yalansa çıksın birileri yalan desin. ne öyle türban takıp vücudunun en küçük bir noktasını bile göstermemek? bu çağda böyle bir gericilik böyle bir saçmalık olur mu? yıl 2010 arkadaşlar artık ilerleyelim biraz.
internette ve diğer sosyal medyada görüyoruz, iran'da havuç, patlican gibi cinsel dürtüler uyandıran meyve ve sebzelerin yasaklanması haberlerini. bu tarz gerici kafasını türkiye'de görsek hoşunuza gider miydi mesela? tek kelimeyle saçmalık. bakın, ulu önder m.k.atatürk liderliğinde emperyalizme karşı dünyanın ilk büyük zaferini elde etti bu millet. gericilik ve yobazlık zincirini kırıp tüm dünyaya gücümüzü ve çağdaşlığımızı 1923 yılından itibaren tüm dünyaya duyurduk. kadınlarımıza erkekler ile eşit haklar verildi, sosyal yaşama kazanılmaları sağlandı. çarşafdan çıkararak onları daha özgür bir yapıya getirdik. bunların hepsi ulu önderimizin liderliğinde muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için atılan adımlardı.
şimdi bir düşünün; bu büyük başarıları kazanarak tüm dünyaya kafa tutmuş, en az erkeği kadar mücadele vermiş kadınlarımızı hangi çılgın zincir vuracak? hangi gerici onları sınırlayarak örtünmesini öngörecek? büyük türk devrimiyle başlayan modern türkiye amacına taban tabana zıt bu görüş asla ve asla yürürlüğü sokulamayacaktır. kadınlarımız istediği gibi giyinip istediği dekolteyi özgürce sergileyebilecek. dar minileriyle, göğüs dekolteleriyle özgürce bedenlerini teşhir edebilecekler. isterlerse dar bluejean giyerler, isterlerse çıtçıtlı body. bu onların hakkı çünkü. modern ve ilerici, batılılaşmış bir toplumun bir göstergesi bu.
bir turist düşünün ki ülkemize gelmiş, belli bir işi için girdiği ortamda kendisine türbanlı, sıfır dekolte, sıfır makyaj bir gulyabaninin mi yardımcı olması daha çok ülkemiz adına puan kazandırır yoksa daracık eteğinden fırlamış sımsıkı kalçalarının enfes bir göğüs dekoltesiyle tamamlamış çağdaş, modern kız mı mı? anavatanında döndüğünde tekrar düşünün hangisini anlatması bizim yararımıza olur?
ben kabullenemiyorum türk kadınını türbana sokulmasını istenmesini. bir italya, fransa, ingiltere çağdaşlığı ile ön plana çıkmış özgürce kadınları hayatlarını yaşayabiliyorlarsa türk kadınıda onlar gibi olabilir.. ondan sonra türk kızları gitsin rus kızları gelsin gibi yozlaştırılmış düşüncelerden kurtulur bir kısım.
çok doğru bir tespittir. dekolte; kadının tecavüz edilme korkusu olmadan sokaklarda özgürce dolaşabilmesi manasına gelmektedir aynı zamanda. yaşasın modern türkiye! geberin gericiler!
ne alakası var demekten alıkoyamıyorum kendimi. insanın vücudunu göstermesiyle çağdaş olması arasında nasıl bir bağ olabilir. o zaman hayvanlar bu dünyanın en çağdaş yaratıklarıdır. biz hala kitap,gazete okumayı bilmeyen bi ülkenin, halkın çocuklarıyız. hala bu ülkenin yarısı açlıkla, yoksullukla boğuşuyor. akşam yemeğini nasıl aradan çıkarsam diye düşünen milyonlarca insanımız var. ormanlarımız yakılıyor yerine oteller yapılıyor. tarım ve hayvancılıkta ileri ülkeyiz derken büyükbaş hayvan ithal etmeye başladık. bütün derdi tasayı bıraktık soyunduk ve medeni olduk. vay be ne ala bize. milleti amma soyma meraklısı çıktınız. illa da ananızı, bacınızı o.ospu edeceksiniz, bi başaramadınız gitti.
saçma bir önermedir. çağdaşlık kılıkta değil akıldadır. kara çarşaf giyinen bir kadın kesinlikle çağdaş olmadığı gibi dekolte gezen bir kadında çağdaş olmayabilir.
dekolteyi gözünüzle açmadığınız sürece giyen kişiyle alakalıdır. günümüzde temel eğitimi yarıda kalmış yavrucakların dekolte giyerek sosyal statü edinme çabası aşikarken, yanlış bir önerme olmuştur..
önemli olan o dekolteyi giyip modern oldum demek değil de, ona ağzı burnu sulana sulana anam yavrum dememektir. asıl olan modernlik budur. bahsedilen mini etek giymece ise özgürlüktür. herkes senin gibi kapanmak, onun gibi de açılmak zorunda değildir.
milli şairimiz mehmet akif ersoyun dediği gibi:
medeniyet açmaksa beni desene hayvanlar bizden medeni
insanla hayvan arasındaki farkı ayırt etmek lazım kadın cinsel obje değildir açık giyinmek kadınların zaafıdır bu yüzden onlara kapanması söylenmiştir çünkü bu sınavdır. erkeklerin uçkuruna sahip olması gerektiği gibi. ben kara çarşafa bürünsünler demiyorum ama açık saçık giyinip insanları tahrik etmesinler.
edit:gericiyim evet çünkü senin gibilere arkadan çüş diyecek birileri lazım.
ne açılmakla çağdaş nede kapanmakla yobaz olunabileceğini düşündüğüm için karşı çıktığım teori. önemli olan bireylerin birbirine gösterdiği saygı. bir zamanlar kapalılara yapılan ayrımcılık şimdilerde kapalı olmayanlara yapılıyor. ortasını bir bulamadık.
derdi kesinlikle çağdaşlaşmak olmayan yazar söylemidir. ki önermedeki saçmalığı kendiside bilmektedir. önerme sahibinin tek derdi daha fazla et görmektir. asıl çağdaşlık insanları kılık kıyafetlerine göre sınıflandırmamaktır. onları kılık kıyafetleri yüzünden birtakım haklarından mahrum bırakmamaktır. bilmiyorum türkiye anlatılan şekilde çağdaşlaşsa erkekler nasıl eş seçecek. önerme sahibi onların arasından nasıl seçecek eşini? eşinin diğer erkeklere meze oluşunu midesine nasıl sığdıracak? yoksa seyredecekmi sadece?
