demet akalın kendisiyle alakalı şu twiti atmıştır:
''Tarih tekerrürden ibarettir ama gurursuz kadınlar için geçerli değil tabii ki bu laf. Yuva yıkanın yuvası olmazmış, vakit geldi! Benim için lüzumsuz ve tarihi bir konu ama ben boşuna demiyorum cennet de burada cehennem de!''
bir başkasının evlilik hazırlıkları yaptığı erkeği ayartıp kendisi evlenmiş olan kadındır ama anlamadığım neden tek suçlu kadın olarak gösteriliyor bu konuda. toplumumuzda benzer örnekleri fazlası ile var bu tarz çirkin ilişkilerin ama erkek hiç mi suçlu değil? ibahim istemeseydi, demet şener istediği kadar uğraşsın onu tavlayamazdı... tamam kız arsız ama bu durumda mesafeyi koyması gereken kişi ibrahimdi... belli ki demet akalın ile zaten ilişkileri bitmiş ki * kendisine ışık yakan bir başka mankene anında kapıldı... bu tarz olayların kimsenin başına gelmemesini dilerim, eminim ki çok acı verir ama tek suçlu olarak kadını görmek de yanlış bence... evlilik hazırlıkları yaparken her ışık yakandan etkilenen erkeğin de bir okadar suçu var...
ebru şallı' ya dair yaraları var gibime geliyor. bir yandan demet akalın' ın çılgın gibi servet yapması ve şanı şöhreti, bir yandan da ebru şallı' nın koca parası yiyip evde oturabilecekken yapmaması, çalışması. pilates programları yapıp, ödül alması. kadını gerdi tabii. ibrahim şöyle, ibrahim böyle, aşkımız şöyleden başka anlatacak bir şeyi yok.
istanbulda ben ailemle otururken alt komşumuzdu maslak tarafında. ebru şallı'yla arkadaşlığının başladığı günleri de hatırlıyorum. o zamanlar küçüktüm, ona sık sık giderdim dertleşirdim. demet abla derdim hatta.
iyi bir insandı.
Türkiyenin en güzel modellerinden birisi olup ev hanımlığını kendine en çok yakıştığını söyleyebileceğim meslektaşları arasında yegane kişi. ibrahim Kutluay'ın yanına inanılmaz yakışıyor gerçekten özenilecek bir duruşları var. Ayrıca çok hanımefendi.
ibrahim kutluay olmasa sanki kişiliğini bulamayacakmış gibi hissettiren, demet akalın'dan arakladığı kocasına dünyanın kralı( kelime bulamıyorum)muamelesi yapan ve yanında bakın benim kocam sizin kocanızı döver edasında salak bir gülümsemeyle duran, kendi kişiliği yokmuşta ibrahimin kuyruğuymuş gibi davranan ,embesil görünümlü, eski her haltı yemiş yeni cici hanımefendi manken(ha ha ha...)
arkasında bir ordu dolusu eski sevgili ve magazinel skandallar bırakarak evlenen, geçmişini unutmak isteyen, unutturmak için de elinden geleni yapan kadın.
evliliğinin ilk yıllarında, hatırlayan hatırlar, her 3 ayda bir tam sayfa röportaj verirdi. röportajların tamamı ibrahim kutluay'la ne kadar mutlu olduğu ile ilgiliydi. çocuğu doğdu, röportajları bu sefer de ibrahim kutluay ve irem'le ne kadar mutlu olduğu ile ilgiliydi. ama yıllardır ibrahim kutluay'ın verdiği tüm röportajlar, spor ve basket ile ilgili.
durum aslında trajik. eski soyadının kullanılmaması, kendisinin "demet kutluay" olarak anılması için gazetecilere talimat vermesinden, henüz birkaç aylık bebeğinin üzerinden bile "irem bir aşk çocuğu" diye sağda solda ilişkisinin reklamını yapmaya çalışmasına kadar, her hareketi çok büyük bir trajedinin parçası. eski kimliğini hafızalardan silmek isteyen bir kadının çırpınışları.
sevgili demet; sen bir mankendin ve bu yaşam tarzını kendi hür iradenle seçtin. yine kendi hür iradenle onlarca playboy, şovmen, işadamı, aktör, menajer, yönetmen ile birliktelik yaşadın. yeri geldi, kolunda dikenli tel dövmesiyle çırılçıplak pozlar verdin, yeri geldi köpüklü banyodan havlu ile çıkıp cem davran'la seviştin. kimse seni bununla yargılamıyor çünkü sen sıradan bir kadın değil, seks sembolü olmuş güzellik kraliçesi mankenlerinden biriydin ve yaşam tarzını da kendin seçmiş, yolunu kendin çizmiştin.
bebeğine sımsıkı sarılıp, soyadını ve geçmişini unutmak istiyor olabilirsin. insanlara "demet şener" ay pardon "demet kutluay" diyince aklına 2 çocuğu olan mutlu ve kutsal anne imajının gelmesini istiyor olabilirsin. ama malesef her istediğimiz olmuyor demet. ve "demet kutluay" da desek "demet şener" de desek, insanların aklına gelen tek bir şey var: