Biz herkes için demokrasiden yanayız. ancak ülkemizde doğru bir muhalefet yok. muhalefet olmak, yapılan herşeye itiraz etmek anlamını taşıyor bunlara göre.
muhalefet partisine destek veren seçmenin istekleri bu yüzden geri planda kalıyor ve duyulmuyor çünkü bu istekleri dile getirecek bir muhalefete sahip değiller. Muhalefet partileri millete korku pompalamakla mevcut . Yok ülke bölünüyor, yok pkk nın istekleri yerine getiriliyor, şeriat geliyor, irtica geliyor diye.
Bırakın ülke elden gidiyor safsatalarını 21. yüzyıldayız. Bunları hepsi boş korkular yersiz ifadeler. Millet uzaya çıktı biz hala ideoloji, rejim korkusu içersindeyiz. Bu işler köprü yapma, yol yapma demekle olmaz. Daha samimi isteklerde bulunun. Asgari ücret arttırılsın deyin, faizler düşürülsün deyin, bırakın boş işlerle uğraşmayı.
Başı açık kadınlar kadar başı örtülü kadınlar da normal insanlardır. Eğer ki baş örtüsünü simge olarak kullanan kadınları dışlayacaksak, başı açıklığı siyasi simge olarak kullanan kadınları ne yapacağız?
Bırakın artık kadınların kıçıyla başıyla uğraşmayı. Dönün de kendi sığ hayatlarınızı kalıplara sokmaya çalışın.
Özgürlük dediginiz şeyi özgürlüğe karşı çıkarak savunmayın. Size öğretilenleri değil sizin düşündüğünüz şeyleri söyleme cesaretine sahip olun.
Olaya bişeyleri kapatarak açıldığını zannetme sığlığında bakan denyoları da görmüş olduk.
Başörtüsü takmamayı tercih edenle takmayı tercih eden arasında fark olduğunu idda eden bu denyolarla demokratikleşme konuşmak abestir.
gerçek demokratikleşmeyi örten sahte bağlantılardan birisidir. çağdaş demokrasi gibi bir kaygısı olmayan radikal dinciliğin gelişmesinde demokrasinin kullanılmasının tipik bir örneğidir.
bu '' demokratikleşme ve başörtüsü'' görünümünde paketlenen ve servis edilen, sıvandığı pisliklerden, kurtulmaya çalışan, bir adam ve güruhu'nun böl,parçala taktiği ile sıvışmasıdır!