Kürt mitolojisindeki Kawa efsanesine göre, Kürtler günümüzden(2007) 2500-2600 yıl öncesinde Zuhak (Bazı kaynaklara göre Dehak)adında Asurlu çok ama çok zalim bir kralın altında yaşayan Kawa adında bir demirci vardı. Bu kral tam bir canavardı ve efsaneye göre her iki omuzunda da birer yılan bulunuyordu. Her gün bu iki yılanı beslemek için Kürtlerden iki kişiyi sarayına kurban olarak getirtip aşçılarına bu iki çocuğu öldürtüp beyinlerini yılanlarına yemek olarak verdiriyordu. Aynı zamanda bu canavar kral ilkbaharın gelmesini engelliyordu[2]. En sonunda bu zulümden bıkan ve bir şeyler yapmak isteyen Armayel ve Garmayel adlı iki kişi kralın sarayına mutfağa aşçı olarak girmeyi başarırlar ve Kralın yılanlarını beslemek için beyinleri alınarak öldürülen çocuklardan sadece birini öldürüp diğerinin gizlice saraydan kaçmasına yardımcı olurlar[3]. Böylece ellerindeki bir insan beyni ile kestikleri bir koyunun beynini karıştırarak yılanlara vererek her gün bir çocuğun kurtulmasını sağlamış olurlar. işte bu kaçan kişilerin Kürtlerin ataları olduğuna inanılır ve bu kaçan çocuklar Kawa adlı demirci tarafından gizlice eğitilerek bir ordu haline getirilirler. Böylece Kawa'nın liderliğindeki bu ordu bir 20 Mart günü zalim kralın sarayına yürüyüşe geçer ve Kawa kralı çekiç darbeleri ile öldürmeyi başarır. Kawa etraftaki tüm tepelerde ateşler yakar ve yanındakilerle birlikte bu zaferi kutlarlar. Böylece Kürt halkı zalim kraldan kurtulmuş olur ve ertesi gün ilkbahar gelmiş olur.
bu hayvanlardan az çok anlayanlar bilir ki yılanların insan beyni yeme kısmı çok inandırıcı olmadığı için muhtemelen götten sallama bir hikayeden daha fazlası değildir.
Demirci Kabi, krala oğlunu bağışlaması için yalvarmaktan başka bir şey yapmamıştır.
kaynak: (Taberi, Milletler ve Hükümdarlar Tarihi, MEB, Ankara, 1991, cilt 1, sf. 238)
Bu olayı bilmeyen ayırımcılar, "Demirci Kawa'nın isyanda zalim Dehhak'ın sarayını yaktığını, Nevruz ateşinin de oradan kaynaklandığını" iddia ederler.
Ancak Firdevsi, şehname'de bu demirciyi bir kahraman haline getirir, onu isyanın lideri yapar, hatta feridun'u tahta, bu adam oturtur!..
isyan olayı ise, çok yenidir. 1387 yılında Isfahan'da Timur'a karşı ayaklanan bir demirci, sonradan efsaneleşmiştir. Tıpkı 1600'lerde Bolu Beyi'ne karşı ayaklanan Köroğlu gibi...
Bu demircinin etrafında toplanan halk Timur'un 3000 askerini öldürünce, Timur çok sinirlendi, 70.000 kişiyi idam ettirdi ve Isfahan'ı yaktı.
işte Kürt bölücüler bu ikinci olayı birinciye yamayarak bir "Kawa Efsanesi" uydurmuşlardır. Aslında iki demirci de Kürt değildir, şehirlidir.
Bundan 2.500 sene önce, Mezopotamyada hüküm süren Asurlu Kral Dehaqa karşı ayaklanan Kürtleri anlatır bu destan. Zalim kral Dehaq, hem baharın gelişini engelliyor, hem de yakalandığı ölümcül bir hastalıktan kurtulmak için, her gün bölgeden yakalanan iki genci öldürüp, beyinlerini yiyordu. Gençler katledilirken, sıra daha önce bu şekilde 17 oğlunu kaybetmiş olan Kawa adındaki demircinin en küçük oğluna gelmişti. Her gün, gençler Dehakın askerleri tarafından başları kesilmek üzere götürülürken, Kawanın aklına başkaldırı fikri gelir ve bu konuyu etrafında güvendiği birkaç kişiye açıklar. Demirci dükkânında, demirden savaş malzemeleri olarak Gürz û Kember, Kêr gibi araçlar yapar ve bir taraftan da başkaldırı için etrafındakileri eğitir. Bu hareket, yavaş yavaş yayılmaya başlar. Mart ayının 20sini 21ine bağlayan gece, zalim Dehaka karşı direniş başlar. O gece Demirci Kawa, kralın sarayına doğru yürür. Zalim Kral Dehaqı öldürerek, hem Kürtleri özgürlüğüne kavuşturmuş olur, hem de yeniden gelen baharın müjdecisi olur.
Bir kürt destanıdır
Demirci kawanın bütün oğullarını zalim kral dehak öldürünce en son demirci kawa dağa çıkıyor, zamanla zalim kral dehaktan kaçan gençlerde dağa çıkmaya başlıyor, dağda demirci kawa gençlere kılıç eğitimi veriyor, sonra newrozda gecesi çok büyük bir ateş yakıyorlar ve saldırıya geçip zalim kral dehakın sarayını basıyorlar ve kralı öldürüyorlar, işte bu kişiler kürtlerin ilk atası oluyorlar.
Yakın bir tarihte bilinen ayrılıkçı örgütün propaganda amaçlı uydurduğu üfürükten destan.
Ne diyor zalim bir kral var, burada siyasi otoriteyi motifize ediyor, ondan sonra dağ diyor, Demirci memirci diyor, burada bu motifin özellikçe Demirci olarak seçilmesi teasüfi değil, "karkeran" yani. Ondan sonra isyan silahlı mücadele filan amaç ayrılıkçılığı beyinlere enjekte etmek.
Pardon beyin demişim destanda da olmadığı söyleniyordu değil mi?
Valla yazmak istemiyordum ama çok enteresan bu efsane içerik olarak krala isyan,demircinin dağa çıkması,mutfağa gizlice girmek,çocukların ikisini değil birini salmak gibi enteresan olaylar var
Merak ettim bu çocuklardan birini öldürüp telsizini alıp "çık amına kodumun çık,başkan kawa'nın götünü sikeyim çık" diye bağıran asurlu jandarma da var mı*