deliye özgü anlamlarla yüklü koca bir okyanustur. bu yönüyle doğa karşısında bir öz değil tersine doğanın kendisidir. deliliği söyleminin merkezine oturtan foucault'nun da gözetim ve mekanizmalara bu kadar anlam yüklemiş olmasının nedeni, delinin gözetimci mekanizma karşısında gösterdiği takıntılı özgürleşme vakalarıdır. halbuki üstünlük kurucu bakışın birçok vahşi hayvan için yaşamlarına bir "tehdit" anlamına geldiğini atlamış olması ilginçtir.
Yürüyorum.Yürüyorsun toprağı delen ayakların üzerinde çalımsız. Uzaklara gidiyor bulutların yanmış mavilikleri ve boğazına kadar göğe boğuluyorsun. Yırtsan şu şehrin biçimsiz silüetini !? bucaksız karanlık mıdır ardı? Her resim ilk beyaz değil midir her çocuk kadar? Ormanlar sonsuzdur(mu?).Bir ağaç kesersem orman eksi bir ağaç mı eder? Seni sevsem ama ağlatsam-herkes sevdiğini ağlatır- bir defa; sevgi eksi bir defalık gözyaşı (mı?) olur elde kalan.Bizi tımarhaneye sokan büyük bunalımlar değil gündelik şeylerdir demişti bir yazar.Ayakkabı bağının kopması mesela.Bu ısıtılmış manyaklar cennetinde ne yapmalıyım tımarhaneye girmemek için peki? Büyük şeyler o zaman...Birilerini öldürsem?Yok.Bugüne dek içeri girmiş katil görmedim.Rahatlıkla deli raporu bulup icabıma bakarlar.Bir baksana etrafına potansiyel katilleriz hepimiz.Her gün birbirimizin içindeki insanlığı sırtından bıçaklıyoruz.Tecavüz?Onu da toplu yapanı bile salıverdiklerini gördüm ,tek başıma yaparsam çay bile söylerler pişkin ızgara suratlarıyla emniyette ifade verirken.Mevzu yine akli dengemin yerinde olmamasına bağlanır hoop.. sınırsız beyaz odalar.En çok neden korkar muktedirler? Devleti devirmek için darbe planı yapsam? Ha orman artı bir ağaç ha orman işte manyak mısınız? Tamam kabul ediyorum ve teslim oluyorum her gece rüyalarıma arz-ı endam eden süt beyaz gömlekli, hayali kardeşlerim. Buyurun sıra sizindir! Zira delilik: akıl sağlığı bozuk bu dünyaya ayak uydurmak için yapılmış akılcı bir hamledir.
Üzerine erasmus tarafından övgüler yazılan durum.
ismet özelin bir şiirinde de kendine şöyle yer bulmuştur:
dilce susup
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücür çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak.