dekolte giyen kadının maksadı erkeklerin beğenisini kazanmaktır. bunun için de vücudunu paylaşmaktan ve sergilemekten çekinmemektedir. bu bağlamda kendisiyle kurulacak fiziki münasebetlerde hukukun bunu göz önünde bulundurması gerekir. kadının vücudunu erkeğin nefsini cezbeder, nefsi müdafaa hem dinimizin gereğidir hem de hukuken suç değildir. ^
son olarak hukukçular maalesef türkiye'de bunu uygulamayı unutmaktadırlar.
ne maksadı olacak iyice kendinizi kaybetmişsiniz. etrafında kim dekolte giyinmiş diye fellik fellik bakınan erkekler bide karşısındaki kızı namussuz görüyor. nasıl bir çelişki bu. bir an önce kendinize gelin.
dekolte fransızcada rekolte kelimesinden türemiştir. rekolte meyve sebze gibi ürünlerde hasatın toplanması durumuna karşılık gelmektedir. dekolte giyinen kadın, meyvelerinin olgunlaştığını, toplanmaya ve yenmeye hazır olduğunu göstermeye çalışmaktadır. bu sebeple bu giyim tipine dekolte denmiştir.
bedenine atılan bakışları kendine sanarak mutlu olan yazmış nasıl bir dünyada yaşıyor kız içinden ayı diyordur bu da ağzı açık bakarken mutlu ettiğini sanıyor. yurdum insanı ne zaman değişeceksin.
say yasasına uygun değildir çünkü kadının arzı sabit iken ortaya çıkacak talep şokunu karşılayamayacağından arz talep dengesi sağlanamaz. bir kadının tek başına ne kısa ne de uzun zamanda arzını artırma şansı da yoktur fakat yine de birden çok erkeğe yetebilitesi vardır. kadınına göre değişir bir durum.
kımse hadi ben bugun dekolte bir kıyafet giyeyim demez nasıl erkekler dar kesim kıyafetler giyiyorsa kadınlar da giyiyor bunu, yakası acık tişört erkekler giyiyor kadın da giyiyor... bunu kadının bır yerini açması olarak algılamak bile gelişmişlik seviyesi ile ilgili bir sorundur. bir erkek dar giydiğinde kadınlar acaba bize bir şey mi göstermek istiyor demiyor bilmem anlatabildim mi ?
kapalı kızların türbanına kafa takıp, destan yazanların dekolte giymeyi çok güzel savundukları bir başlıktır. niye bir kadın o kadar kısa mini etek giyer, niye göğüslerini o kadar açar? sorularına canı istediğinden yanıtının gelmesi ayrıca komiktir. bu namus meselesidir.
diğer bayanlardan daha güzel olduklarını, ilgi çekmek, bakılmak, hoşlanılmak, beğenilmek ve sevilmek için bedenlerini mallarını teşhir ederek sergileme yoluna giderler.
fantazilerinizi gerceklestirebilecekken 31'e devam etmekle sonuclanabilir.
ortaokul-lise yillariydi. dogumgunu vs. bir gerekceyle bizim evde bir gunduz vakti kizli erkekli toplanmistik. hoslandigim, hatta hala zaman zaman ruyalarima giren kiz, en yakin arkadaslariyla gelmisti. bizim elemanlar da gelmis ve sayisal denge saglanmisti.
kizlar ictikleri biralarin da etkisiyle iyice rahatlamislar; etek giymis olmalarina ragmen koltuklarda kaykilarak mal beyanlarini yapmaktaydilar. malesef o donem alkol kullanmamak gibi bir ergen prensibine sahip oldugumdan ve o kafayla hoslandigim kizin karsisinda olmanın heyecanını yaşadığımdan oldukca rahatsiz olmus, kendimce kibarca toparlanmasi icin hoslandigim kizi uyarmıstim. tabii o dakikadan sonra kizlar bizden bir cacik olmayacagini anlamis olacaklar ki muhabbetin gidisati tamamen tersine donmus, bir sure sonra da kizlar evi terk etmisti. simdi dusununce o gunun cok daha farkli gecmesi gerektigini anliyorum tabii ama bu aydinlanma, 31'le gecen gunlerimi geri getirmeye yetmiyor.
benim hoslandigim kiz daha sonra okulun en pic elemani basta olmak uzere ne kadar sikici tip varsa onlarla takildi. ben hatunların efendi adam yerine piç tercihi'ni en derinden yaşayan masum asiktim. o zamanin sartlarinda ayni sey olsa yine uyarirdim ama bugun basima boyle bir sey gelse o kizi bosaltmadan birakmam.
