yakısıklı
karızmatık
tarihe meraklı
kayseri olmasıyla gurur duyan
fransız kızları peşinde kosturan
turk kızlarının değerini bilmediği
artiz gibi
bir kardeşimdir..
kendisinide dahil ettiğimiz A-Takımıyla maceradan maceraya atılacağımız msn de kendisini engelleyip silmeme rağmen* yeniden listeme aldığım can dostum güzel insan..
azraille ölüm pazarlığı yapan islamî mitoloji kahramanı. azrail deli dumrul'un canını almaya gelir. ancak deli dumrul canını teslim etmek istemez. bunun üzerine azrail ondan kendi canı yerine başka bir can getirdiği takdirde canını bağışlayacağını söyler. bunu duyam deli dumrul önce anasına babasına gidip durumu anlatır. ancak "can tatlıdır", ne anası, ne de babası canlarını vermeye razı gelmez. deli dumrul son çare olarak karısına gider ve aradığı canı karısı hiç düşünmeden vermeye razı gelir. bu durumu gören tanrı deli dumrul ile karısının haline acır ve canlarını almaktan vazgeçer, ikisine de uzun ömürler verir.
ayrıca yerli mitolojideki deli dumrul kahramanı, yunan mitolojisindeki admetos ile benzerlik gösterir. kral hades admestos'a kendi canı yerine bir başka can bulursa canını bağışlayacağını söyler. admestos da aynen deli dumrul gibi, önce anne-babasına gider, fakat yine deli dumrul gibi bunlardan olumsuz yanıt alır. sadece karısı alkestis ona canını vermeye razı olur. yine ayrı deli dumrul'daki gibi ikisinin de canları bağışlanır neticede.
ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar sözünü yalanlayan masaldır. çocukken de inanmamıştım sonuna bugünde. ama yeni doğmuş bebesini cami avlusuna terk eden anne müsveddelerinin olduğu bir dünyada belki doğru bir sona sahiptir hikaye.
son sözüm de dede korkut'a bugün ne canını verecek karı ne koca var. bol bol annemi arıyorum, kocam beni terk etti misyonlu kadın programları. sen iyi zamanda yaşamışsın.
yunan mitolojisindeki admetos ile benzerlik gösteren yerli mitolojideki deli dumrul gibi admestos da aynen önce anne-babasına gider, fakat yine deli dumrul gibi bunlardan olumsuz yanıt alır. sadece karısı alkestis ona canını vermeye razı olur. yine ayrı deli dumrul daki gibi ikisinin de canları bağışlanır neticede.
komedi filmi diye ortada dolanan sirk gösterilerine inat gerçekten komik bir film.
tuvalet sahnesiine bittim.
yanlız tek anlamadığım askerde sakal serbest de biz mi bilmiyoruz?
mantık olarak vasatın altında bir film olsada aslında benim çok beğendiğim bir film. replikleri çok baba.
tuvalet sahnesinde yarıldım.
sonu havada kalsada eğlenerek izlediğim bir film olmuş.
hiç unutmam ama hangi gün unuttum *
sevgilim tiyatroda deli dumrul oynuyo. bildiğin kafa rol. ben tabi gururluyum. sanat yönetmenleri ile oturuyom kalkıyom. egom tavan. neyse oyun başladı. benimki çıktı sahneye bende hiç heycan kalmadı. izliyorum gülüyorum. arada bana göz kırpan doğaçlamalar yapıyo uçuyorum mutluluktan...
ta ki bunun elif ile sarılma sahnesine geliyoruz. orda bi fena oluyorum önce. kalbim sıkışıyo. lan diyorum o benim sevgilim. o karıya niye sarılıyor. vay amk ben olsaydım o elifin yerinde. kız sülük gibi yapışıyor sevgilime. çatlıycam ama sinirden. önünde diz çökcek nerdeyse. aşklarını itiraf ediyolar. janjanlı sahneler falan. kahroluyorum tabi. allahtan mevzu komik bi yere geliyorda ilk perde olaysız bitiyor.
oyun arasında hemen yanına gidiyorum. elifi oynayan karının yüzüne pis bi bakış fırlatıyorum. o benim sevgilim. sen gerçek değilsin. o beni seviyo havaları. birden mallaştığımın farkına varıyorum. sevgilim öpüyor yanaklarımdan ve beni salona uğurluyor. son sahnede bi sarılma sahnesi daha var kıskanma diyor. ben tabi başımı bükük içeri gidiyorum.
sahne başlıyor. benim yine kalbim sıkışıyor. sinirden kıpkırmızı oluyorum. ama adam tiratının içinde adımı geçiren öyle bir cümle kuruyor ki beni benden alıyor. laaaaan diyorum iyi ki benim sevgilim bu deli dumrul. kimse anlamıyor tabi benim dışımda. zaten hoşuma giden de bu. yönetmen sonrasında iki mırın kırın edicek ama olayımız amacına ulaştı. ben mutluluktan uçuyorum. elif karakteri de benim öfke selimden kurtuluyor.