demokrasiye ilk darbe 27 mayıs 1960

entry39 galeri3
    22.
  1. demokrasiye olan ilk darbe olmayan eylemdir. ilk meclisin dağıtılmasından demokrat partinin gelmesine kadar olan dönem zaten başlı başına bir darbe yönetimidir. demokrat parti iktidara geldikten sonra da statükonun baskısını her zaman hissetmiş ve bu baskıyı dengelemek için de amerikan desteğini yanına almaya çalışmıştır. demokrat partiyi savunmak niyetinde değilim ama tek parti tahakkümü ve darbeler her zaman bu ülkenin toplumsal ve siyasal dengesini bulmasını engellemiştir. 80 yılda hala sistemimizi oturtamamamızın sebebi budur. milletin seçimlerine karşı, milletin üzerindeki darbe baskısı kalkmadıkça; belli kesimler hala darbeyle iktidara gelme hevesini bırakmadıkça demokrasi bu ülkeye yerleşemez.
    0 ...
  2. 23.
  3. kimisinin "efendim 1950'den önce demokrasi mi vardı? inönü ne hakla demokrasi talep ediyordu?" diye saçmalamasına vesile olan yalandır. bir de akp'nin 2011'den sonra demokrasiden saptığını söylüyorlar!... "demokrasi bizim için tramvaydır, zamanı gelince ineriz" diyen bir zihniyetin liderliğini yaptığı hareket ancak 2011'den sonra demokrasiden sapmış! iyi, aferin...

    neyse, asıl konumuz "1950'den önce demokrasi mi vardı?" konusu... peki 1908'den önce demokrasi mi vardı? 1908'den sonra demokrasi kaç gün yaşadı? fatih sultan mehmet han hazretleri döneminde demokrasi mi vardı? şunların haline bak!... ateşten yıllar geçirmiş, uçurumun kenarından dönmüş, halkı kör cahil bir ülke, dünyada demokrasinin hiç de yaygın olmadığı 1923 - 1950 döneminde neden demokrasiye geçmemiş? üstelik söz konusu dönemin, 5 yılı 1929 kriziyle, 5 yılı dünya savaşıyla, 5 yılı da sovyet tehdidiyle geçtiği halde!... valla ayıp olmuş! başka ne diyeyim?

    hadi diyelim ki o dönemde demokrasiye geçmemek büyük hata olmuş olsun... ya demokrasiyle iktidara geldikten sonra demokrasinin ırzına geçmek daha büyük hata değil mi?

    bilinen sözlerdir ama yeri geldiği için hatırlatayım: inönü bir gün mecliste demokrat partinin yaptıklarını eleştirirken, dp sıralarından "sen değil miydin istiklal mahkemelerini kuran? sen değil miydin takrir-i sükun yasasını çıkaran?" sesleri yükselir. inönü'nün verdiği cevap şöyledir: "evet, dediklerinizi yapan benim... aramızdaki fark şudur ki ben oradan buraya geldim, siz buradan oraya gidiyorsunuz..."

    başka bir konuşmasında ise tantana yapan demokrat parti grubuna şöyle seslenmişti: "tarih kürsüsünden halinize bakıyorum.. suçluların telaşı içindesiniz... böyle devam ederseniz sizi ben bile kurtaramam..."
    4 ...
  4. 24.
  5. milletin adamlarından biri olan adnan menderes'in suçsuz yere asılması olayıdır.
    2 ...
  6. 25.
  7. Türkiye nin gördüğü en iyi devrimlerden biridir. türkiye en demokratik donemlerini her zaman iktidarlarin korktugu bir ordu varken yaşadı. Bugun ordudan korkmayan bir iktidarin neler yaptigini izliyoruz.
    3 ...
  8. 26.
  9. iktidarlıgı boyunca (tek başarısı ki bu muhafazakarlar için) ezanı TÜRKÇE OKUTMAK yarine arapça okutmayı başarmıştır. (bu durumda aklıma bu soru geldi: Türkçe okumak günah mekruf yada caiz değilse neden Kuranın TÜRKÇE meali vardır) Ezandan başka bişeyi olmayan gerisinde gayrı meşru bebek, zina ve zimmete para geçirmek olmuştur.. Taaaa o gunlerden bugune devam eden olaydır.

    edit: Asılması dogru bulmadığımıda söyelrim.. Saygılarımla ant içerim
    5 ...
  10. 27.
  11. o zaman bazıları 1958'deki devalüasyonu da bilmez delikanlı. borçsuz devraldığı ülkeyi batıranın demokrat parti olduğunu da bilmezler.

    oku kardeşim oku. umarım daha yaşın çok gençtir ve okumak için önünde uzun yıllar vardır.

    http://www.mevzuatdergisi.com/2004/04a/02.htm
    2 ...
  12. 28.
  13. işkence insanlık suçudur diyenler yerden göğe haklıdır ancak 27 mayıs'ın yaptıkları hakkında olumsuz bir şey söylemediğim doğru değildir. işte konuyla ilgili mesajım: (bkz: demokrasiye ilk darbe 27 mayıs 1960/#27840307)...

    eksik mi? evet, eksik... madem öyle tamamlayayım: 27 mayıs'ta menderes ve ekibine karşı takınılan tutum, itilip kakılmaları, işkenceye varan muamelelere maruz kalmaları, savunma haklarının kısıtlanması insanlık suçudur. unuttuğum bir şey varsa söyleyin, onu da yazayım...

    fakat bunları yapanlar -sizlerin görüşüne göre- darbecidir. dolayısıyla böyle yapmalarında şaşılacak bir şey yok... peki asıl hayret edilmesi gereken sözde demokrat olanların yaptıkları değil mi? bak ben öyle kıvırmam, doğru neyse, işime gelmese de yazarım. peki sizler neden demokrat parti iktidarının işlediği demokrasi, anayasa ve insanlık suçlarını yazmıyorsunuz?

    öğrencilerin meydanlarda öldürülmesi insanlık suçu değil mi?

    bir polis şefinin babası yaşındaki rektörü tokatlayarak yıktıktan sonra "bok çuvalı gibi yıkıldı teres" diyerek övünmesi insanlık suçu değil mi?

    dp'nin anayasaya ve demokrasiye karşı işlediği suçları zaten yazdım. tekrarlamayayım... velhasıl söz konusu göt kılı polis şefi dahil, rüzgar ektiler, fırtına biçtiler... olan biten budur...

    madem insanlık suçlarından bahsediyoruz, akp'nin ve ortağı paralellerin -sözde- demokrasiyle ülke yönettiğini söylediğiniz 2011 öncesi yaptıkları insanlık suçu değil miydi?

    insanların sahte delillerle yargılanması insanlık suçu değil miydi? delillerin sahteliğinin araştırılması taleplerinin reddedilmesi insanlık suçu değil miydi? mahkeme salonunda, yargılananlarla avukatları arasına mikrofon sarkıtılması insanlık suçu değil miydi? dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde uygulanmayan "gizli tanık" uygulaması insanlık suçu değil miydi? keza bugün akp'nin paralellere yaptıkları insanlık suçu değil mi? tabi ki paralellerle mücadele etmelerini kastetmiyorum. bana göre paralel zihniyet hain bir zihniyettir ve mücadele edilmesi gerekir. fakat söz konusu mücadelenin hukuk çerçevesinde yapılması lazım gelir. bakıyorum da akp'nin mahkemeleri, zamanında paralellerin mahkemeleri (tabi akp'nin bilgisi dahilinde ve onayıyla) ne yaptılarsa aynısını yapıyorlar...

    yahu beni suçlayanın kim olduğunu bilmezsem o kişiyle bir alakam olmadığını, beni tanımasının, şahit olduğunu iddia ettiği olaylara şahit olmasının imkansız olduğunu nasıl ispatlayabilirim? abd'de mafya davalarında bile tanıklar açık ifade verirler ve ancak ondan sonra kimlikleri değiştirilir, başka bir yere taşınırlar...
    1 ...
  14. 29.
  15. demokrasiye ilk darbe II. abdülhamit'in 93 harbini bahane ederek meclisi kapatmasıdır.
    2 ...
  16. 30.
  17. demokrasi ne yaaa ? 27 mayıs, tarafların siyasi basiretsizliği ve sınırsız hırslarından kaynaklanan bir iktidar savaşıdır. masum taraf yoktur.
    1 ...
  18. 31.
  19. Bu ülkeyi ilk yiyenlerin adnan mendersin oldugunu ögrendim.. Ülkeyi kalkındrcaz ama kendi cebimize atacagız mantıgının çıktıgı, ülkeye bir takım yatırımlar yapıp pastadan buyuk pay aldıgını, milletin radyosundan ülke çok büyük refaha girmiş ülkede aç insan yoktur diye metin okutuldugunu, ülke radyosunu kendi propagandası için kullandığı,ekonomisi kötüye gidince KOREYE ZORUNLU adam gönderme şartıyla borç alınmasını, 1954.de döviz rezervinin sıfıra indigini karaborsaya düşütügünü, 6-7 EYLÜL olaylarının yaşandığını, 1950.de darbe palnladıkları gerekçesiyle res'en emekliye alınan askerlerin oldugunu , 1955.den sonra ekonominin bittiğini OKUDUM ABiLER...

    (Yani geçmişin Adnanı Şimdkinin aynısı.gibi )

    VAKTiNiZ VARSA SiZDE ATGÖZLÜĞÜNÜ BIRAKIP OKUYUN..
    3 ...
  20. 32.
  21. Ya Adnan Menderesin yaptıkları demokrasimi sayılır..

    -binlerce subayı zorla koreye gönderip savaşa sokan kim.

    -kendisine oy vermeyen Sinop ve kırıkkaleye tüm yatırımları kesen kim.

    -halktan 2 katı vergi alıp zorla incirlik üssünü yaptıran kim.

    -imfye bizi borç batağına sokup,cumhuriyet tarihinin en büyük borcuna sokan kim.

    syn Adnan bey...
    3 ...
  22. 33.
  23. Darbe kelimesinin antipatisine ragmen bu olayın en önemli özelliği (bkz: 1961 anayasası) 'nın gelişidir. Bu toprakların görüp görebileceği en saglam sarsılmaz anayasaydı. Fakat ne acıdır ki bu anayasa yine aynı darbelerle delik deşik edilmiş ve maiyetinden eser kalmamıştır.
    Demokrasiye darbenin nasıl yapılacagını şuan çıplak gözle izliyoruz kimse ders vermeye kalkmasın.
    2 ...
  24. 34.
  25. hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler mehmet ali birand, can dündar, bülent çaplı nın hazırladığı 1991 yapımı demirkırat belgeselini izleyebilirler.
    1 ...
  26. 35.
  27. ülkeyi abd uşağı yapmak o zamanlar suçtu .
    şimdi ise uşaklığı reddetmek suç.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük