türkiye'de ortaya atılmış en ilerici , demokratik taleplerden bir tanesi. mutlaka desteklenmeli ve halkların kardeşlği yolunda daha büyük işlere vesile olması sağlanmalıdır.
acaba kurulduğunda buraları terkedip gideceklermi.cevap:kesinlikle hayır.o zaman insanın aklına şu soru geliyor:hem özerklik isteniyor hemde gitmem deniyo.ya kardeşim özerklik istiyorsanız burdakı pılınızı pırtınızı toplayıp gideceksiniz.yok olmaz,bırakıp gıdemem dıyorsan da ıstemıyceksın.bırıne bu soruyu sordugumda,aynı bu cevabı vermıstı.cok ıstıyorsanız gıdın kuzey ırak'a.al sana kürt devleti.aslında kürtlerin tümü böyle düşünmüyor.ama düşünenlerin sayısı gerçekten azımsanmayacak kadardır...
Özerk devlet taleplerine verilecek cevabı Yavuz Sultan selimin ağzı ile vermek isterim.
Yıllardır kim destek verdiyse onun desteğine güvenipte devlete posta koyan toplumun hayalden ibaret talebidir.
***
Yavuz Sultan Selim'in Ridaniye seferine giderken
hayrat olarak Muş'ta yaptırdığı çeşmenin üzerinde bulunan bir şiir.
Sultan Selim giderken yaptırdığı çeşmeyi dönüşte harap
vaziyette bulmuş; bunun üzerine de aşağıdaki mısraları kendisi...
kaleme aldırarak çeşmenin üzerine yazdırmıştır.
Yakana bit,kapına Kürd dadandırma
--spoiler--
.
.
. NOT :Ayrıca bir rivayete göre sultan selim sefer sırasında muş'ta bu bölgeye geldi askerin su ihtiyacını gidermek için lakin su vermedi aşiret.sultan selim o aşiret reisini asmak istedi ama islamı hukuka göre bu olay neticesinde asmaya hüküm yoktu. bunun üzerine oraya bir çeşme yaptırdıktan sonra sefere gitti.sefer sonrası dönüşte o çeşmeden suyunu içen sultan selim çeşmeye o yazıların yazılmasını emretti...
açılımın sonucudur. içi bomboş bir açılım safsatasından sonra , bu kadar imtiyaz verirsen , ülkenin topraklarını siyasete malzeme yaparsan , halkı bir tutacağına sürekli ayrımcılık yaparsan gelinen nokta tam olarak bu olur. müstahaktır.
marksist görünüp de özünde bölücü kürt faşisti olanların bir talebi, hayali. güya kürt milletinin temsilcileri bunlar ama kaç kürdü temsil ettikleri tartışılır. etnik köken diye diye şovenlik yapan bu ırkçılar batıda yaşayan kürtlerin durumunu-ki sayıları doğuda yaşayan kürtlerden daha fazla- gözardı ediyorlar. bu kürtlerin durumu de olacak, zaten sinirleri yay gibi gerilmiş millet bunların üstünde baskı kurarak olayların "özerk yönetiminiz kuruldu defolun gidin orada yaşayın" noktasına gelmesine neden olursa bu noktadan sonrası ne olur? içeriğinin ne olduğu belli olmayan bir "açılım" lafı ile, habur skandalı ile akp'nin bu süreçteki yıkıcı rolü tartışılamaz. boş politikaları ancak milleti germeye yarıyor. tayyip meclisteki bütçe konuşmalarında çıkmış köşe yazarlarına laf atıyor sonra "bunların başka işi gücü yok, sadece demokratik özerkliği tartışıyorlar" diye. ülke sayenizde sadece 3 şeyi tartışıyor; demokratik özerklik, laiklik ve ergenekon. memleketi kendi getirdikleri noktanın haline bakıp gazetecilere ya da ona buna bok atmakta da beis görmüyorlar, yüzsüzlüğün bu kadarına pes.
öyle bir gerçeklik matrix'te bile imkansızdır. bu ülkeyi sahipsiz kendilerini de mağdur zannedenlere bu millet pabuç bırakmaz.
Bu ülke kürdüyle ermenisiyle arnavutuyla tek yumruk tek amaç doğrultusunda kuruldu. şimdi siz gidip burası bizim ülkemiz burası bizim halkımız derseniz mağduriyetinizi sikerler.
bu ülkenin sınırları kanla çizildi. tekrar çizilmeye çalışılan sınırları gerekirse kanla sileriz. bu da böyle biline.
kürtlerin çıtayı yükselttiklerini gösterir.
efendim, zamanında kürt ve kürtçe laflarına bile tahammül göstermeyen, adeta kırmızı görmüş boğaya dönüşen insanlar şimdilerde çıtayı düşürmeye başladılar.
tamam efendim, kürtçe her alanda serbest olsun ama resmi dile alternatif olmasın, tek bayrak, tek millet vs vs... demeye başladılar. lan hani kürt yoktu, kürtçe yoktu?
yarın ne söyleyecekleri merak edilmektedir.
gerçekleşir ise sokakta ben kürdüm diyen herkes benden okkalı dayağı yiyecektir. gerçekleşir ise kürdistan dışında bir tane kürt görmek istemiyorum. buda benim demokratik hakkımdır.
ya kardeşçe heryerde yaşayalım, ya da siktirin gidin memleketten.
günümüzde çok azalan baskıya rağmen biz hak isterik demek artık olayın başka boyutlarda olduğunu gösterir bize. Benim şahsen kimliğimde kütük muş yazar, bundan 20 sene önce polis kimliğe baktığı vakit korkardım acaba şimdi beni alıp götürürler mi diye, beni pkk lımı sandı acaba gibi düşüncelere kapılırdım. 1992 senesinde karakolda sırf muş kütüğüne kayıtlıyım diye polisten okkalı bir tokat yemiştim.
şimdi nasıl tabi ki güllük gülistanlık degil ama hiç olmassa o baskılar gitti üzerimizden.
eskiden sırf kürt diye iş vermeyen yerler şimdi hiç kimliğe bakmadan iş veriyorlar.
Demek ki rahatlık bazı insanlara batıyor yani şahsen ben o eski günlere dönmek istemiyorum.aynen benim gibi düşünen Türk arkadaşlarım gibi. sizlerin aga babalarının rant sağlama ugruna yaptığı pislikleri bizler çekmek zorunda değiliz.
bize benzemeyenleri bize itaat etmesi gereken zavallılar olarak algılatan kemalist eğitim sistemi yüzünden birçok insanın hemen parçalanma korkusuna kapıldığı söylem.