bir ek gerekiyor ortaya atılan iddialara. bir şeyi unutmamak gerekiyor. bu adam ve arkadaşları en basit ve kaba söylemle "aç çocuklar doysun" diye yola çıktılar. yani bir takım çıkar çevreleri, uluslarası ya da ulusal silah tüccarlarının karnı doysun diye ölümlerini göze almadılar. "komşu tokken aç yatanlar"ya da "vatansever olup para karşılığında(yüksek meblağlar) para alan insanlar" olduğunu söylerbilir misin? eğer bunu söylüyorsan kitapları tekrar karıştırmaya başlamalısın. bir dahaki sefere tarihin çöpüne gitmemek için bugünden çalışmalısın, yoksa halin dumandır.
onların yolundan gittiğini söyleyenlerden bazılarının mahkemedeki sözleri aşağıdaki gibiydi. çok bilindik ve klasik ama anlamlı sözlerdi.
"biz; ülkemizin bağımsızlığını ve halkın mevcut sömürü ve zorbalık düzeninden kurtulmasını savunduk... faşizme ve emperyalizme karşı mücadele edilmesini savunduk...
bir avuç sömürücü azınlığın değil halkın kendi iktidarını ve halkın kendi demokrasisini savunduk... biz; her türlü sömürünün ve eşitsizliğin ortadan kaldırılacağı bir düzeni yani sosyalizmi savunduk... haklıyız, kazanacağız!"
bu sözler şovalye vari değerlendirmeler olabilir, doğruları ve yanlışları olabilir ama türkiye'de bir grup insan dışında hangi zenginlikten bahsediyorsun? böyle bir şey var, biz göremiyor muyuz? hiç zannetmiyorum. anlıyorum bir grup azınlığın seni sömürmesine, ezmesine ve enayi yerine koymasına ses çıkartmak istemiyorsun çünkü aslında sen de onlardan biri olmak istiyorsun. onlardan biri olamadığından ise onlara saygı duyuyorsun hatta belki de bu önermeyi haksız çıkaracak bir biçimde onlardan birisin. normal olan sınıfsal tavrını koyarak, yalan yanlış bilgiler ile gerçekleri rahatlıkla çarpıtabiliyorsun. bu senin ruhunda var. eğer böyleyse hiçbir şey denilmemeli. ama öyle değilse "buyur buradan yak"
temalı serzenişleri hak ediyorsun.
devrim silahsız bir biçimde gerçekleşebilir. ne güzel bir tanım değil mi? peki buna karşı çıkanlar kendi silahlarına sarılmayacak mı? böyle bir durum olmayacaksa silaha sarılmak intaharla eş değerdir ve cinayettir. fakat tarihin böyle olmadığı açık.
bir kere yanlış yapmamış bir ideoloji, düşünce biçiminin olmadığını kabullenmek zorundasın. bizim devrimimizde, fransız devriminde hataların olduğunu, kanın döküldüğünü ya da sosyalist devrimler de bile kanın aktığını kabullenmek zorundasın. eğer kabullenmeyip tek yönlü saldırıyorsan sana söyleyecek tek bir sözüm var: "akrep gibisin." o halde ne için uğraşıyorsun ve neyi düşünüyorsun? bir grup azınlığın zenginliğini düşleyip ruhunu doyuracak eylemlerin peşinde misin yoksa gerçeğin mi? aklın var, mantığın var ama yanında bir kalbinin olması doğru seçim için şart.
devrim hayaline inanan ya da bu inanmış olanlara hayran olan kişidir.
ben deniz gezmiş'i kahraman olarak görmüyorum. ama saygı duyuyorum. o ve onun yolunda katledilenler, eğitimle ve de hayat söndürmeyen cezalarla cezalandırılsalar bir kayıp olmazdı. ama yok illa asıldılar. bu tarihin en büyük yanlışlarından biridir. tıpkı zamanın birinde menderes'in de asıldığı gibi.
benim nazarımda deniz gezmis i ulusal kahraman olarak goren zat polat alemdarcılık oynayan zattan iyidir. şimdi gelelim ana fikire;
bırakın isteyen istediğini sevsin saysın, bu niçin bazılarını bu kadar rahatsız ediyor. batan bir şey varsa; demek ki 1972 de yakılan devrim ateşi sönmemiş. hala birilerini yakıyor.
not: 6 mayıs 1972 deniz gezmiş, hüseyin inan, yusuf arslan asıldılar. 35 yıl olmuş.
ek not: tarihi biliyorum diye beni de devrimci sanma ey okuyucu o kadar hayalperest ve de umutlu değilim. sadece tarih biliyorum.
ideolojilere göre değişkenlik gösteren zattır.
lakin bugün medyanın sonuna kadar sömürdüğü deniz gezmiş'ten bahsedeceksek hayır hayır oradaki kahraman değil melek diyeceklerdir.!
oysa ki deniz gezmiş mücadele insanıdır...
bugün klavye başında kemküm hede hüde diyene kadar türkiye devrimci tarihi okunduğunda ne kadar etkin olduğunu görebilmekteyiz.
kimdir deniz gezmiş ?
doğum hikayesini bir kenara bırakırsak orta sınıf bir ailenin oğludur, ne yapmıştır yaşamı boyunca adalet istemiştir, nasıl ve kim için adalet sorusuna ise HALK için adalet cevabını vermiştir... bunu düşündüğümüzde herhangi birinden farkı olmayan kişiliktir.
ancak!
fark şudur ki deniz gezmiş kitle toplama anlamında muhteşem bir yeteneğe sahiptir. hatta öyle ki cezaevinde bir dönem siyasi ve adli tutuklular yanyana kalmaktadır bu sırada deniz gezmiş'in sohbet ettiği bir çok insanı devrimci mücadeleye katmaktadır buda deniz gezmiş'in arkadaşlarında muhteşem bir iz bırakmıştır...
Mücadelesinde "sosyalizm" dediği için bugün bir çok insan sevemiyebilir ancak deniz gezmiş tam olarak adaletten söz ettiğinden herkeslerin sahiplenmesi gerekmektedir.
1980'lerde ABD'nin bize dost olmadığını söyleyebilmektedir, 6.filo'yu denize dökerken de en öndedir bugün kimler abd'yi incirlikten çıkarmak istiyor ve yapamıyor? düşünün bu adam o günün şartlarında 6.filo'yu denize dökmüştür!
1980'lerde herkes türkiyemiz bağımsızdır derken Deniz gezmiş türkiye bağımlıdır demiş ve "yaşasın tam bağımsız türkiye" şiarını yaratmıştır ki o günlerde türkiye'nin bağımsız olmadığını söyleyenler vatan haini ilan ediliyordur...
Şimdi yıl 2007 gelinen nokta kimseler türkiye'nin bağımsız olmadığını söylüyor herkesler türkiye abd ye imf ye bağımlıdır diyor keşke herkesler 1980'lerde görselerdi de bu hale düşmeseydik!
idam edilirken bile TÜRKiYE'nin refanı icin tek yolun tam bagımsız bir TÜRKiYE olaması gerektigini söyleyen, etrafında ki topluluga ragmen pasaların lüks hayatını degil de sefaleti seçen hicbir zaman unutmayacagımuız kahraman.
bize göre ulusal kahraman size göre dağ eskiyasi evladım
kenan evreni milli kahraman ilan eden zâtın mantıksızlık silsilesine düşmeyen, deniz gezmiş'i sadece dar ağacında 3 fidan kitabından tanımayan, deniz gezmiş'i babasından dinleyen, deniz gezmiş'i kendi sesinden dinleyen, anlayan; deniz gezmiş'i yandan yemiş plaza yazarlarından/taasuplu yazarlardan okumayan kişilerdir.
tarihten haberi olmayan bir yazar tarafından açılıp devamında deniz gezmiş sevenleri tarafından girilen her entry sonrası, başlığı açan yazarın karşılık olarak entry girdiği, gireceği ve saçmalamaya devam edeceği başlık olmuştur. ben deniz gezmiş'i seviyorum hem de çok seviyorum. ama ona bir gün olsun ulusal kahraman yakıştırmasını yapmadım. zaten bu gün deniz gezmiş'in uğruna savaştığı türk halkının bazı kesimlerinin böyle saçmaladığını gördükten sonra deniz gezmiş'in koyunların kahramanı olmadığını bir defa daha anlıyor ve onun devrimin, bağımsız türkiye isteyen kesimlerin kahramanı, idolü olduğunu daha iyi kavrıyor ve biliyoruz. deniz gezmiş ölümsüzdür!
