürümüzde futbol olduğundan da önemli algılandığı için, çok küfür yediği olmuştur ama nefret ediliyor dersen ben de oha, çüş derim... ne yapmış ki bu adam? bir şerefsizlik mi, hırsızlık mı, hainlik mi yapmış? adam mı öldürmüş, vatanı mı satmış? eminim ona en çok galatasaray'lılar kızıyordur, o da en fazla," ya bu sezon sonu bi siktirip gitse de, kurtulsak" düzeyindedir. nefret edilmesi nerden çıktı ki bir yavşak insan müsvettesiyle kıyaslansın?
o yüzden anketi şöyle yanıtlamak isterim müsadenizle;
cem ibişoğlu denize düşmüşse ve yakınlarda sabri'yle ben varsak zaten olay şu şekilde gelişmiştir;
- sabri... bak şu iskelenin ucunda, elinde gitar çantası olan ibineyi görüyon mu?
+ evet...
- bak, git o herifin yanına, şöyle bi aklından kaleyi düşün maçlarda ki gibi, patlat götüne bi tekme. bende karşılığında, bu akşam halı sahada ki maçın adresini ve saatini verecem. sende gelip oynayabilirsin.
+ vallaha mı?
- valla bak... ama karşı takımdan olcan. bizim kadro dolu be hacım.
+ tamam uyar bana, peşinde koşturulacak top olsunda... abanmak serbest mi lan?
- sen bu ibineye bi aban önce, ondan sonra istersen evden bile şut çekebilirsin. sana her mesafe serbest.
+ allllahhhh, ben koşuyom o zaman...
- kaleyi düşün sabriiiii, kaleyii....
vicdan azabı çekmemek için ikisinide kurtarırdım. sonra koşarak biletix e gider ve cem e, sabri nin bir maçına kale arkasından bilet alırdım. gerisi sabri nin allah vergisi güçlerine kalmış. kayıtlarada iş kazası olarak geçer ne güzel. *