koreli derlerdi benim dedeme. memleketin çoğu yerinde kore gazilerine hep koreli derler zaten.
öyle sakatlığı filan yoktu bi yerinde. uykusunda sayıklardı hep. kan ter içinde uyanınca boşluğa bakardı soluk soluğa. tek kelime etmezdi o an. ne zamanki soluk alıp verişi düzelir o zaman yeniden yatardı.
muhabere eriymiş dedem. üs kurulan yerde telsizi kurar, intikallerde sırtında taşırmış hep.
birgün karargahtayken en yakın arkadaşının feryatlarını dinlemiş telsizden. o günden beri hep yarı deli gezmiş. dile kolay tam 50 küsur sene.
öldüğü gün kurtulmuş bu kabuslardan ancak.
rahat uyu dede. şimdi seninki gibi kabusları ben de görüyorum. ve artık seni en çok ben anlıyorum.
babanız vefat etmiş kadar ağlarsınız. alışılmaz ölümüne, düşündükçe insanın yaşama hevesi kaçar. çünkü koca bir çocukluk dönemi, dedenin yanında geçmiştir. elinizden tutup gezdirmiştir hep.
dedenizi, ninenizi sevin, bir sabah uyandığınızda, onlar dünyadan sıkılıp gitmiş olabilirler...
Torunlarına, çocuklarına ve gelin/damatlarına göre farklı anlam taşıyan durumdur. Babamı babannemin cenazesinde gördüm bir de dedemin cenaze de görmeye dayanabilir miyim bilmiyorum.
Ben bitanesini kaybettim ara ara özlemi burnumun direğini sızlatmıyor değil. Her ne kadar çok iyi anlaşamasakta sevdiğini bilrdim beni. Hissettirirdi o düşkünlüğü ile..