tarihi bir kişiligi, filmle gündeme getirilmesi durumudur. bir yanlışlık vardır, sanki hep iyi bir insan muamelesi görmektedir, anlatıldıgının aksine. her kim olursa olsun, benim milletimin bir parcasıdır, henüz 20 li yaşlarında asılarak idam edilmesi, benim, aynı görüşleri paylaşmayan bir kişi olarak içimi acıtmaktadır. yol arkadaşlarının durumu içler acısıdır, hepsi sol kimlikli kapitalistler haline gelmişlerdir, sol kimligi, holding meydasında satmaktadırlar, kimleride içinde halk olmayan partilerde, kimi milletvekilligi, kimi belediye başkanlıgı yapmaktadır. hepsinin görüntüsü, kapitalisttir, deniz gezmişin ismini duyunca yüzleri kızarmaktadır, üzüntüleri, bir gün onunla yeniden yüzyüze gelme ihtimalleridir.
hiç tanımamaktan "şarkıcı mı?" veya "futbolcu mu?" tepkilerinden daha iyi bir durumdur. popüler kültürün etkisi altına girmiş bir toplumda bu en iyi tanıtma yöntemidir aslına bakıldığında. deniz gezmiş bu ülke için neler yapmıştır veya çalışmıştır, kendisinden başkası tam olarak bilemez zira idol olma idolü denen bir durum vardır.
sırf yakışıklı diye che posteri asmak veya t-shirt'ü giymek böyle bir durumdur.
televizyon kanalıyla bilinçlenme (şu "sesteş mizahı"nı belirtmek için bile parantez açma ihtiyacı duyuyorum. var sen düşün gerisini zall!) piramidindeki * ilk basamak. daha sonraları al bundy metaforunda evliliği sorgulamak, kramer ile anarşizm öğreniyorum falan gibi mertebelere de erilecektir. sabır, sebat ve yoğun bir emek lazım tabii. zart diye olmaz o öyle.
dizilerin rating için neler yaptığının göstergesidir. amaç başlıkta bahsedilen insanları tanıtmak falan değildir. bundan çıkar sağlamaktır doğal haliyle.