istasyon istasyon bitmeyen yarış
yırtık pantolonlar ve açlık
para para diye bağırıyorlar
cepleri hep boşaltıyorlar
vagondan vagona geçiliyor
bir ömür hiçe sayılıyor
demiryolu çocukları
raylar hep paslı paslı
demiryolu çocukları
hergün bir ceset kanlı kanlı
çamur tepelerde çamurdan evler
hergün inilen gündelik şehirler
sabah çıkmıştı akşam dönerim diye
anası merakta acep nerede diye?
filmi yapılası çocuklardır. o... çocuklarının filmi bile yapıldı bea, yapıcak baska film mi bulamadınız. yapın demiryolu cocuklarının filmini de karpuz kabuğundan gemiler yapmak filmi gibi olsun diyesim vardır.
terkedilmiş ya da terkedilmek isteyen çocukların anlatımıdır iki kelimelik..ağır bir yalnızlık kokar.. istasyonlar sevgiyi bağlar çünkü, seveni/sevileni getirir ya da götürür. demiryolları ise taşıyandır, duygunun yükünü sırtlanandır. ve çocuklar, onlar ise bir ağlamadır aslında. kabulleniş, çırpınış ve savunulma arzusudur duyulmayan..bir garip yalnızlık tiyatrosunda başrol, öncesindeki sevgi kumkuması dizisindeki piyonlardır zira.. demiryolları kucaklar onları. soğuk olan demirler değildir zira, insanların yürekleridir. ve sarılınca bir trenin sarsıntısına, gerekirse beşikte gibi uyur o çocuk, eğer ki mutluysa.