bugün

(bkz: demogoji)
Bir konu hakkında konuşurken lafı çarpıtarak konudan uzaklaşmak için elinden geleni yapma sanatı.
eski beşiktaş'lı defans oyuncusu.

demagoji vida...
Laf kalabalığı yapmak, gereksiz sözlerle konuşmak.
Boş muhabbet.

aktörler : başının üstü kel, arkadan bırakılıp örülen uzun saçlı kırk yaş üstü bir ergen, otuz otuzbeş yaş arası üç kelimeden biri abi diğeri aynen olan çirkinle az güzel arası her an eline alacakmış gibi duran potansiyel abazan bir hatun.

Muhit : nişantaşı, cihangir, moda, caddebostan.

Mekan : kaldırımdan başlayarak heryer olabilir.

Konu : dünyanın devinimine etki eden salyangozların potansiyel agresifliğine karşı sümüklüböceklerin verdiği onurlu direniş ve bu direnişin temelini oluşturan diyalektiğin karl marks, darwin, newton, hamburabi'nin teorileri ile uyum sorunu.

Sonuç : saat gece oniki suları. Çirkinle az güzel arası hatun kişi.

- tartışma çok güzel. Tam sonuç alıyorduk. Hadi bana gidelim. Orada bitiririz.

Bunun gibi birşey işte.
şuan ekranda cumhur başkanının yaptığıdır.

halk arasında züğürt tesellisi de diyoruz.
laf kalabalığı yapıp boş konuşma sanatıdır.
dünya üzerindeki bir çok siyasetçi bu yöntemi kullanarak halk avcılığı yapmaktadır. bunların ustalarına demagog denir.
açıklayacak bir şeyi olmayanların kurtarıcısı. uzattıkça uzatmak için kullanılır. asıl konuyu da arada kaynatma şansı doğar.
birinin bana çok acil hakkında sağlam bir kaynak önermesini beklediğim olgu. ne yapalım sözlük, konuşmayı beceremeden hiçbişey olmuyor.
bugünkü maç sonrasında bjk ve gs taraftarının yaptığı eylem. la oğlum açık penaltı işte siz salak mısınız yoksa salağa mı yatıyosunuz? ali palabıyık'ın hakemliğini ben de sevmiyorum ama adam olan penaltı pozisyonuna penaltı vermeyecek miydi yani?
ayrıca fenerbahçe merdiven konusu başlattı ve bunu tff nin çifte standartına bağladı. bjkli ahmet nur hanım da çıkmış "bjk göz bebeği kulüp, biz efendiyiz, bize bunları söyleyemezsiniz. ayrıca bursa maçındaki penaltı pozisyonu da penaltı değil" diyo. oha la. siz kulüp yönetiyosunuz ya bu zekayla valla pes. gerçek demagojiyi bunlar yapıyor işte!
Yapilirken kusma istegi getiren kavramdir. Birde demagoji yapan kisinin karsisinda durup duygulanip aglayanlari gorunce daha cok yuzü ekşir insanin. Ortami terk edesiniz gelir. Oyle boktan.
görsel
kurdistan kullerinden yeniden doguyor buna ornek verilebilir.
yapanı da sevmem. yaptıranı da. ne fena insanlar olduk. aha da zil çaldı. gidiyorum ben. ühü.
son yüzyılda özellikle kadınların en tehlikeli silahı haline gelmiş; sırtın sıvazlanıp, gö yaşı dökülerek duygu sömürüsü yapılarak istenilenlerin yerine getirilmesini sağlamaktır. kadınların en başarılı olukları sanattır evet kadınlar için bir sanattır.
tartışma ortasında bana demagoji yapma diyerek kafadan bacak arası gol atmış olursunuz.
türkiye'de genelde tartışma sanatının bir parçası sanılan cehalet kalkanıdır.
direk (bkz: rte)

sa.
rte ile süleyman demirel kitabını yazar kanımca ve satış rekoru kırmazsa bende birşey bilmiyorum, üstadlar nede olsa.
demagoji yapan insana sen demagoji yapıyorsun işin aslı şöyle şöyle diyerek yaptığı yüzüne vurulsa diyebilir ki
"ben yalan söylemedim, olanı söyledim". aslında demagoji yapan ille yalan söylemez. saptırır, yanlış anlaşılmaya kasten mahal verir.

siyaset;

kelime oyunu içinde hakikati canı isteyince güme götürme canı sıkılınca gümden getirme şartlar değişince güme götürüp-getirip işlemi şıklaştırıp bezdirme hakikate kilo kaybettirme işlemi seyrekleştirip unutturma vaz geçittirme sanatı ise eğer,

siyaset, demagoji yapmayacak da ne yapacak!

"bunun heç bi gereği yoktur!"

"bunu yapmanın gerekleri yoktur diyemezsiniz, vardır!"
tdk laf cambazlığı deyip bırakmış. kelimenin işlevini, manasını anlamamız için örnek cümle olarak da "ben demagoji gördüm" minvalinde;

"Çünkü halklar artık demagojiden hoşlanmamakta, demagogların maskelerini aşağıya indirip yolundan atmaktadır" (N. Hikmet) gibi bir cümle seçmiş.

demagogun tanımını örnekler iken ise tam kalbinden vurmuş;

"Demagog, kelime oyunu içinde hakikati güme götüren bir hokkabazdır". (n. f. Kısakürek)
(bunu da bilinçli olarak yapar demagoglar)

cambazlık mecazi ise kötü bir algı oluşturur. laf cambazlığı da demagojinin insanları yanıltan yönüne vurgu yapsa da teğet geçmektedir. yani insan onca çalışıp incecik ipte yürüyebiliyorsa boş faydasız bir iş olsa dahi bu bir yetenektir ve cambazlıkta yalan, riya, göz boyama yoktur.

dolayısıyla demagojinin tanımını; yeteneğini art niyet arayamayacağımız bir biçimde sergileyen cambazlık kurumuyla değil de yeteneğini insanları kandırmak, uyutmak biçiminde, art niyet arayabileceğimiz sihirbazlık, hokkabazlık kurumuyla yapmalıyız.

şu fıkra demagoji olayını güzel ve net olarak örneklemektedir;

Papa New York' u ziyarete gittiğinde gemiden iner inmez gazeteciler etrafını sarmış ve sormuşlar:
"New York genelevi hakkında ne düşünüyorsunuz?"

Papa şaşırmış: "New York' da genelev var mı?"

Ertesi gün tüm gazetelerde manşet: "Papa' nın gemiden iner inmez ilk sorduğu şey, New York' da genelev var mı?oldu.

http://www.gazeteyenigun....inin-sinirlarini-zorlamak
(bkz: Demagoji); halkın isteklerine, önyargılarına ve korkularına dayalı olarak yapılan siyaset ve destek arayışıdır.
Yunanca (bkz: demos) (halk) ve (bkz: agogos) (liderlik yapmak) kelimelerinin birleşiminden türemiştir.

Genellikle üstün bir hitabet ve propaganda yeteneği gerektirir.
Çoğunlukla (bkz: dindarlık), (bkz: milliyetçilik) gibi (bkz: popüler kavramları) kullanarak ve bunlara bağlılığı sömürerek yapılır.

(bkz: Demagoji) yapan kişiye " (bkz: demagog)" denir.
ülkemizde çoklukla, özellikle tarihten bu yana başa gelememiş, kendini ezilmiş olarak lanse eden toplulukların başvurduğu mağdur edebiyatıdır.
belli bir kesimin duygularını okşama sanatı. propagandanın alt koludur.
anneyle tartışılır. tartışmanın en koyu bir anında;

-anne bi demogoji yapma alanseversen.
*bak ki annesine ne diyor!
-anne ne dedim ki?
*tüüh! sensin demogoji.

diyerek bir yanlış anlamaya sebebiyet vererek, her hatırladığımda beni tebessüm ettirip,iç çekerek anne mi hatırlamama vesile olan taktiksel bir söz sanatı.