saglam dehset sahneleriyle izlenebilir olan film. her ne kadar kevin bacon'in 50 kere götünün dibinden vurulamamasi insani baysa da gecenin bi vakti oturup izlenebilir. cok fazla bisey beklemden tabii ki. john goodman cok fazla görünmese de filmde, göründügü sahneler yine 10 numara olmus.
ilk yarısının gerçekçiliği ve gerilimi dozunda iken birden finans sektöründen Kevin Bacon abimiz süper kahramana dönüşüverince tadı kaçan film. Daha başka bir film seyretseydim keşke diyor insan film bitince. Ama seyretmeyince de bilinmiyor tabi.
Ortaokul hazırlığa başladığım yıl okuduğum bir kitapta karşıma çıktığında ölüm cümlesi de ne ola ki diye düşünmeye sevk etmiş, yıllar sonra bile hafızadan silinmemiş hatıra kelime grubu. **
filmden ilginç bir diyalog, bacon adamdan silahları satın alır ve arkasını döner.. amcam silahı doğrultur,
-hey! sen küçük oğlumu öldüren ve şimdi de büyük oğlum joe darley'i arayan o lanet olası pislik misin?
+evet, onu arıyorum.
-bak dostum, o alçak joe'yu vurmak için tanrı ve bir poşet mermi yanında olsun.. ama bana onun yerini sorarsan seni öldürürüm!..
Gerçek anlamıyla fason bir film. Özellikle Aisha Tyler'ın o absürd ve didaktik diyaloglarını kim yazmış çok merak ettim. (ettim ama araştırmadım bile!) Yine de en bomba sahne finaldeydi, ezeli düşmanlar Joe Darley ve Nick Hume terkedilmiş yapının içindeki bankta yanyana oturmuşlar, yaralı olmasalar iki tavla atacaklar.. Tebrikler gerçekten, boşa geçen 2sa!
gerçekten de klişelerden geçilmeyen, final sahnesiyle insana "oeh artık! saçmaladınız iyice!" dedirten film. Kevin bacon iyidir hoştur da film gerçekten kötü bir film olmuş, felsefe yapmaya çalışıp onu da becerememişler çoğu yerinde. Olmamış.