bu adamın fenerbahçe'den ayrılmasına sevinenleri anlayamıyorum. deniz barış benim gördüğüm en profesyonel ve efendi futbolculardan biriydi. yeteneği ölçüsünde bana göre başarılıda oldu. sağ bek, sol bek, stoper, ön libero hatta sağ açık bile oynadı. fenerbahçe için elinden geleni sonuna kadar yaptı. oyna dediler oynadı, otur dediler oturdu. kimse kusura bakmasın ama ben böyle adamın gitmesine sevinemem. ben böyle adamı ancak alkışlarla uğurlarım takımımdan...
sağda solda görünen haberlere göre antalyaspor ile anlaştığı söylenen orta saha oyuncusu.
deniz barış'ı ilk ersun yanal'ın o çılgın atan gençlerbirliği kadrosuyla tanıdı herkes. deniz fizikli, mücadeleci, fena da top yapmayan bir oyuncuydu. savunmanın göbeğinde veya ön libero oynayabiliyordu o zamanlardan hatırladığım kadarıyla.
cristoph daum 2003-2004 sezonunda fenerbahçe'yle şampiyonluğu yakalayınca, deniz'i takviye olarak istedi ve aldırdı. deniz ilk sezon orta karar bir performans gösterdi, ikinci sezon tam müthiş bir randımanla ve istikrarla oynamaya başlamışken ilhan cavcav'ın türlü zorlamalarıyla lisansı donduruldu ve deniz sorun çözülene kadar beklemek zorunda kaldı. bu arada selçuk şahin kendisinin görevini devralarak fenerbahçe taraftarlarını ekstradan kanser etme görevini üstlendi.
şampiyonluk kaçtı, zico geldi, yüzüncü yıldı vs derken deniz zico'nun da gözdesi oldu. hiç kimse zico'nun deniz'i ortada görevlendirip, stephen appiah'ı sağ tarafta oynatmasına ve mehmet yozgatlı'nın yedek kalmasına anlam veremedi. fenerbahçe'yle son şampiyonluğunu kazanan deniz, ertesi sezon kimsenin kendisinden beklemediği derecede iyi bir performans gösterdi. gerek lig, gerekse avrupa maçlarında oynadığı soğukkanlı ve basit futbolla nihayet dediğimiz bir anda ağır bir sakatlık geçirdi ve zaten sonrasında kendisinin yerini yine alan selçuk, maldonado ve josico gibi adamlardan bahsetmeyeceğim bile...
cristoph daum'un fenerbahçe'ye geri dönüşüyle birlikte herkes tahmin etmiştir deniz'in biraz daha fazla forma şansı bulacağını. deniz gerçekten de daha fazla forma şansı buldu, ama çok nadir kendi yerinde görev yapabildi. savunmanın göbeği, sağ bek, sol bek, sağ açık ve nihayet kendi yeri olan ön libero olarak forma giydi. 2007-2008 sezonu dışında olduğu gibi her maç ıslıklandı, yuhalandı, günah keçisi ilan edildi.
ve sonunda sözleşmesi bitti, fenerbahçe yönetimi de kendisine herhangi bir teklifte bulunmadı anlaşılan. e yaş geldi 33-34'e tahminimce. aykut kocaman genç ve diri bir takımla yeniden yapılanma peşinde, dolayısıyla normal bir karar.
bu adam biz 2004 avrupa şampiyonasına katılamazken o meşhur 2. golde topu sektiren adamdı, iyi veya kötü oynamasına bakılmaksızın tribünler tarafından ıslıklanan bir adamdı, karısını kaybeden ama iş ahlakını asla kaybetmeyen bir adamdı yine de...
hayat şansı yok deniz barış'ın belli ki. ama umarım yolu bundan sonra açık olur, belki teknik direktör olarak, belki de sportif başka anlamlarda görevler üstlenerek türk futboluna katkı sağlar.
çünkü bilinmesi gereken bir şey vardır ki, çok yetenekli olmasalar da, saç baş yoldursalar da, görev verildiğinde her zaman hazır olup, zorlanmadan 90 dakikayı çıkarabilen iki adam vardı fenerbahçe spor kulübünde. biri deniz barış, diğeri de selçuk şahin bildiğiniz gibi. söylenene göre biri gitti, diğeri de bu gidişle futbolu fenerbahçe'de bırakacak.
ve son tanım: çok üst düzey bir futbolcu olmamasına rağmen, çok büyük bir profesyoneldir.
şampiyonlar liginde çeyrek finale çıktığımız zamanlarda neydi be deniz ne güzel oynuyordu orta sahada o vardı sürekli sonra eşini falan kaybetti bir şey oldu tamamen çöktü futbolu..
her takımda bulunan vasat futbolcu kontenjanından kendisi, arada bir kaç maç oynasa yeter zaten. bir diğeri de selçuk şahin.
şimdi yiğido, adam normal bi topçu. arada iyi oynasa da genelde kötü oynar. büyük maçlarda kritik hatalar yapar , 5-6 senedir fenerbahçede bu adam. dile kolay lan, tam bilmiyorum kaç sene olduğunu ama 5 sene bile olsa söylemesi kolay, 5 sene yuh. sen uefa kupasıdır, ne bileyim bi şampiyonlar ligidir debelen dur, boşa kürek çekiyosun haberin yok.
aslında daum çok haklı haco, kulübede cristiano ronaldo var da ben mi oynatmıyorum diyor adam, ne içmiş petrol mü içmiş bilmiyorum. ama iyi diyo, haklı çünkü. lugano'nun yedeği olarak deniz barış'ın oynadığı dünyamı zikeyin. hadi önder turacıyı koyduk diyelim ki nereye koyuyosun adam sağ bek oynuyor. evet evet, lugano'nun yedeği olarak deniz barış'ın oynadığı dünyamı zükeren. zükeren - lokeren maçı varmış, üst olur.
vakti zamanında olimpiyat stadında bir fenerbahçe-galatasaray türkiye kupası finalinde kaleye doğru giden o topa kaymayarak, müdahele etmeyerek öylece seyrederek benim gözümde bitmişti, yıllar geçti aradan hala bi fark yok.
fenerbahçe' nin adam gibi adamı. en kral ve en başarılı futbolcusu.guiza gibi... yine söylüyorum, bi kere febe takım değil. kimi koyarsan koy köreltir o takm.suç guiza ve deniz oğlumuzun değil.
#7309536
1 gün geçmeden beni haklı çıkaran adam. gerçi o entryi eksileyen deniz barış hayranları vardı, onlara üzülmedim hiç ama temsilcimiz fenerbahçe adına üzüldüm. ben bu adama da değil, yıllardır bir sik oynamadığı halde bunu takımda tutan ve bunu oynatan beyinlere hassiktir çekmek istiyorum.
'türk milli takımı letonya adlı nerede olduğunu bilmediğimiz, bir daha hiçbir arenaya katılamayan takıma elendi. olabilir. ama o maçlarda çoğu insanın bilmediği bir şey var. 2 0'Dan 2 2 yapmıştı letonya, hem de türkiye'de. yediğimiz iki golde de deniz barış adlı oyuncunun hatası vardı. ikisinde de. yani o adam ikinci ligde oynamayacakken alıp milli takıma koyarsan, futbolcunun ne mal olduğunu bilmezsen o adam o hatayı zaten her maç yapıyor, pas özürlü biri. çok çok önemli bir maçta da takımı yaktı. bugün hala fenerbahe'de takımının başını yakıyor. fenerbahçe 2 maçta 5 gol yedi. 8 maçta 1 gol yiyen fenerbahçe 2 maçta 5 gol yedi. neden acaba?'