çok acayip, böyle kimin eli kimin cebinde(kibar tabirle) belli olmayan bi fox dizisi. bakın şimdi olay örgüsünü kısmen anlatıyorum:
iki kız kardeş var. banu ve suna. bu iki kardeşten küçük olanı banu, ilk olarak melih le evlendi. sanırım hamile kaldığı içindi. neyse işte bunlar boşandılar. banu başka bi av buldu kendine. bu arada ablası suna da sevdiği herifle evlendi. sonra kocası sakatlandı falan boşandılar.
banu nun melih'ten çocuğu var. boşandılar ama görüşüyorlar. 2. kocasının adı can. can'la da boşandılar. şu an melih i seviyo yine haspam.
can da, eski karısının ablasına aşık. suna'ya yani. suna da can ı seviyor. ama suna nın peşinde de başka bi mafya gibi adam var.
sonra can'ın psikopat bi kız kardeşi var, o da melih i, yani abisinin eski karısının eski kocasını seviyor. ama melih tekrar banu'ya dönmek istiyor. bu arada suna o mafyayla zorla evlendi. ama çocuğu can'dan. adama senin çocuğun diye kakalayacak.
özet geçmek gerekirse totalde herkes 2'şer kez evlenip 3'er kez biriyle birlikte oldu. kadınlar 1'er kez evliyken başkasından hamile kaldılar. birbiriyle sevgili olmayan sadece can ve kız kardeşi kaldı. onların da sevgili olup evlenmelerinden korkmuyor değilim açıkçası.
Bahri'nin denizin peydahlanmasiyla ilgili sarf ettigi "o bir gençlik hatasiydi. " cumlesiyle taslar yerine oturuyor ve Deniz'in neden bu kadar gerzek bir döl ziyanı olduğunu anlıyoruz 14 Nisan 2011 tarihli bölümünde.
bahri isimli kabız karakterin deniz'e babası olduğunu üç haftadır söyleyemediği dizi. melih karakteri tam zengin piçidir babası yaşındaki garsona haksız yere hesap sorar. yatağa attığı kızları videoya çeker modern nuri alço'dur yani. bunny midir nedir tam şirrettir melih bile daha sempatiktir bundan. gözü yüksektedir, çıkarı için annesini bile satar. annesi demişken; bunny'nin annesi saflığıyla insanı deli eder. ablası da bir demet tiyatro'daki lütfiye karakterine aşırı benzer.
başroldeki deniz de biraz kişiliksizdir nereye çekersen oraya gider modunda, yerinde olsam çoktan kütahya'ya dönmüştüm. suratında da hep ağlamış da sonradan gülmüş gibi bir hal var. biraz da ürkek bakışlı.
sonuç olarak ekranda dönen pek çok diziden iyi olduğu söylenebilir ama heralde fox tv tarafından pek sallanmadığı için akşam saat 19'da yayınlanıyor.
Kimin eli kimin cebinde belli olmayan dizi.
Suna ile banu kardeştir. Suna iyilik timsali bir kızken banu melihle evlilik dışı bir çocuk yapar. Daha sonra geri zekalı Can ile evlenir. Suna evlidir. Bu kocasını aldatır yiğenini kaçırır. Dünyalar iyisi suna pavyonlara düşer. Onu bu çukurdan mustafa kurtarır. Fakat ablasınıın kocası can ile birbirlerine aşık olmuşlardır. Can ile banu ayrılır. Canın kız kardeşi banu'nun çocuğunun babasına aşık bir psikopattır. Fakat nasıl olduysa banu ve melih'in aşkı tekrar alevlenir. Suna mustafa'nın tehtitleri sonucu mustafa ile evlenir. fakat düğün günü hamile olduğu anlaşılır... yakında pelin'in abisi özgüre aşık olmasını bekliyorum evet bunu bekliyorum.
dünyanın en saçma yaratıcı senaryosu dalında senaristlere emmy vermek lazım, arkadaş ne içipte yazıyorsunuz o diziyi, oyunculuk desen yerlerde, hele o bahri'nin eşşek kadar olup 3 yaşında taklidi yapan küçük oğlu yokmu, yeminle tüm casta kızılcık sopasıyla girişesim var, öyle sinir bozucu bir dizi...
akasya durağı bile bunların yanında 24 gibi kalıyor bea...
dizi zaten en başından itibaren aptal saptal klişeler üzerinde oturtulmuştur.
şöyle özetleyelim;
"deniz" diye gayet mal ve rol özürlüsü bir kız var ve ankara üniversitesi tıp fakültesi'ni kazanıp ankara'ya geliyor annesiyle, ki annesi de kanser hastası. öleceğinden korkuyor, ama bunu deniz üzülmesin diye kıza söylemiyor (mal işte, mal). öyleyece çekip gidiyor amerika'ya tedavi olmaya. deniz de "annem beni artık sevmiyo üjüühühüh" triplerine giriyor (tam türk sineması yani). ama daha önce; tıp fakültesinde hoca olan, yine gayet malca bir adam var, bahri. öğreniyoruz ki deniz'in biyolojik babasıymış kendisi. ama deniz malının bundan da haberi yok pekala. deniz'in yurtlarda sürünmesini(!) istemeyen, ama yabancı bir evde böcek gibi ezilebileceğini akıl edemeyen deniz'den de mal olan anası adama baskı yaparak, deniz'i evine almasını söylüyor. adam mecburen kabul ediyor ama ailesine deniz'in öz kızı olduğunu söylemiyor. sonra birden deniz tanımadığı insanların evinde pattadanak yaşamaya başlıyor hiç sorgulamadan, ben burda bu herifin evinde napıyorum? diye düşünmeden. ve olaylar gelişiyor...
şimdi bu dizinin yıldızı deniz denen kızmış gibi duruyor böyle bakınca. ama diziyi şöyle bir inceledikten sonra, güya başrolde olan deniz karakterinin, yan rollerdeki banu ve pelin karakterlerinin yanında bir hayli silik kaldığı görülüyor. zaten bu dizi izleniyorsa, dizideki kötüleri temsil eden, melih, pelin ve banu karakterleri sayesinde izleniyordur ancak. güya başrolde olan deniz ve mavi gözlerinden başka bir özelliği olmayan mert isimli oğlan çok iticiler zira.
fox ekranlarında yayınlanan dandik hatta epey kötü olan dizi.ya kardeşim başrolünde oynayan o kız nedir öyle?dizi yapılırken herkesin bildiği tek şey başrole çekici güzel bir hatun koymak.ama gel görelim ki bu hatun uyuz mu uyuz,mıy mıy mı mıy mıy.dizide annesi kanser.bence bu kız kanser etmiştir annesini. *
kız dişi polat gibi.herkese gider yapıyo.''yok ben konuşmak istemiyorum'',''lütfen gider misin başımdan.yanlız kalmak istiyorum'' dizide en çok duyulan replikler.ama gel gelelim herkes kızın etrafında pervane. *
başrol oyuncusu olan deniz'in berbat oyunculuk sergilediği dizi. berbat oyuncu olmasının dışında kız da güzel değil. bir numarası yok. ayrıca bu kadar salak insanlar, nasıl ankara tıp'ta okuyorlar anlamam.
