dede

entry191 galeri11 video2
    66.
  1. tanım: yaklasık 2 saat sonra, kaybedilisinin ardından 1 sene gecmis olacak olan sonsuz saygı ve sevgi besledigim atam...
    kendisine bu yuksek saygıyı ve sevgiyi besleyen kalbim, vefatının ardından kac sene gecerse gecsin onu yasatmasını da bilecektir. sozluk aracılıgı ile bu da biline.
    1 ...
  2. 65.
  3. mustafa yıldızdoğan ın güzel bir parçası;

    Günü bayram eyledik
    Mani türkü söyledik
    Her yerde farklı curcuna
    Dede biz böyle miydik

    Çalan kaçtı Amerika
    Arayan yok harika
    Memur, işçi, emekliler
    Kemerleri tam sıka

    Gelen vurdu, giden vurdu
    Öküz çift çift doğurdu
    Yüzsüzde yüz kızarır mı
    Hep Silifke yoğurdu

    Aydın aydın olaydı
    iş o zaman kolaydı
    Halktan kopuk bu aydınlar
    Dede hiç olmasaydı

    Birisi bir söz atıyor
    Tamam bomba patlıyor
    Kırkı da farklı kırk telden
    Halk gülmekten çatlıyor

    Gelen vurdu, giden vurdu
    Öküz çift çift doğurdu
    Yüzsüzde yüz kızarır mı
    Hep Silifke yoğurdu

    Ata girmek tek çare
    Atta türlü bahane
    Biz koştukça at terliyor
    Dede işimiz nane

    Dede gitme kalsan biraz
    Senin için bu türkü
    Artık o devir değişti
    Bu asırda gör TÜRKü

    Gelen vurdu, giden vurdu
    Öküz çift çift doğurdu
    Yüzsüzde yüz kızarır mı
    Hep Silifke yoğurdu.
    1 ...
  4. 64.
  5. ak saçlı, ak sakallı kafasındaki namaz takkesiyle evin baş köşesinde oturup usul usul bir şeyler anlatır şekilde hayal ettiğim akraba. iki dedem de sakalsız. neden böyle canlandırıyorum ben de anlamadım.
    0 ...
  6. 63.
  7. ilaç prospektüsünde yazanları reddeden aşmış farmakolog kişi.
    1 ...
  8. 62.
  9. 61.
  10. rahmetlinin sayesinden çarpım tablosunu öğrendim.
    0 ...
  11. 60.
  12. biraz sağır (biraz mı!), buruş kırış, sık sık gülümseyen (kıkır kıkır), genellikle bir kulağı devamlı ezanda olan, öğrencilik yıllarında torununa canlı çalar saat hizmeti veren, üç aylığını alınca şapkasından harçlıklar, çikolatalar çıkartan bir sihirbaza ya da noel babaya dönüşen, rüyada vefat ettiği görülüp sabah uyanınca, "yuppiii rüyaymış!" diye sevinilen, ama günün birinde ne yazık ki gerçekten ölen aşırı sempatik yaşlı kişisi, dede.
    2 ...
  13. 59.
  14. emekli maaşının çoğunu torununa veren büyüklerimizdir.
    0 ...
  15. 58.
  16. evlatlarını sevmeyen babalar olabilir; ama, torununu çıldırasıya sevmeyen dede olamaz.
    0 ...
  17. 57.
  18. 56.
  19. beyaz saçlı, tonton, güleryüzlü, eli açık, harika tatlılar yapan ve de sonsuz güven kaynağı insan.
    0 ...
  20. 55.
  21. her elini öpmeye gittiğinizde, sanki yarın ölecekmiş gibi nasihatlar, tavsiyeler verir. ve sen her zamanki dik başlılığını bırakıp dinlersin boğazındaki düğümle. bir de hastaysa, ayakta duracak hali olmadığı halde seni yol etmek için geliyorsa kapıya kadar daha yakın hissedersiniz varlığını ve yokluğunu...
    bıyıklarını taradığınız günleri aklınıza getirir ve her an ayrılacak gibi bakarsınız buğulu gözlerine.
    1 ...
  22. 54.
  23. yoldan geçen bayanlara lokum tutan ve sürekli kelek yiyen insan.
    1 ...
  24. 53.
  25. 52.
  26. Bir yılını doldurmuş askere söylenen tabir.
    0 ...
  27. 51.
  28. baba, ana, kardeş sevgilerinden farklıdır, hepsinden. özellikle dedeniz benim dedem kadar mükemmelse...

    4-5 sene önce. dedemle evde tek başımaydım. karnım açtı, mutfağa gidiyordum. dedem durdurdu beni "nereye gidiyorsun" diye, "mutfağa gidiyorum yemek hazırlayacağım" dedim. hemen "sen şuraya otur bi oğlum" diyip beni kovdu oradan, içeri girdi. yaklaşık iki dakika sonra odadan, bir elinde tost, bi elinde taze sıkılmış portakal suyu(onun özel bir makinesi vardı) vardı ve yüzünde gülücükle "bak oğlum sana ne hazırladım" diye çıktı. bembeyaz saçları, tombul suratı. yemek yerken her saniye beni izledi, yemeğim bitince "doydun mu oğlum?" dedi, "eline sağlık dedem" dedim. gözlerindeki mutluluğu okuyabildim o an, sonra televizyonu izledi gene.

    daha çok anım var kendisine. bu anlatmaya dayanabildiğim 2-3 tanesinden biri. bana hiç "torunum" demezdi. hep "oğlum" derdi. yaklaşık 20 tane torunu vardı, hepsine bayramları onar milyon verirdi, öyle bir çocuk sevgisi vardıki içinde... kalbi o kadar büyüktüki... torunlarının doğum günleri, hakkındaki her şey bir defterde yazılıydı. doğum günümüz, karne günümüz, hepsinde arardı bizi. kalbi o kadar büyüktüki... komşunun oğluna çilek yedirirdi, onu severdi, dede sevgisini ona tattırdı. kalbindeki sevgi çok büyüktü, ama çok narindi. 80 yaşında olmasına rağmen bir kere arkadaşının cenazesine geldi. daha da hiç gidemedi... yüreği dayanamazdı canım benim... 1975'ten beri günlük tutardı, her şeyini oraya yazardı dedem. bizi bile. hepimizin resmini bir tabloda topladı(torunları, oğulları)... her gün o resimleri izlerdi oturup.

    çok yardımseverdi. cemaatin çektikleri sıkıntı yüzünden, o köye cami yapılmasında çok büyük bir katkı sağladı. bir okula kalörifer yaptırdı, yurttaki çocuklara battaniyeler aldı... dedim ya, canımın içi, o kadar büyüktüki kalbi, sevgisi, bize yetip artıyordu, geri kalanını herkese dağıtıyordu. bir asker kadar disiplinliydi, ama bir çocuk gibi yumuşak kalpliydi. bize hiç kıyamazdı, bizim mutluluğumuz kadar mutlu eden bir şey yoktu benim canım dedemi.

    çok onurluydu. insanların kendisini hastanede görmesine üzülürdü. dünürü(ayrıca dünürü benim diğer öz dedem olur) yanına geldiğinde, kendisi odasında cama dönük yatıyordu, dolayısıyla sırtı kapıya dönüktü. işte dedem geldiğinde "kusura bakma dünür, sana sırtım dönük, kalkmak isterdim ama" dedi. sevgi dolu olduğu kadarda kibirliydi, saygısını esirgemezdi koca adam, pamuk adam.

    ölmeden önce son bir kez beni de gördü, zar zor aldığı nefesle "oğlum" dedi, sarıldı bana. diğer sevdiklerine de sarıldı. bu ne demekti? ben göreceğimi gördüm, ben mutluyum... allah ona öyle bir ölüm gösterdiki, herkes imrendi benim canım dedeme, canıma, ciğerime, her şeyime. allah herkese böyle ölüm göstersin, herkesin yolcuğuluğunda yüzü gülsün, benim canımın içi dedem gibi.

    daha yazacağım çok şey var, ama yazamıyorum, yüreğim dayanmıyor bu koca, pamuk adamı daha fazla anlatmaya, huzur içinde yat dedem...
    49 ...
  29. 50.
  30. en kısa ve en öz bir tabir öyle uzun babanne , büyükbaba , büyükhala bilmem ne gibi isimlerin yerine kullanmayı en sevdiğim kelime..
    0 ...
  31. 49.
  32. potansiyel harçlık dağıtıcı.
    1 ...
  33. 48.
  34. evlilik programında sunucunun memesine yapışan cinsteki türlerine dikkat edilmelidir.
    3 ...
  35. 47.
  36. 46.
  37. 45.
  38. çocukluğumun en güzel yanı,
    hatırladğım en güzel anıların esas kahramanı,
    bana değerli olduğumu hissettiren güzel insan,
    torunu olduğum için hep gururlandığım,
    bana çok erken hoşcakal diyen
    dedem...
    4 ...
  39. 44.
  40. çoğu insanın en az babası kadar çok sevdiği, değer verdiği, kucağına oturunca huzur bulduğu kişidir. kimi insanınsa, hayatını değiştirmiş biridir dede. hayata daha olgun bakabilmeyi sağlayan insandır. çok küçükken olgunlaşmayı, büyümeyi öğretmiş insandır. bir dede ne kadar iğrençleşebilir, bunu çoğu insan bilemez. ama bilenler de hayatları boyunca unutamaz. ağır gelir, yaralar. her dede aynı değildir belki ama, öyle şeyler yaşatır ki size, aradan 11 yıl geçse bile, dede lafını duyduğunuzda tüyleriniz diken diken olur. ölümüne tanık olsanız bile, tek bir damla gözyaşı dökemezsiniz. kimse nedenini bilemez. etrafınızdaki insanlar hıçkıra hıçkıra ağlarlar onun için. onu özlerler. ama siz o gittiği için güvende hissedersiniz artık kendinizi. hayatı size böyle iğrenççe göstermiş bile olsa, yıllar sonra ona teşekkür edersiniz.
    1 ...
  41. 43.
  42. şimdilerde aragones'e verilen ad. herşeyi anlarım fakat gavura "dede" demek de ne ola ki?
    0 ...
  43. 42.
© 2025 uludağ sözlük