kişiden kişiye, demokrattan demokrata değişen düşüncedir, anlayıştır. hele de yaklaşan genel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi gökkuşağındaki renkler kadar demokrasi anlayışı, kelle sayısı kadar demokrasi tarifi görülmesi muhtemeldir.
biz çizgi film kahramanlarına düşmez lakin, demokrasi birgün herkese lazım olacaktır. en azından çizgi filmlerde bu böyledir. bu ülke ne zaman demokrasiden ayrıldı o zaman kamışı iki eliyle kavradı. deniz gezmiş'i de demokrasiden nasibi olmayanlar astı, adnan menderes'i de...
siz insanlar, siz türkiye'de yaşayanlar, demokrasinin yokluğunda kaybettiklerinizi anarken bir diğer taraftan da demokrasinin gereklerini hazmetmede ne kadar silik kalıyorsunuz?
mevcudu değiştirme zamanlaması bellidir. bu zamanlamanın dışındaki her müdahale dar ağaçlarında sallanan değerler ile meşruiyet kazanmıştır.
sadet; demokrasiye inanç bir siyasi görüş değildir, demokrasiye inanmayan görüş ise hiç siyasal değildir.
türkiyenin kötülüğünü istiyen tüm iç ve dış çıkar gruplarının demokrasiyi baltalamasıdır. çünkü eğer bu ülkede demokrasi tam oturursa o zaman söz halkın olur. işte bunu istemeyen karanlık odaklar türkiye'yi hep darbelerle demokrasi dışı faliyetlerle(28 şubat süreci benzeri olaylarla) kontrol altında tutmaya çalışmışlardır. başka yollarıda yoktur zaten. türkiye'nin gelecekti güçlü günlerini bu günlerden atılan sağla demokrasi adımlarında görüyorum.
