bir yaratıcının olduğuna inanmak ancak toplum çıkışlı dinlere inanmamak.
insan deistim dediği ve olayları öyle tarttığında objektif olabiliyor. çünkü bir muslumanın bir musevinin dediğini tarafsızca kabul etmesi reddetmesi zordur.
not: ben de varlığına inanıyorum o'nun**** ancak şunu da biliyorum ki tek başımızayız. dinler ise sadece toplum getirisi* ve sıradanlaştırıcısıdır.
henüz bu görüşü yeni benimsemiş bir deist olarak şimdiden toplumsal anlamda sıkıntılarını çekmeye başladım sözlük. gerçekten insanların yaklaşımını değiştiren bir etkenmiş. müslüman olduğum zamanlarda başka bir inanca sahip olan herkese saygım oldu ama başkaları bu saygıyı göstermiyormuş.
Dinine bağlılığı, inancı sadece '' Elhamdülillah müslümanım'' ' dan öteye geçmeyen Müslümanlara verilen sıfattır.
Hacı namaz? işten güçten kılamıyoruz be. oruç? bu sene ramazan yaza geldi zor oluyor diye tutamıyoruz. Fitre, Zekat? inanır mısın bazen sigaraya bile param ucu ucuna yetiyor. Hacı sen nesin? Elhamdülillah müslümanım.
tatlı su müslümanı seni.
tanrının varlığına inanırlar ancak onun insanlara mektup yazıp gönderen -ki sonra bunlar basılıp kitap haline gelecek- yaramazlık yapanları büyük kazanlarda pişiren; akıllı duranları yeşil kırlara pikniğe götüren bi tanrı olduguna inanmazlar... (bkz: ben)
deistlerin ateizm kavramıyla birlikte anılması ve bu doğrultuda tanım yapılmaya çalışılması ya da benzetilme çabaları saçmalıktır. dindarların içinde bir kesim ise; aslında onlar da ateistler veya ateist olabileceklerini iddia etmeleri de cahilliktir. deist birinin, ateist görüşe daha yakınım diye kendi inancını yorumlaması ise tam bir safdilliktir.
desitler: "tanrının gücü yaratmakla sınırlıdır, bir kez yaratıldıktan sonra dünyanın hiçbir işine karışmadığını ve yönetmediğini" belirtirler.* ateistler ise; tanrının var olmadığı kesin bir doğrudur. * tezini savunurlar. deistlerin savundukları Tanrı ve Yaratma inancı, ateizmin yok hükmündeki teziyle örtüşmediği gibi, deist ve teistlerin tek Tanrı yönündeki doğruları aynı nokta ve düzlemlerde kesişmektedir.
örnek: O, yaratan, var eden, varlıklara şekil veren Allah'tır ( haşr suresi -24) teistlerin inandığı ve kuran da yazıldığı gibi inananların ortak noktası tek tanrı-Allah inancıdır. Rahman Kuran-ı öğretti. insanı yarattı. ona açıklamayı öğretti. göğü Allah yükseltti ve mizanı(dengeyi) O koydu.(rahman suresi 1 2 3 4 ve 7) ayetlerde belirtildiği gibi, deistlerin Allahın fiilleri bağlamında teistlerle fikir ayrılığı bu yöndedir. fikir ayrılığı sadece deistlerle olmadığı gibi dindarların bile kendi içerisinde, dini uygulamaları ve yorumlamaları sırasında, bazı veya birçok konu üzerinden karmaşıklıklara ve fikir ayrılığına yol açtığı inkar edilemez.* bunun aksini savunmak sorun ve bölünmelerin olmadığını iddia, etmek ise saflık olur. fakat yaratılış bağlamında tek Allah inancı iki görüş tarafından da kabul edildiği yadsınamaz gerçektir.
Unutulmamalıdır ki Hz. Muhammed (sa) elçilik görevi kendisine vahiy edilmeden önce; putlara inanmazdı ama aradığı dini inancıda ne Hıristiyanlıkta ne de Yahudilikte bulabilmişti. bir gün Ey Allahım, eğer hangi ibadet etme biçiminin senin hoşuna gideceğini bilseydim ona uyardım, ama bunu bilmiyorum diye münacatta bulunmuştur. islam peygamberi s.75 paragraf 145 (islam tarihçisi ibn hişam 144 145)
allahın varlığına inanan, dünyadaki diğer tüm varlıklardan üstün olduğunu anlayan fakat bunu idrak edemeyen insandır. allah yarattığı meyve ağacından meyve vermesini ister, yarattığı insandan ne ister?
insan zekasınıherşeyin üstünde tutup, tanrı'nın varlığına inanan fakat bağnaz-kulaktan dolma bilgilerle bazı şekillerde tanrı' sıyla arasına insan, kitap veya davranış-şart koymayaninsandır.. bana da gayet mantıklı gelen bir inanış biçimine sahip insanlar..
tanrının var olduğunu kabule ettiği halde, dine neden inanmıyor. tanrıyla iletişim için aracıya gerek yok. tanrı ile konuşan deist varsa, çıksın söylesin. tanrı yarattığı varlıkları başıboş mu bıraktı. kafana göre takıl mı dedi. tanrının kuralları yok mu. varsa bu kuralları deist bir insan nasıl öğrenecek. eğer tanrının kuralları yoksa, tanrı figürüyle ne kadar uyuşuyor.
mantikli bi istliktir, şöyle ki; din insanlara doğru yolu göstermek üzere ahlak temelli .... (gelmişse, kurulmuşsa, düzenlenmişse, kurgulanmışsa bla bla boşluğu doldurun iste kafanıza göre) eğer siz gerçekten ahlaklı, doğru yolda ve kalbiniz temiz ise din bla blasinin gereklerini zaten yerine getirmiş oluyorsunuz ki din bla blasina ne gerek. ama günümüzde ne ahlaktan ne de doğruluktan söz edemediğimiz için de din bla blasi gereklidir en azından bu yüzyıllarda. ve aynı zamanda ve günümüzde her babayiğidin harcı olmayan istliktir deistlik.
edit: eksi veren sevgili yazarcik çok merak ediyorum neden eksi verdiğini.
edit2: eksi vermen sorun değil sadece nedenini merak etmekteyim.
tanrını varlığına ve evreni yarattığına, ancak bu aşamadan sonra dünya üzerindeki yaşama müdahale etmediğine inanan kişidir. peygamberlere inanamaz. dua etmenin herhangi bir şeyi değiştireceğine inanmaz.
teistler gibi evrime dogmatik bir şekilde karşı değildir.